Vizyonda Bu Hafta

Bu hafta vizyona giren filmleri sizler için derledik. İşte o filmler:

Vizyonda Bu Hafta


Avcı: Kış Savaşı

Seriye yeni dahil olan Emily Blunt’un Buz Kraliçesi’ni Jessica Chastain’ın ise savaşçıyı canlandıracağı yapımda ilk filmin avcısı Chris Hemsworth ve kötü kraliçesi Charlize Theron rolleri için tekrar kamera karşısına geçiyor. Film, gücünü kaybeden kardeşi Ravenna’yı (Theron) diriltmek için sihirli aynanın peşine düşen Buz Kraliçesi ile Chris Hemsworth ile güçlerini birleştiren bir diğer avcı Jessica Chastain’ın arasında geçen mücadeleyi işleyecek. Aynayı geri almak için bir avcı birliğini görevlendiren kraliçeye karşı iki iyi kalpli avcı güç birliği yapacak.



Babaların Babası

Yönetmenliğini Raşit Çelikezer’in yaptığı senaryosunu Nuri Özgül ve Şenol Zencir’in yazdığı yapımcılığını Selin Altınel’in üstlendiği filmin başrollerini Menderes Samancılar, Ali Sürmeli, Ayhan Taş, Burak Satıbol, İsmail Demirci, Burcu Binici, Abidin Yerebakan, Barış Başar, Ömer Gecü, Erdal Cindoruk, Emre Kentmenoğlu ve Ayşen Sezerel paylaşıyor. Birlikte iş yaptığı diğer mafya babalarının arkasından iş çevirdiğini öğrenen Nejdet, onlara bir ders vermek için harekete geçer. Hazırladığı sürprizin en büyüğü ise uzun yıllardır herkesten sakladığı oğludur. Ancak konservatuar mezunu olan Berk balettir. Hiç bir şeyden haberi olmayan

genç adamın en büyük hayali ise baş balet olmaktır. Balerin kız arkadaşı ile birlikte mütevazi bir hayat süren Berk kendini bir anda mafya babalarının hesaplaşması içinde bulur. Üstelik onların en büyüğü ve en

korkulanı kendi öz babasıdır.

Baskın Günü

Yönetmenliğini James Watkins ve Jill Gagé’in üstlendiği filmin senaryosu Andrew Baldwin’e ait. Başrollerde Idris Elba, Richard Madden, Kelly Reilly’i seyredeceğimiz film Fransa’da terör eylemlerine karşı mücadele eden bir sanatçı ve CIA ajanının arasındaki olayları konu ediniyor.

Michael Mason içinde cüzdandan daha fazlası olan bir çantayı çalınca, bir anda CIA’nın bir numaralı hedefi haline gelen, Paris’te yaşayan Amerikalı bir hırsızdır. Söz konusu olayı sahada inceleyen CIA ajanı, Sean Briar kısa zamanda Michael’ın çok daha büyük bir oyunun sadece piyonu olduğunu fark eder. Ancak Briar aynı zamanda Michael’ın bu büyük çaplı komployu açığa çıkarmak için çok büyük yardımı dokunacağının da farkına varır. Emirleri hiçe sayan Briar, Michael ile onun yankesicilik alanındaki uzmanlığından faydalanmak üzere iş birliği yapar. 24 saatlik amansız bir takip sürüp giderken, birbirlerinden çok farklı olan ikili, kendilerinin hedef olduğunu ve ortak düşmanlarını alt etmek için birbirlerine güvenmek zorunda kalırlar.

