Bilal Erdoğan Aksaray'da Programa Katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Yönetim Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, Aksaray İmam Hatipliler Derneği tarafından organize edilen “Aksaray İmam-Hatip Gençlik Buluşması” programına katılmak ve bir dizi toplantılar için Aksaray’a geldi.
Sabah erken saatlerde Aksaray’a gelen Bilal Erdoğan, ilk olarak Aksaray Üniversitesinde organize edilen ve basına kapalı olan bir toplantıya katıldı.
Buradan Somuncu Baba Külliyesi ve Kültür Merkezi’ne geçerek Cuma namazını kılan Bilal Erdoğan, daha sonra yeni yapılan Kılıçaslan Spor Salonu’nda “Aksaray İmam-Hatip Gençlik Buluşması” programına katıldı.
Programda İmam Hatipli öğrencilerden oluşan mehteran takımı mehter marşlarını seslendirdi. Daha sonra yine öğrencilerden oluşan ilahi grubu sahneye çıkarak ilahiler seslendirdi.
Burada bir konuşma yapan Bilal Erdoğan, İmam Hatiplilerin Türkiye’nin geleceği, Türkiye’nin bel kemiği olduğunu belirterek, “Bu ülkenin kaderini kendi kaderi yapmış bir liderin oğlu olmak, sizlerle bulunmak benim için çok büyük bir mutluluk. Sizleri çok seviyoruz. İmam Hatip davası Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi artık garip değil. Elhamdülillah İmam Hatipliler İmam Hatip davasını zirveye taşıdılar. İmam Hatiplilere ne muameleler reva görüldü, bunları biz yaşadık. 28 Şubat’ları yaşadık. 1980 öncesinde 70’lerde yaşananları, İmam Hatiplerin kapatılıp yeniden açıldığı dönemleri yaşadık. Neden İmam Hatiplilere ikinci sınıf insan muamelesi yapıldı. Maalesef bu ülkede bu ülkenin değerleriyle barışık olmayan, bizim değerlerimize, inançlarımıza düşman olan bir zümre türedi. Bu zümre ne bizim inancımızı, ne de değerlerimizi yaşamamızı istemedi. Kendi düzenlerinin bozulmasından, zulüm düzenlerinin bozulmasından korktukları için bu milletin ta kendisi olan sizleri, bizleri, bu ülkenin inançlı insanlarını, imam hatiplilerini hep hor gördüler, ikinci sınıf muamelesi yaptılar. Ama bugün elhamdülillah imam hatip davasının geldiği noktada istikamet üzere yürüyüşüne gümbür gümbür devam ediyor. Artık imam hatip davası zafere ulaştı, şimdi imam hatiplilerin davası var. Nedir? Sayın Cumhurbaşkanımızın izlediğimiz konuşmasında, dünyada adaletsizliğin karşısında adaleti haykırmak, zulmün karşısında barışı haykırmak, hakkı, hukuku haykırmak, tankların karşısında durabilmek. Kendi insanlarına zulüm değil, kendi insanlarına kurşun sıkmak değil, bunu yapanların karşısında iman dolu göğsümüzle sapasağlam duracak şuuru kuşanmak. İşte sizler buna talipsiniz. Bu dava imam hatiplilerin davası ve çok şükür imam hatipli bir liderimiz her türlü taarruza rağmen hem yolumuzu açıyor, hem de önümüzde bizimle istikamet üzere olmamızı temin ediyor. Bu davayı kıyamete kadar taşımakla yükümlüyüz. İşte istikamet üzere olmamız, bize Allah’ın emriyse eğer, kıyamete kadar bu davayı yüklenmek zorundayız. Irak’ta, Suriye’de, Gazze’de, Müslümanlar zulme maruz kalıyorsa, bizim zayıflamamızdan kaynaklanıyor. Bugün 1 milyon 300 bini aşkın imam hatipli, bu davayı kuşanmak durumundayız. Koca dünya bu İslam ülkelerindeki zulme sessiz kalıyor, sadece Türkiye dünya 5’ten büyük diyorsa güçlü olmak zorundayız. Dünyanın neresine giderseniz gidin bu ülke bütün mazlumların umudu. Ya güçleneceğiz, ya da bu tuzaklardan birine takılıp yok olacağız. Eğer biz yok olursak bu dünyada mazlumlarının sesi olacak kimse kalmayacak. Güçlü olmak için, geleceğe yönelik teknoloji üretmeliyiz. İddialı işler yapmalıyız. Kimsenin yapmadığı işleri yapmalıyız. Türkiye’nin daha güçlü olması için, bu ümmetin birliğine ulaşması için çok çalışmak, Türkiye’yi güçlendirerek büyütmeliyiz. Terörü bitirmek için müttefiklerimizden silah istedik, bize vermediler. Biz terörü bitirmek için ihtiyacımız olan NATO müttefiklerimizden istedik ve satmadılar. Peki ne yaptılar. Türkiye’yi bölmek isteyen kurumlara uçak savar silahları tedarik etmeye kadar verdiler. Bizi namerde muhtaç etmeyin. O kadar çok çalışın ki, dünya mazlumları namerde muhtaç olmasın. 