3. Necip Fazıl Ödülleri
Başbakan Yıldırım: 'Barış içinde, kardeşlik içinde birbirimizin hukukunu gözeterek demokrasimizi güçlendireceğiz, geleceğimizi inşa edeceğiz. Devletimiz ve milletimiz, adalet, hukuk ekseninde güçlenerek var olmaya devam edecek'
Başbakan Binali Yıldırım, 'Barış içinde, kardeşlik içinde birbirimizin hukukunu gözeterek demokrasimizi güçlendireceğiz, geleceğimizi inşa edeceğiz. Devletimiz ve milletimiz, adalet, hukuk ekseninde güçlenerek var olmaya devam edecek.' dedi.
Yıldırım, 3. Necip Fazıl Ödül Törenindeki konuşmasına 15 Temmuz şehitlerini rahmetle anarak, gazilere uzun ömürler dileyerek başladı.
Türk düşünce ve sanat hayatının yıldızlarından biri olarak tanımladığı Kısakürek'i rahmet ve şükranla yad eden Yıldırım, dilleri zenginleştiren, duygu dünyasını arındıran, hayatlara anlam katan şair ve yazarlar ne kadar takdir edilse de az olduğunu belirterek, 'Şair ve düşünürlerimize kalbimizi ve gönlümüzü borçluyuz' dedi.
Yıldırım, 'Siyasetin yoğun ve yorucu gündemi arasında düşünce ve sanat ikliminde nefes almak ve burada birlikte olmak bizim için son derece müstesna bir andır. Zira sanat ve edebiyat, insan ruhuna bir derinlik, bir genişlik, bir ferahlık kazandırıyor. Bugün burada bize bu hissiyatı yaşattıkları için öncelikle ödül alan sanatçı ve yazarlarımıza, ödülleri büyük bir titizlikle seçen jüriye ve bütün katılımcılara teşekkür ediyorum.' diye konuştu.
Birbirinden kıymetli 6 ismin ödül alacağını, hikayeci-yazar Mustafa Kutlu'nun da saygı ödülüne layık görüldüğünü aktaran Yıldırım, 'Hikaye ve roman ödülü alan Cihan Aktaş hanımefendi, derin hissiyatıyla kadınlarımızın kimlik ve değerleri için verdiği mücadeleyi evrensel bir dille kaleme almıştır. Uzun sürelerdir düşünce hayatımıza ve edebiyatımıza zenginlik katan sayın Cihan Aktaş'ı da tebrik ediyorum. Cihan Aktaş da Erzincanlıdır.' dedi.
Şiir ödülü alan şair Ebubekir Eroğlu'nun Fuzuli'den, Şeyh Galip'ten Sezai Karakoç'a gelen şiir geleneğini yaşatarak bugün gençlere öncülük eden çok güçlü bir şair olduğunu ifade eden Yıldırım, 'Efsanevi Diriliş dergisinden, çıkardığı Yönelişler dergisinden bugüne ruhumuzu zenginleştiren şairimizi de yürekten tebrik ediyorum.' dedi.
Yaşar Çağbayır'ın fikir-araştırma ödülü alacağını, bu yıl ilk kez verilecek Necip Fazıl İlk Eserler Ödülüne ise hikayeci Mustafa Çiftci ile şair Emel Özkan'ın layık görüldüğünü dile getiren Binali Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı:
'Göz nuru, akıl teriyle vücuda gelen eserlerini gün yüzüne çıkararak bize iltifat eden sanatçılarımızın, yazarlarımızın değerini çok iyi bilmek zorundayız. Demek istediğimi şudur, esasen bizim onları ödüllendirmemiz sadece bir vefa borcudur, onlara dilimiz, düşüncemiz ve hissiyatımız adına minnetlerimizi sunuyoruz. Davetlilere de teşekkür ediyorum. Zira bugün sanatçıya, şiire, romana, öyküye verdiğiniz değer için buradasınız. Burada bir kişisel düşüncemi de paylaşmak istiyorum, medyamız en az magazin ve spor kadar sanata, edebiyata ve düşünceye de ilgi göstermelidir. Zira kalıcı ve yol gösterici olan sanattır, edebiyattır, düşüncedir. Ruhlarımızın ve gönüllerimizin ihtiyacı da budur. Barış içinde, kardeşlik içinde birbirimizin hukukunu gözeterek demokrasimizi güçlendireceğiz, geleceğimizi inşa edeceğiz. Devletimiz ve milletimiz, adalet, hukuk ekseninde güçlenerek var olmaya devam edecek. Sevgi ve merhamet yazarlarımız sayesinde sayesinde bütün toplumu kuşatacak. Büyük düşünürümüz Sezai Karakoç'un dediği gibi 'Bu evrensel yangında bir can da siz kurtarın' Bizim siyasetten muradımız canlar kurtarmaktır.'
