Sudan'da Kadın Tuğla İşçileri

Sudanlı kadın tuğla işçisi İshak, sabahtan akşama aralıksız 12 saat çalıştıklarını, günlük kazancının ise sadece 1,4 dolar olduğunu söyledi Diğer kadın tuğla işçisi İdris: 'İç savaş nedeniyle 10 yıl önce mecburen buraya göç ettik. Hayalim tıp okumaktı. Ama şimdi tuğla işçisi oldum'

MUHAMMED EL-HATEM - Sudan'ın Darfur bölgesinde iç savaştan kaçan kadınlar, ağır işçilik gerektiren geleneksel tuğla atölyesinde geçimlerini temin etmeye çalışıyor.

Kuzey Darfur iline bağlı El-Faşir ilçesindeki Ebu Şuk Mülteci Kampı'nda bulunan geleneksel tuğla fabrikası kadın işçileriyle dikkati çekiyor.

Darfur'da 2003 yılında başlayan iç savaş nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan, eşlerini, yakınlarını kaybeden binlerce kadın, çocuklarına bakabilmek ve hayatta kalabilmek için zor şartlarda işçilik yapıyor. İstihdam olanaklarının kısıtlı olması yüzlerce kadını, günlük 1,4 dolar ücrete rağmen tuğla atölyelerinde çalışmak zorunda bırakıyor.

Sudanlı tuğla işçisi kadınlar, sabah mesaiye tezekle kili karıştırarak başlıyor. Daha sonra bunları demir kalıplara döken kadınlar, şekillenen karışımı kuruması için açık alanlara taşıyor. Bu işlemin ardından kadınlar, tuğlaları 20 metrekarelik açık alanda 10 metreyi bulan yükseklikte diziyor.

- 12 saatlik alın terinin bedeli 1,4 dolar

AA muhabirine konuşan Havva İshak isimli Sudanlı tuğla işçisi, sabah 07.00'de işe başlayıp aralıksız 12 saat çalıştıklarını, günlük kazancının ise sadece 1,4 dolar olduğunu anlattı.

Eşini iç savaşta kaybettiğini ve üç çocuğuna bakabilmek için işe ihtiyacı olduğunu söyleyen İshak, 'Eğer buradan ayrılırsam, başka bir yerde iş bulma imkanım yok. İşveren benim yerime hemen başkasını bulabilir. Çünkü dışarıda böyle bir işe sahip olmayı hayal eden yüzlerce insan var.' dedi.

Kısmet İdris isimli bir diğer kadın işçi ise 25 yaşında olduğunu ve bu iş yüküne karşı dayanıklılığının arttığını belirtti. Beraberindekilere göre daha canlı ve hayat dolu olduğu görülen İdris, 'Bu zor bir iş ancak bırakırsam açlıktan ölürüm. Çalışmak ve aileme yardım etmek zorundayım.' diye konuştu.

- 'Hayalim tıp okumaktı, tuğla işçisi oldum'

Anne ve babasının çalıştığını ancak küçük kardeşlerini okutabilmek için bunun yeterli olmadığını, dolayısıyla erkek kardeşiyle aile bütçesine katkı sağlamak zorunda olduklarını anlatan İdris, 'İç savaş nedeniyle 10 yıl önce mecburen buraya göç ettik. Hayalim tıp okumaktı. Ama şimdi tuğla işçisi oldum.' dedi.

Tuğla atölyelerinden birinin sahibi Adem Muhammed ise 'Kadınların aldıkları ücret çok düşük. Ancak daha fazla ödersem bu atölyeyi kaybederim. Üretim maliyeti yüksek ve talep düşük.' ifadelerini kullandı.

El yapımı tuğlalar için yalnızca belirli cins toprağın kullanılabildiğini anlatan Muhammed, bunun bölgede çok sınırlı sayıda üretilen çimentolu tuğlayla rekabet edebileceğini kaydetti.

Muhammed, bölgede durumu daha iyi olan kişilerin evlerinde bu atölyelerde üretilen tuğlaları ve çimentoyu kullandığını, yoksul kesimin ise sadece çimento ve samanla hazırlanan bir karışımla ev yaptıklarını söyledi.
Kaynak: AA