15 Temmuz’u yaşadık. Sahte vaatlerle, sapkın, gizli, yer altına kaçmış, insanların inançlarını istismar eden hainleri gördük. Müslümanlara ne dediler, tedbir kisvesi altında işte namazını kılma, başını örtme, gerekirse oruç tutma, mecbur kalırsan içki iç. Müslümanlara bunları söylediler. Bunu asla unutmayacağız. Çünkü, kula kul olmanın sonuçlarını gördük. Maalesef Türkiye’de 5 vakit namaz kılan, aynı Allah’a inanan insanlar Allah’a inandıklarını sanarak bir kula kul olmuşlar. İmam hatip neslini neden tasvip etmediler. Çünkü birisi size gelip de namazını kılma, mecbur kalınca içki iç demedi, deselerdi ne derlerdi, hayır derlerdi. Neden imam hatip nesli bunların tuzağına düşmedi. Çünkü imam hatip nesli İslam dinini asli kaynaklarından öğrendi. İşte onun için imam hatip nesli bu ülkenin güvencesidir, bu ülkenin bel kemiğidir. 15 Temmuz şehitlerimizin arasında nice imam hatipli şehitlerimiz var. Allah onlara rahmet eylesin, Allah bizi şehitlerin yolundan ayırmasın. Bizler imtihana çekileceğimiz gün, o günden önce kendimizi hesaba çekmeliyiz. Hesaba çekilirken bize hedefe varıp varmadığımız sorulmayacak. İstikamet üzere nasıl yürüdüğümüz sorulacak. Geleceğimiz aydınlık diyorum ama sizin yüzlerinizde gözlerinizde gördüğüm için diyorum. Bugün dünden nasıl ki daha aydınlıksa, müreffehse, inanın sizler oldukça geleceğimiz daha aydınlık olacak” dedi.
Programa, Aksaray Valisi Aykut Pekmez, Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı, AK Parti İl Başkanı Abdulkadir Karatay, daire müdürleri, STK başkanları ve çok sayıda davetli ile imam hatipli öğrenciler katıldı.
Kaynak: İHA
Buradan Somuncu Baba Külliyesi ve Kültür Merkezi’ne geçerek Cuma namazını kılan Bilal Erdoğan, daha sonra yeni yapılan Kılıçaslan Spor Salonu’nda “Aksaray İmam-Hatip Gençlik Buluşması” programına katıldı.
Programda İmam Hatipli öğrencilerden oluşan mehteran takımı mehter marşlarını seslendirdi. Daha sonra yine öğrencilerden oluşan ilahi grubu sahneye çıkarak ilahiler seslendirdi.
Burada bir konuşma yapan Bilal Erdoğan, İmam Hatiplilerin Türkiye’nin geleceği, Türkiye’nin bel kemiği olduğunu belirterek, “Bu ülkenin kaderini kendi kaderi yapmış bir liderin oğlu olmak, sizlerle bulunmak benim için çok büyük bir mutluluk. Sizleri çok seviyoruz. İmam Hatip davası Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi artık garip değil. Elhamdülillah İmam Hatipliler İmam Hatip davasını zirveye taşıdılar. İmam Hatiplilere ne muameleler reva görüldü, bunları biz yaşadık. 28 Şubat’ları yaşadık. 1980 öncesinde 70’lerde yaşananları, İmam Hatiplerin kapatılıp yeniden açıldığı dönemleri yaşadık. Neden İmam Hatiplilere ikinci sınıf insan muamelesi yapıldı. Maalesef bu ülkede bu ülkenin değerleriyle barışık olmayan, bizim değerlerimize, inançlarımıza düşman olan bir zümre türedi. Bu zümre ne bizim inancımızı, ne de değerlerimizi yaşamamızı istemedi. Kendi düzenlerinin bozulmasından, zulüm düzenlerinin bozulmasından korktukları için bu milletin ta kendisi olan sizleri, bizleri, bu ülkenin inançlı insanlarını, imam hatiplilerini hep hor gördüler, ikinci sınıf muamelesi yaptılar. Ama bugün elhamdülillah imam hatip davasının geldiği