Hak-İş 5. Uluslararası Kadın Emeği Buluşması
Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1) 'Nasıl dünyanın her yerinde zalimlere karşı mazlumların safındaysak, adalet için onurları, haysiyetleri, hakları için mücadele eden tüm kadınların da sonuna kadar yanındayız' 'İnsanoğlu kendi geleceği için, kendi bekası için kadına hak ettiği değeri vermek mecburiyetindedir. Kadına haksızlık eden tüm insanlığa haksızlık etmiş olur'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Nasıl dünyanın her yerinde zalimlere karşı mazlumların safındaysak, adalet için onurları, haysiyetleri, hakları için mücadele eden tüm kadınların da sonuna kadar yanındayız' dedi.
Erdoğan, Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Hak-İş tarafından ATO Congresium'da düzenlenen '5. Uluslararası Kadın Emeği Buluşması'ndaki konuşmasına, etkinliği düzenleyenleri tebrik ederek başladı.
Emekleriyle hayatın her alanında var olabileceklerini, üretken olabileceklerini, başarılı olabileceklerini gösteren tüm kadınlara şükranlarını ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Sizler kadınların insan sıfatıyla diğer tüm özelliklerinden bağımsız bireyler olarak bu ülkede yaşayabileceğini, kendi ayakları üzerinde durabileceğini gösteren birer kahramansınız. Aynı zamanda sizler kadının metalaştırılmadan, sadece cinsiyeti kullanılarak istismar edilmeden, kendi kişiliğiyle, kimliğiyle, inancıyla, değerleriyle hayatta hak ettiği yeri alabileceğinin de ispatısınız' diye konuştu.
Kadınların cinsiyetinden önce insan sıfatından sahip olduğu hakları kullanabilmesi yolunda verilen mücadeleyi saygıyla selamladığını belirten Erdoğan, 'Bizim medeniyetimizde, inancımızda, kültürümüzde kişiler cinsiyetleriyle değil, insan sıfatıyla muhatap alınır. Çünkü bizde insan eşref-i mahlukattır yani yaradılmışların en şereflisidir. Dünyada kadın hareketleri kadınların en çok aşağılandığı, istismar edildiği, mağdur edildiği yerlerde ortaya çıkmıştır. Kadına insan sıfatıyla yaklaşılan bir yerde onu korumak için başka hiçbir şeye ihtiyaç yoktur' ifadesini kullandı.
- 'Tüm insanları ilgilendiren bir sorundur'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İkilik kinini içimden atıp özde ben bir insan olmaya geldim. Taht kuralı ariflerin gönlüne sözde ben bir insan olmaya geldim. Serimi meydana koymaya geldim' dizelerini paylaşarak, özde ve sözde insan olmanın asıl olduğunu vurguladı.
'Eşitlik adı altında kadının her türlü sömürüye ve istismara açık hale getirildiği bir anlayışa herkesten önce inanıyorum ki kadınlar karşı çıkacaktır' diyen Erdoğan, Kur'an-ı Kerim'de kadına ayrılmış bir surenin bulunduğuna dikkati çekti.
Asıl olanın kadının insan sıfatıyla kabul edilmesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
'İşte o zaman eşitliği değil, adaleti tartışmaya başladığımızı göreceğiz. Adalet erkek kadın, çocuk yaşlı demeden tüm insanları ilgilendiren bir sorundur. Unutmayınız kadının olmadığı yerde insan da yoktur. Bunun için kadın olmak peşinen imtiyazlı olmak demektir. Kadın, çocuk doğurduğu için cezalandırılmaz, tam aksine kadın çocuk doğurduğu için mükafatlandırılır. Onun için bizim değerlerimizde, inancımızda cennet babaların ayakları altında değil, annelerin ayakları altındadır. Onun için annelerin ayaklarının altı öpülür. Ben öptüm siz de öpün. İnsanoğlu kendi geleceği için, kendi bekası için kadına hak ettiği değeri vermek mecburiyetindedir. Kadına haksızlık eden tüm insanlığa haksızlık etmiş olur. Esasen mazlumla zalimin mücadelesi insanlık tarihiyle yaşıttır. Bugün dünyanın kuzeyiyle güneyi arasındaki adaletsizlik aynı mücadelenin farklı bir yansıması değil midir? Öyleyse bizim bu mücadeledeki safımız bellidir. Nasıl dünyanın her yerinde zalimlere karşı mazlumların safındaysak, adalet için onurları, haysiyetleri, hakları için mücadele eden tüm kadınların da sonuna kadar yanındayız.'
