Sosyolg İsmail Öz Açıklaması

İnsanların korkudan değil de tedbir amaçlı dışarı çıkmadıklarını düşündüğünü ifade eden İsmail Öz, “ Bugün baktığımızda insanlar normal hayatlarına döndüler. Özellikle Pazar günü nevruz vardı. Güvenlik güçleri sağlam istihbarat almışlardı o yüzden çıkmadılar. İnsanların endişe halini insani olarak anlayabiliriz fakat bu halin asla oradaki terör faaliyetlerin insanların aklını abluka altına aldığı ona esir oldukları anlamına gelmez. Sokakta insanların olmaması devletin ve güvenlik güçlerinin uyarılarıyla tedbir meselesidir. Dolayısıyla da insanlar o tatil günü bu tedbir hakkını kullanmışlardır. Yoksa asla terör örgütlerinin oluşturdukları atmosferden dolayı değil güvenlik güçlerinin ve devletin uyarıların ciddi bir tesir oluşturduğu kanaatindeyim. Devlet gerekli önlemleri almıştır. Tamamen devletin yapacağı açıklamalara itibar etmek gerekir” diye konuştu.

İnsanların sosyal medyada kaynağı belli olmayan haberlere itibar etmemeleri gerektiğini söyleyen İsmail Öz, “İnsanlar sosyal medya da nereden geldiği teyit edilememiş bilgileri dikkate almasınlar. Normal hayatın içerisinde olduğu gibi insanları korkuya sevk etmek istiyorlar. Yapılan dedikodularla sosyal medyada sanal bir korku, topluma enjekte etmeye çalışılıyor. Ayrıca sosyal medya görsel de kullanarak insanlara hitap ettiği için fısıltı gazetesinden daha fazla tesir yapıyor. O yüzden bu dönemde insanlar sosyal medyadan bilgi edinmek istiyorlarsa haber kaynaklarını iyi teyit etsinler. Her bilgi doğruymuş gibi bakmadan şüpheyle yaklaşsınlar. Sorgulamayı yapamayan beyin her türlü manipülasyona açıktır. Bu da korku algısın oluşturmaya çalışanların ekmeğine yağ sürer” açıklamasında bulundu.

HAYAT KORKULARA ESİR EDİLMEMELİDİR

‘Terörün nerede, ne zaman ve ne şekilde geleceği belli olmadığından insanlar korkuyor’ diyen İsmail Öz, “Bu tür faaliyetleri gösterenlere karşı devletin polisi, askeri, jandarması zaten mücadele ediyor. Toplumun burada son derece duyarlı olması gerekiyor. Tedbiri hiçbir zaman elden bırakmasınlar. Risklere rağmen hayatımızı yaşamaya devam etmeliyiz. Hayat korkulara esir edilmemelidir. Biz hayatımıza devam edersek korku salmayı düşünenlerin dirençleri kırılacaktır” dedi.