noktada istikamet üzere yürüyüşüne gümbür gümbür devam ediyor. Artık imam hatip davası zafere ulaştı, şimdi imam hatiplilerin davası var. Nedir? Sayın Cumhurbaşkanımızın izlediğimiz konuşmasında, dünyada adaletsizliğin karşısında adaleti haykırmak, zulmün karşısında barışı haykırmak, hakkı, hukuku haykırmak, tankların karşısında durabilmek. Kendi insanlarına zulüm değil, kendi insanlarına kurşun sıkmak değil, bunu yapanların karşısında iman dolu göğsümüzle sapasağlam duracak şuuru kuşanmak. İşte sizler buna talipsiniz. Bu dava imam hatiplilerin davası ve çok şükür imam hatipli bir liderimiz her türlü taarruza rağmen hem yolumuzu açıyor, hem de önümüzde bizimle istikamet üzere olmamızı temin ediyor. Bu davayı kıyamete kadar taşımakla yükümlüyüz. İşte istikamet üzere olmamız, bize Allah’ın emriyse eğer, kıyamete kadar bu davayı yüklenmek zorundayız. Irak’ta, Suriye’de, Gazze’de, Müslümanlar zulme maruz kalıyorsa, bizim zayıflamamızdan kaynaklanıyor. Bugün 1 milyon 300 bini aşkın imam hatipli, bu davayı kuşanmak durumundayız. Koca dünya bu İslam ülkelerindeki zulme sessiz kalıyor, sadece Türkiye dünya 5’ten büyük diyorsa güçlü olmak zorundayız. Dünyanın neresine giderseniz gidin bu ülke bütün mazlumların umudu. Ya güçleneceğiz, ya da bu tuzaklardan birine takılıp yok olacağız. Eğer biz yok olursak bu dünyada mazlumlarının sesi olacak kimse kalmayacak. Güçlü olmak için, geleceğe yönelik teknoloji üretmeliyiz. İddialı işler yapmalıyız. Kimsenin yapmadığı işleri yapmalıyız. Türkiye’nin daha güçlü olması için, bu ümmetin birliğine ulaşması için çok çalışmak, Türkiye’yi güçlendirerek büyütmeliyiz. Terörü bitirmek için müttefiklerimizden silah istedik, bize vermediler. Biz terörü bitirmek için ihtiyacımız olan NATO müttefiklerimizden istedik ve satmadılar. Peki ne yaptılar. Türkiye’yi bölmek isteyen kurumlara uçak savar silahları tedarik etmeye kadar verdiler. Bizi namerde muhtaç etmeyin. O kadar çok çalışın ki, dünya mazlumları namerde muhtaç olmasın. 15 Temmuz’u yaşadık. Sahte vaatlerle, sapkın, gizli, yer altına kaçmış, insanların inançlarını istismar eden hainleri gördük. Müslümanlara ne dediler, tedbir kisvesi altında işte namazını kılma, başını örtme, gerekirse oruç tutma, mecbur kalırsan içki iç. Müslümanlara bunları söylediler. Bunu asla unutmayacağız. Çünkü, kula kul olmanın sonuçlarını gördük. Maalesef Türkiye’de 5 vakit namaz kılan, aynı Allah’a inanan insanlar Allah’a inandıklarını sanarak bir kula kul olmuşlar. İmam hatip neslini neden tasvip etmediler. Çünkü birisi size gelip de namazını kılma, mecbur kalınca içki iç demedi, deselerdi ne derlerdi, hayır derlerdi. Neden imam hatip nesli bunların tuzağına düşmedi. Çünkü imam hatip nesli İslam dinini asli kaynaklarından öğrendi. İşte onun için imam hatip nesli bu ülkenin güvencesidir, bu ülkenin bel kemiğidir. 15 Temmuz şehitlerimizin arasında nice imam hatipli şehitlerimiz var. Allah onlara rahmet eylesin, Allah bizi şehitlerin yolundan ayırmasın. Bizler imtihana çekileceğimiz gün, o günden önce kendimizi hesaba çekmeliyiz. Hesaba çekilirken bize hedefe varıp varmadığımız sorulmayacak. İstikamet üzere nasıl yürüdüğümüz sorulacak. Geleceğimiz aydınlık diyorum ama sizin yüzlerinizde gözlerinizde gördüğüm için diyorum. Bugün dünden nasıl ki daha aydınlıksa, müreffehse, inanın sizler oldukça geleceğimiz daha aydınlık olacak” dedi.
Programa, Aksaray Valisi Aykut Pekmez, Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı, AK Parti İl Başkanı Abdulkadir Karatay, daire müdürleri, STK başkanları ve çok sayıda davetli ile imam hatipli öğrenciler katıldı.