(Sürecek)
Kaynak: AA
Erdoğan, Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Hak-İş tarafından ATO Congresium'da düzenlenen '5. Uluslararası Kadın Emeği Buluşması'ndaki konuşmasına, etkinliği düzenleyenleri tebrik ederek başladı.
Emekleriyle hayatın her alanında var olabileceklerini, üretken olabileceklerini, başarılı olabileceklerini gösteren tüm kadınlara şükranlarını ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Sizler kadınların insan sıfatıyla diğer tüm özelliklerinden bağımsız bireyler olarak bu ülkede yaşayabileceğini, kendi ayakları üzerinde durabileceğini gösteren birer kahramansınız. Aynı zamanda sizler kadının metalaştırılmadan, sadece cinsiyeti kullanılarak istismar edilmeden, kendi kişiliğiyle, kimliğiyle, inancıyla, değerleriyle hayatta hak ettiği yeri alabileceğinin de ispatısınız' diye konuştu.
Kadınların cinsiyetinden önce insan sıfatından sahip olduğu hakları kullanabilmesi yolunda verilen mücadeleyi saygıyla selamladığını belirten Erdoğan, 'Bizim medeniyetimizde, inancımızda, kültürümüzde kişiler cinsiyetleriyle değil, insan sıfatıyla muhatap alınır. Çünkü bizde insan eşref-i mahlukattır yani yaradılmışların en şereflisidir. Dünyada kadın hareketleri kadınların en çok aşağılandığı, istismar edildiği, mağdur edildiği yerlerde ortaya çıkmıştır. Kadına insan sıfatıyla yaklaşılan bir yerde onu korumak için başka hiçbir şeye ihtiyaç yoktur' ifadesini kullandı.
- 'Tüm insanları ilgilendiren bir sorundur'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İkilik kinini içimden atıp özde ben bir insan olmaya geldim. Taht kuralı ariflerin gönlüne sözde ben bir insan olmaya geldim. Serimi meydana koymaya geldim' dizelerini paylaşarak, özde ve sözde insan olmanın asıl olduğunu vurguladı.
'Eşitlik adı altında kadının her türlü sömürüye ve istismara açık hale getirildiği bir anlayışa herkesten önce inanıyorum ki kadınlar karşı çıkacaktır' diyen Erdoğan, Kur'an-ı Kerim'de kadına ayrılmış bir surenin bulunduğuna dikkati çekti.
Asıl olanın kadının insan sıfatıyla kabul edilmesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
'İşte o zaman eşitliği değil, adaleti tartışmaya başladığımızı göreceğiz. Adalet erkek kadın, çocuk yaşlı demeden tüm insanları ilgilendiren bir sorundur. Unutmayınız kadının olmadığı yerde insan da yoktur. Bunun için kadın olmak peşinen imtiyazlı olmak demektir. Kadın, çocuk doğurduğu için cezalandırılmaz, tam aksine kadın çocuk doğurduğu için mükafatlandırılır. Onun için bizim değerlerimizde, inancımızda cennet babaların ayakları altında değil, annelerin ayakları altındadır. Onun için annelerin ayaklarının altı öpülür. Ben öptüm siz de öpün. İnsanoğlu kendi geleceği için, kendi bekası için kadına hak ettiği değeri vermek mecburiyetindedir. Kadına haksızlık eden tüm insanlığa haksızlık etmiş olur. Esasen mazlumla zalimin mücadelesi insanlık tarihiyle yaşıttır. Bugün dünyanın kuzeyiyle güneyi arasındaki adaletsizlik aynı mücadelenin farklı bir yansıması değil midir? Öyleyse bizim bu mücadeledeki safımız bellidir. Nasıl dünyanın her yerinde zalimlere karşı mazlumların safındaysak, adalet için onurları, haysiyetleri, hakları için mücadele eden tüm kadınların da sonuna kadar yanındayız.'
(Sürecek)