AK Partili Turan'dan Musul Açıklaması
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, "Musul işgal edilirken bir tek kurşun atmayan, insanların kendi egemenliğine sahip çıkmakta sıkıntı yaşayan insanların bizim tezkeremize söz söyleme hakları yoktur ve hadleri yok diye düşünüyorum" dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, AK Parti Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı öncesi girişte gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Olağanüstü Hal’in uzatılmasına ilişkin tezkereyle ilgili soru üzerine Turan, "Bakanlar Kurulumuz Olağanüstü Hal’in 3 ay daha uzatılmasını uygun gördü. Bununla ilgili Pazartesi günü yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında karar aldılar, ancak bugün de Bakanlar Kurulu tezkeresi Meclisimize gelmiş oldu. Bakanlar Kurulu tezkeresinin Meclis’e gelmesinden sonraki süreci Meclis Başkanımız takip edecek, yönetecek. Tahmin ediyorum kendi kanaatimi aktarıyorum. Salı günü Meclis’in takvimi buna müsait, Salı günü eğer olağanüstü başka bir gündem olmazsa Meclisimizdeki diğer partilerimizin de oluruyla beraber Olağanüstü Hal’in görüşülmesi ve uzatılması sürecini başlatmış oluruz" diye konuştu.
Olağanüstü Hal’in milletin gündeminde olmadığını belirten Turan, "Üç ay önce ilk Olağanüstü Hal ilan edildiğinde sanki ’millet geceleyin dışarı çıkamayacak, akşamları dışarı çıkamayacak, çok büyük sıkıntılar yaşayacakmışız’ gibi özellikle bazı muhalefet partilerinin tavrı oldu. Ancak şu üç ayda gördük ki Olağanüstü Hal, vatandaşın günlük yaşamıyla ilgili değil. Olağanüstü Hal’in sadece teröristle ilgili, PKK ve FETÖ ile ilgili bir mücadele olduğunu, buna ilişkin daha hızlı karar almanın gerekliliğinden kaynaklandığını tüm kamuoyu görmüş oldu. O yüzden ben ısrarla söylüyorum, Olağanüstü Hal’in uzaması veya uzamaması vatandaşlarımızın yaşantısıyla ilgili, vatandaşımızın güvenliğiyle ilgili mesele değil, FETÖ ve PKK ile benzer örgütlerle ilgili bir çalışmadır. O yüzden bir Olağanüstü Hal’in tam zamanı olduğu kanaatindeyiz" açıklamasında bulundu.
Bir gazetecinin "KHK’larla ilgili bir komisyon kurulması gündemde. Muhalefete bir teklif gitti mi, nasıl bir çalışma takvimi olacak?" sorusuna Turan, "Başından beri Sayın Genel Başkanımız, Başbakanımız biliyorsunuz KHK’larla ilgili niyetimizin terörle mücadele olduğunu ifade ediyor ve sık sık muhalefet liderleriyle görüşerek de bu KHK’ların düzenlenmesinde bir hata varsa revize edileceğini ifade ediyor. Bu yüzden iyi niyetli yaklaşımımızın yani terörle çok net mücadele yaparken kısmi de olsa, az da olsa hata varsa bunun düzeltilmesi talebinin her zaman için gündemde olabileceğini ifade ediyorlar. Bizler de Sayın Başbakanımızın muhalefet liderleriyle görüşmesinden yola çıkarak söylüyorum, KHK’larda hata varsa ki az sayıda olabilir, bunun düzeltileceğini ümit ediyoruz" karşılığını verdi.
Irak Büyükelçisinin Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmasının hatırlatılması üzerine Turan, "Irak’ın son yıllarda yaşadığı, hepimiz açısından biliyorsunuz vahim tablo, üzüldüğümüz tablo. Biz, Irak’ın toprak bütünlüğü açısından meseleye baktığımızda büyük bir üzüntü duyduğumuzu ifade edebiliriz. İçinde bulunduğu politik ve siyasi sonuçlar itibarıyla keşke böyle olmasaydı. Fakat, biz terörle kavga ederken, terörle mücadele ederken terörün yatağı nerede varsa, hedefimiz neresiyse bununla ilgili yasal zemini, uluslararası hukuktan kaynaklı haklarımızı kollayarak çok net ve kararlı bir şekilde yapmak istiyoruz. Birkaç gün önce HDP hariç tüm partilerin, CHP, MHP, AK Parti, üçünün de ittifakıyla Suriye ve Irak tezkeremiz geçti. Bu, bizim açımızdan bir terör meselesidir. Bir milli egemenlik meselesidir. Terör nereden geliyorsa gelsin, güvenlik güçlerimizin bu konuda en üst seviyede tedbirleri alması bizim görevimiz, yasal zemin bizim görevimiz. Irak tezkeresi, Suriye tezkeresi artık geçmiştir, bu konu geride kalmıştır. Musul işgal edilirken bir tek kurşun atmayan insanların, kendi egemenliğine sahip çıkmakta sıkıntı yaşayan insanların bizim tezkeremize söz söyleme hakları yoktur ve hadleri yok diye düşünüyorum" diye konuştu.