Kaynak: AA
Yıldırım, 3. Necip Fazıl Ödül Törenindeki konuşmasına 15 Temmuz şehitlerini rahmetle anarak, gazilere uzun ömürler dileyerek başladı.
Türk düşünce ve sanat hayatının yıldızlarından biri olarak tanımladığı Kısakürek'i rahmet ve şükranla yad eden Yıldırım, dilleri zenginleştiren, duygu dünyasını arındıran, hayatlara anlam katan şair ve yazarlar ne kadar takdir edilse de az olduğunu belirterek, 'Şair ve düşünürlerimize kalbimizi ve gönlümüzü borçluyuz' dedi.
Yıldırım, 'Siyasetin yoğun ve yorucu gündemi arasında düşünce ve sanat ikliminde nefes almak ve burada birlikte olmak bizim için son derece müstesna bir andır. Zira sanat ve edebiyat, insan ruhuna bir derinlik, bir genişlik, bir ferahlık kazandırıyor. Bugün burada bize bu hissiyatı yaşattıkları için öncelikle ödül alan sanatçı ve yazarlarımıza, ödülleri büyük bir titizlikle seçen jüriye ve bütün katılımcılara teşekkür ediyorum.' diye konuştu.
Birbirinden kıymetli 6 ismin ödül alacağını, hikayeci-yazar Mustafa Kutlu'nun da saygı ödülüne layık görüldüğünü aktaran Yıldırım, 'Hikaye ve roman ödülü alan Cihan Aktaş hanımefendi, derin hissiyatıyla kadınlarımızın kimlik ve değerleri için verdiği mücadeleyi evrensel bir dille kaleme almıştır. Uzun sürelerdir düşünce hayatımıza ve edebiyatımıza zenginlik katan sayın Cihan Aktaş'ı da tebrik ediyorum. Cihan Aktaş da Erzincanlıdır.' dedi.
Şiir ödülü alan şair Ebubekir Eroğlu'nun Fuzuli'den, Şeyh Galip'ten Sezai Karakoç'a gelen şiir geleneğini yaşatarak bugün gençlere öncülük eden çok güçlü bir şair olduğunu ifade eden Yıldırım, 'Efsanevi Diriliş dergisinden, çıkardığı Yönelişler dergisinden bugüne ruhumuzu zenginleştiren şairimizi de yürekten tebrik ediyorum.' dedi.
Yaşar Çağbayır'ın fikir-araştırma ödülü alacağını, bu yıl ilk kez verilecek Necip Fazıl İlk Eserler Ödülüne ise hikayeci Mustafa Çiftci ile şair Emel Özkan'ın layık görüldüğünü dile getiren Binali Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı:
'Göz nuru, akıl teriyle vücuda gelen eserlerini gün yüzüne çıkararak bize iltifat eden sanatçılarımızın, yazarlarımızın değerini çok iyi bilmek zorundayız. Demek istediğimi şudur, esasen bizim onları ödüllendirmemiz sadece bir vefa borcudur, onlara dilimiz, düşüncemiz ve hissiyatımız adına minnetlerimizi sunuyoruz. Davetlilere de teşekkür ediyorum. Zira bugün sanatçıya, şiire, romana, öyküye verdiğiniz değer için buradasınız. Burada bir kişisel düşüncemi de paylaşmak istiyorum, medyamız en az magazin ve spor kadar sanata, edebiyata ve düşünceye de ilgi göstermelidir. Zira kalıcı ve yol gösterici olan sanattır, edebiyattır, düşüncedir. Ruhlarımızın ve gönüllerimizin ihtiyacı da budur. Barış içinde, kardeşlik içinde birbirimizin hukukunu gözeterek demokrasimizi güçlendireceğiz, geleceğimizi inşa edeceğiz. Devletimiz ve milletimiz, adalet, hukuk ekseninde güçlenerek var olmaya devam edecek. Sevgi ve merhamet yazarlarımız sayesinde sayesinde bütün toplumu kuşatacak. Büyük düşünürümüz Sezai Karakoç'un dediği gibi 'Bu evrensel yangında bir can da siz kurtarın' Bizim siyasetten muradımız canlar kurtarmaktır.'