Darbe Girişimi Davasında Yargılanan 29 Polisin Savunmalarının Alınmasına Devam Ediliyor
Darbe girişimine ilişkin 29 emniyet mensubu hakkında açılan ve Silivri’de görülen duruşma ikinci gününde sanık savunmalarıyla devam ediyor.
İstanbul 22’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla Silivri Ceza İnfaz Kurumu Duruşma Salonu’nda görülen ve dün başlayan davanın bugünkü oturumuna 24 tutuklu ve 2 tutuksuz sanık katıldı.
Sanıkların avukatları ve aileleri de duruşma salonunda hazır bulundu.
Saat 09.30 sıralarında başlayan duruşmada, gelenlerin yoklamalarının yapılmasının ardından sanık Adil Tiftik’in savunmasına geçildi. 15 Temmuz günü akşam saat 18.00’de mesaisinin bitmesiyle birlikte evine gittiğini belirten sanık Tiftik, engelli oğlunun rahatsızlandığını bütün gece oğlunun başında beklediğini iddia etti.
Olay gecesi evdeyken televizyonda saat 21.00 sıralarında birtakım hareketlilikler gördüğünü anlatan sanık Tiftik, saat 22.00 gibi ilçe emniyet müdürleri grubundan bir müdür yardımcısı, ‘Bütün birimler beni arasın’ diye yazmıştı. Ben de kendisini aradım. Bana, ’Adil personeline sahip çık, galiba darbe oluyor’ dedi.
Şok oldum, bir anlam veremedim. Bir süre daha televizyondan takip ettim. O sıra memurlar, akrabalarım beni arayıp olanı biteni sordu. Altan Zeybek adlı polis memuru beni arayarak ‘Böyle bir şey var, ne yapmam lazım?’ diye sordu. Kendisine personelin dikkatli olmasını, çelik yelek giymelerini, görev yerlerinden ayrılmamaları talimatı verdim. Sabaha karşı oğlumun rahatsızlığı hafifleyince ilçe emniyet müdürlüğüne gittim. Saat 08.00 gibi Huber Köşkü’nde görevlendirildim. 15 gün boyunca Huber Köşkü’nde sabit olarak görev yaptım. Ben o gece asla askerler gelince direnin diye bir talimat vermedim” dedi.
Sanık Tiftik’in ifadesini tamamlamasının ardında, Mahkeme Başkanı Fikret Demir, sanığa, evinde Türkçe Olimpiyatları Düzenlenmesi konusunda CD bulunduğunu hatırlattı. Sanık bu CD’nin çocuğunun oyun CD’leri arasında kapalı olarak bulunduğunu öğrendiğini ancak CD’nin eve nereden geldiğini bilmediğini söyledi.
Duruşma sanık Şahin Uluöz’ün savunmasının alınmasıyla devam ediyor.
Dün sabah saatlerinde başlayan duruşmada gün boyu 9 sanığın savunması tamamlanmıştı.
Sanıklar hakkında istenen cezalar
İddianamede, 21 polisin, "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" ile "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçlarından 3’er kez ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılması isteniyor.
İddianamede, diğer 8 polisin ise "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları talep ediliyor.
Kaynak: İHA
Sanıkların avukatları ve aileleri de duruşma salonunda hazır bulundu.
Saat 09.30 sıralarında başlayan duruşmada, gelenlerin yoklamalarının yapılmasının ardından sanık Adil Tiftik’in savunmasına geçildi. 15 Temmuz günü akşam saat 18.00’de mesaisinin bitmesiyle birlikte evine gittiğini belirten sanık Tiftik, engelli oğlunun rahatsızlandığını bütün gece oğlunun başında beklediğini iddia etti.
Olay gecesi evdeyken televizyonda saat 21.00 sıralarında birtakım hareketlilikler gördüğünü anlatan sanık Tiftik, saat 22.00 gibi ilçe emniyet müdürleri grubundan bir müdür yardımcısı, ‘Bütün birimler beni arasın’ diye yazmıştı. Ben de kendisini aradım. Bana, ’Adil personeline sahip çık, galiba darbe oluyor’ dedi.
Şok oldum, bir anlam veremedim. Bir süre daha televizyondan takip ettim. O sıra memurlar, akrabalarım beni arayıp olanı biteni sordu. Altan Zeybek adlı polis memuru beni arayarak ‘Böyle bir şey var, ne yapmam lazım?’ diye sordu. Kendisine personelin dikkatli olmasını, çelik yelek giymelerini, görev yerlerinden ayrılmamaları talimatı verdim. Sabaha karşı oğlumun rahatsızlığı hafifleyince ilçe emniyet müdürlüğüne gittim. Saat 08.00 gibi Huber Köşkü’nde görevlendirildim. 15 gün boyunca Huber Köşkü’nde sabit olarak görev yaptım. Ben o gece asla askerler gelince direnin diye bir talimat vermedim” dedi.
Sanık Tiftik’in ifadesini tamamlamasının ardında, Mahkeme Başkanı Fikret Demir, sanığa, evinde Türkçe Olimpiyatları Düzenlenmesi konusunda CD bulunduğunu hatırlattı. Sanık bu CD’nin çocuğunun oyun CD’leri arasında kapalı olarak bulunduğunu öğrendiğini ancak CD’nin eve nereden geldiğini bilmediğini söyledi.
Duruşma sanık Şahin Uluöz’ün savunmasının alınmasıyla devam ediyor.
Dün sabah saatlerinde başlayan duruşmada gün boyu 9 sanığın savunması tamamlanmıştı.
Sanıklar hakkında istenen cezalar
İddianamede, 21 polisin, "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" ile "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçlarından 3’er kez ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılması isteniyor.
İddianamede, diğer 8 polisin ise "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları talep ediliyor.