Kaynak: İHA
Olağanüstü Hal’in milletin gündeminde olmadığını belirten Turan, "Üç ay önce ilk Olağanüstü Hal ilan edildiğinde sanki ’millet geceleyin dışarı çıkamayacak, akşamları dışarı çıkamayacak, çok büyük sıkıntılar yaşayacakmışız’ gibi özellikle bazı muhalefet partilerinin tavrı oldu. Ancak şu üç ayda gördük ki Olağanüstü Hal, vatandaşın günlük yaşamıyla ilgili değil. Olağanüstü Hal’in sadece teröristle ilgili, PKK ve FETÖ ile ilgili bir mücadele olduğunu, buna ilişkin daha hızlı karar almanın gerekliliğinden kaynaklandığını tüm kamuoyu görmüş oldu. O yüzden ben ısrarla söylüyorum, Olağanüstü Hal’in uzaması veya uzamaması vatandaşlarımızın yaşantısıyla ilgili, vatandaşımızın güvenliğiyle ilgili mesele değil, FETÖ ve PKK ile benzer örgütlerle ilgili bir çalışmadır. O yüzden bir Olağanüstü Hal’in tam zamanı olduğu kanaatindeyiz" açıklamasında bulundu.
Bir gazetecinin "KHK’larla ilgili bir komisyon kurulması gündemde. Muhalefete bir teklif gitti mi, nasıl bir çalışma takvimi olacak?" sorusuna Turan, "Başından beri Sayın Genel Başkanımız, Başbakanımız biliyorsunuz KHK’larla ilgili niyetimizin terörle mücadele olduğunu ifade ediyor ve sık sık muhalefet liderleriyle görüşerek de bu KHK’ların düzenlenmesinde bir hata varsa revize edileceğini ifade ediyor. Bu yüzden iyi niyetli yaklaşımımızın yani terörle çok net mücadele yaparken kısmi de olsa, az da olsa hata varsa bunun düzeltilmesi talebinin her zaman için gündemde olabileceğini ifade ediyorlar. Bizler de Sayın Başbakanımızın muhalefet liderleriyle görüşmesinden yola çıkarak söylüyorum, KHK’larda hata varsa ki az sayıda olabilir, bunun düzeltileceğini ümit ediyoruz" karşılığını verdi.
Irak Büyükelçisinin Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmasının hatırlatılması üzerine Turan, "Irak’ın son yıllarda yaşadığı, hepimiz açısından biliyorsunuz vahim tablo, üzüldüğümüz tablo. Biz, Irak’ın toprak bütünlüğü açısından meseleye baktığımızda büyük bir üzüntü duyduğumuzu ifade edebiliriz. İçinde bulunduğu politik ve siyasi sonuçlar itibarıyla keşke böyle olmasaydı. Fakat, biz terörle kavga ederken, terörle mücadele ederken terörün yatağı nerede varsa, hedefimiz neresiyse bununla ilgili yasal zemini, uluslararası hukuktan kaynaklı haklarımızı kollayarak çok net ve kararlı bir şekilde yapmak istiyoruz. Birkaç gün önce HDP hariç tüm partilerin, CHP, MHP, AK Parti, üçünün de ittifakıyla Suriye ve Irak tezkeremiz geçti. Bu, bizim açımızdan bir terör meselesidir. Bir milli egemenlik meselesidir. Terör nereden geliyorsa gelsin, güvenlik güçlerimizin bu konuda en üst seviyede tedbirleri alması bizim görevimiz, yasal zemin bizim görevimiz. Irak tezkeresi, Suriye tezkeresi artık geçmiştir, bu konu geride kalmıştır. Musul işgal edilirken bir tek kurşun atmayan insanların, kendi egemenliğine sahip çıkmakta sıkıntı yaşayan insanların bizim tezkeremize söz söyleme hakları yoktur ve hadleri yok diye düşünüyorum" diye konuştu.