Kabr-i Cin: Mühür

Yüzyıllar once iyi bir Cin tarafından Kuran-ı Kerim’den yola çıkılarak yazılan kitabın, her yüz yılda bir koruyucuları gelmektedir. Bu koruyuculara Bekçi adı verilir. 1365 yılında Demirci yine bir cin vakasını çözmek için Mısır’ın Buhariye şehrine gider. Buhariye valisinin kızının içine cin girmiştir ve çıkartılması gerekmektedir. Bunu yapabilecek tek kişi Demirci’dir.Büyük uğraş sonunda Demirci cini çıkarır. Cin büyük bir intikam yemini eder. Uzun zaman sonra 1915 yılında Zöhre adında bir kız istemediği bir adam olan Kudret Ağa ile evlendirilmek zorunda bırakılır ve bu evliliği öğrenen Zöhre’nin sevdiği çocuk Selim dayanamaz ve intihar eder. O dönemdeki kitabın bekçisi ise Nezir Hoca’dır. Kitabı Kudret Ağa’nın kardeşi Hacer ile bilrikte Zöhre çalar ve altından kalkamayacakları bir yükün altına girerler. Kitaptaki bir büyüyü yanlış yaparak Azazel adındaki cini serbest bırakırlar ve başları büyük bir belaya girer. İçinden çıkamayacakları bir beladan, köyü ve köy halkını kurtarmak için çabalayacaklardır fakat bu onlar için kolay olmayacaktır. Yıl 2015 olduğunda,1915 den kalan lanetin izleri Deniz ve arkadaşlarını da takip edecektir.

Kor

Kocası Cemal’in Romanya’ya kaçak işçi olarak gitmesinin ardından evde giysi dikerek geçimini sağlayan Emine, bir giyim atölyesinde eski patronu Ziya ile karşılaşır. Ziya, Emine’nin durumunu görüp ona yardım eli uzatır; bu arada ikilinin arasındaki ilişkinin seyri de değişir. Ancak bir süre sonra Cemal, Romanya’dan döner. Üç kişinin de hayatı dönüşü olmayacak şekilde değişecektir.

Yönetmenliğini ve senaristliğini Zeki Demirkubuz’un üstlendiği Kor, “aşkın ve ihanetin gayya kuyusu”nu beyazperdeye taşıyor. Filmin başrollerinde Aslıhan Gürbüz, Taner Birsel, Caner Cindoruk ve İştar Gökseven yer alırken kadroda kendilerine Çağlar Çorumlu, Dolunay Soysert, Talha Yayıkçı ve Berat Özdemir de eşlik ediyor.

Kral İçin Hologram

Alan Clay, 54 yaşında Amerikalı bir işadamıdır. İşleri hiç de yolunda gitmemektedir ve iflasın eşiğine gelmiştir. Bu durumdan kurtulabilmek için Anthony, gençlerden oluşan bir takımla birlikte Suudi Arabistan’a gider. Anthony orada IT endüstrisi üzerine girişim fikirlerini paylaşmaya çalışır. Ama onun geleneksel düşünceleri artık yeterince karlı değildir. Kral Abdullah’a sunulmak üzere, geliştirdikleri yepyeni Amerikan IT teknolojisini tanıtmak üzere ekip bir araya gelmiştir. Bu teknoloji sayesinde şehri ekonominin merkezine dönüştürebileceklerdir. Kral Abdullah’ı gergin bir şekilde beklerken bir yandan da Suudi Arabistan’ın iklim koşullarına uyum sağlamaya çalışan ekibi bir sürpriz beklemektedir: Çinliler daha ucuza mal edilebilecek bir çözüm önermişlerdir. Ekibin bunu öğrenmesiyle rekabet başlamış olur.

Küçük Kral

Sandor Jesse ve Lutz Stützner’in yönetmenliğini üstlendiği animasyonun seslendirme kadrosunda Paul Falk, Otto Sander, Jamie Lee Blank bulunuyor. Fransa, Almanya ve Polonya ortak yapımı olan film küçük kral Macius’un maceralarını anlatıyor. Janusz Korczak imzalı kitabı temel alan filmde babasının ölümüyle tahta geçen 9 yaşındaki Macius’un kendisinin saflığından faydalanmaya çalışan generallere ve ağır devlet yüklerine nasıl direndiğini görüyoruz. Film Brüksel’deki Anima Festivali’nde ödüle layık görüldü.



Kuzular Kurtlara Karşı

Çok uzaklarda, sihirli bir dünyada bir koyun sürüsü kendi halinde yaşayıp gitmektedir ancak doğayla barış içinde yaşadıkları güzel köylerindeki mutlu yaşamları yakınlardaki bir vadiye inen kurt sürüsüyle bir anda bozulur. Koyunlar yeni komşularıyla nasıl geçinebileceklerini kara kara düşünürken, kurtlar da ihtiyarlamış liderlerinin yerine yeni bir lider arayışındadır. Sürünün en sevilen ama en şapşal kurdu Gri, liderliğe aday olur. Herkese, özellikle nişanlısı Bianca’ya iyi bir lider olabileceğin ispat etmek ister. Ama bu sırada başına büyük bir talihsizlik gelir ve yanlışlıkla içtiği sihirli iksir yüzünden bir koça dönüşür.

Saklı

Mahir Bey, kendi halinde ve vakur kişiliği ile bilinen başarılı bir müzisyendir. Müzik kariyeri ise gençlik yıllarına kadar dayanmaktadır. Duru ise henüz üniversiteye giden, orta halli bir ailenin kızıdır. Genelde içine kapanık ve sessiz bir kişiliği vardır. Duru’nun babası Ali Bey ise tipik bir orta sınıf, muhafazakar aile babası olarak ev içinde kuralcı ve kızlarına karşı baskıcıdır; bir o kadar da "geleneklerine" bağlı olan bir adamdır. Mahir Bey ve kızının okul arkadaşı Duru’nun arasında adı konulamayan bir çekim oluşur ama ikisinin de birbirlerine karşı çekinceleri vardır. Selim Evci’nin üçüncü uzun metrajlı filminde İlhan Şeşen, Settar Tanrıöğen ve Türkü Turan başrolleri paylaşıyor.

Şeytan Papuçta

Arif, işleri ters giden bir adamdır. Evlidir ve çevresi, eşinin akrabalarıyla çevrilidir. İşleri yolunda gitmediğinden, maddi çözümü ancak define avcılığında bulur. Fakat bu durumu öyle bir takıntı haline getirir ki atıldığı macera sonucu kızı ortadan kaybolur, akrabaların ve arkadaşlarının başına türlü işler gelir. Arif’in define takıntısı tüm ailesini derinden etkileyecektir.

Filmin senaristliğini ve yönetmenliğini Cengiz Mert üstlenirken, başrolde İhsan Dayanç yer alıyor.

Yola Geldik

Kutay ve Yusuf bir benzin istasyonunda çalışan iki arkadaştır. Bir akşam felekten bir gece çalmak isterler ama ceplerinde para olmadığı için benzin istasyonunun kasasında hatırı sayılır bir miktarda parayı alıp, Beyoğlu barlarında yerler! İstasyon sahibi Ethem Bey’in kasadaki para açığını fark etmesi uzun sürmez. Parayı yerine koymak için çare arayan Kutay ve Yusuf bunu beceremeyince kovulurlar. Ama giderken istasyona bırakılan emanet bir aracı da beraberlerinde götürürler! Yolları Osman Nuri ve Selman ile kesişen kafadarlar kendilerini içinden çıkılmaz bir mafya ve rehine kaçırma/alıkoyma macerasının içinde bulurlar!

Daha önce Aşkopat filmine imza atan Haydar Işık’ın yönetmenliğini üstlendiği filmin hikayesi ve senaryosu ise Orhan Aydın’a ait. Bir mafya komedisini beyazperdeye taşıyan güldürünün oyuncu kadrosunda Ozan Dağgez, Serkan Şengül, Ferdi Kurtuldu, senarist Orhan Aydın, Meral Kaplan, Serhat Özcan, Ayça Kuru ve İrfan Aslanhan yer alıyor.

Yolculuk

Yolculuk’un merkezinde muhafazakar bir ailenin çocuğu olarak kimlik karmaşası yaşayan Mehmet yer alıyor. Bir yanda baskıcı babası, diğer yanda ilişkide olduğu şeriatçı gruplar ve Suriye’de süre giden savaş varken Mehmet ilk büyük aşkıyla da tanışıyor. Kim olduğu ve ne istediği sorusunun cevabını bulması ise umduğu kadar kolay olmuyor. Bu arayış onu, bildiği her şeyi yeniden sorgulayacağı bir yolculuğa sürüklüyor. Yolculuk sade hikayesiyle “insan”ı arıyor ve o insanı bu direnişin bir parçası olarak göstermek istiyor. Ve bu hikayede insanlığın gücünü ve önemini vurguluyor. İnsanı arayan Yolculuk’un mottosu da hikayesi kadar sade: İnsanlık bombalardan güçlüdür! Filmin yönetmenliğini Mustafa Kenan Aybastı üstleniyor.

Kaynak: İHA