Moldova'daki Gerginlik
Muhalif lider Dodon: 'Barışçıl protestolar devam edecek. Hafta içinde hükümet binalarını abluka altına alacağız' Parlamenter çoğunluk, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi için referandum talebini kabul etti
Moldova'da 20 Ocak'ta kurulan hükümetin istifa etmesi için muhalefetin tanıdığı sürenin dün dolmasının ardından muhalefetteki Sosyalist Parti'nin lideri İgor Dodon, barışçıl protestoların süreceğini, hafta içinde hükümet binalarının abluka altına alınacağını söyledi.
Moldova'da köklü reformlara gidilmesi, erken seçim yapılması ve ekonomik krizinden sorumlu tuttukları kurumlarda yönetim değişikliği taleplerinde vazgeçmediklerini açıklayan muhalefet liderleri Andrey Nıstase, İgor Dodon ve Renate Usatıy, başkent Kişinev'de Jolly Alon Oteli'nde basın mensupları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi.
2'nci Sivil Forumu olarak adlandırılan toplantıda, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Sosyalist Parti lideri İgor Dodon, muhalefetin protestolardan vazgeçmesinin kesinlikle söz konusu olmadığını söyledi.
Dodon, 'Barışçıl protestolar devam edecek. Hafta içinde hükümet binalarını abluka altına alacağız. Protestolarda güç kullanılmayacak ancak eylemin dalgası gittikçe yükselecek' ifadesini kullandı.
- Parlamenter çoğunluk, referandum talebini kabul etti
Bu arada Moldova Parlamento Başkanı Adrian Kandu, hükümeti destekleyen parlamenter çoğunluğun, cumhurbaşkanının meclis değil halk tarafından seçilebilmesi için ülkede referandum düzenlenmesini kabul ettiğini duyurdu. Referandum konusunun, parlamentonun 1 Mart'ta yapacağı ilk genel oturumunda ele alınması bekleniyor.
Bu talebin kabul edilmesi, hükümet karşıtı protestolarını sürdüren muhalefetin başarısı olarak değerlendiriliyor.
Kandu ayrıca muhalefetin taleplerini hukukçularla değerlendirdiklerini belirterek, Merkez Seçim Komisyonu yönetiminin görev süresinin şubat ayı sonunda sona ereceğini, yeni yönetimde muhalefet temsilcilerine de yer verileceğini söyledi.
Cumhuriyet Başsavcısının atanması konusunda yeni düzenlemelerin yapıldığını, istifası istenen Merkez Bankası Başkanı'nın da görevinden ayrıldığını vurgulayan Kandu, protesto gösterilerinde 'orantısız güç' kullanılmasına izin vermekle suçlanan İçişleri Bakanı Aleksandar Jizdan'ın istifa etmesi talebinin yersiz olduğunu kaydetti.
Kandu, kayıtların, gösterilerde 'orantısız güç' kullanıldığına dair herhangi bir kanıt ortaya koymadığını belirterek, 'Hiçbir şiddet olayının yaşanmadığı açıkça görülmüştür' ifadesini kullandı.
Adrian Kandu, muhalefetin erken seçim talebiyle ilgili olarak da 'Anayasamız, parlamentonun kendi kendini feshetmesine izin vermez. Hukuksal anlamda erken seçimlere gitmek de olanaksız. Hükümet bugün istifa etse bile erken seçimler zaten üç aydan önce yapılamaz. Bize göre erken seçim sadece Moldova'da genel gidişatı zorlaştırır' dedi.
Kandu, iktidarın diyalogdan yana olduğunu vurgularken, muhalefet liderlerinin Moldova'nın değil yalnız kendi siyasi çıkarını gözettiğini sözlerini ekledi.
- Moldova'daki siyasi gerilim
Moldova'da milletvekili seçimleri öncesinde Rusya'nın desteğini alan ve 'Rusya ile birlikte' sloganıyla yola çıkan Sosyalist Parti öncülüğünde geçen hafta başlayan hükümet karşıtı eylemler, hükümeti tehdit boyutuna ulaşmıştı.
Ülkede 30 Kasım 2014'te yapılan milletvekili seçimlerinde Rusya yanlısı Sosyalist Parti birinci çıkmış ancak hükümeti kurmayı başaran taraf Avrupa yanlısı sağ partiler olmuştu. Bunun üzerine muhalefet, yolsuzluk ve ekonomik sıkıntıları gerekçe göstererek hükümet karşıtı protestoları başlatmıştı. Göstericiler sürekli sokağa dökülerek yaptıkları eylemlerle sağ partilere ve Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti'ye baskı kurmaya başlamıştı.
Sağ partilerin ocak ayının başından itibaren yaptığı uzun görüşmeler sonrasında, ülkeyi ekonomik olarak sıkıntılardan kurtaracağını ve yolsuzlukları temizleyeceğini bildiren Demokrat Partili Pavel Filip’in başbakanlığı parlamentoda onaylanmıştı. Parlamento önündeki gösteriler nedeniyle Filip hükümeti gizlice yemin ederek görevine başlamıştı.
20 Ocak gecesi önce parlamento binası önünde binlerce kişiyi toplayan Haysiyet ve Gerçek Platformu ile Rusya yanlısı muhalefet üç gün boyunca hükümet karşıtı gösteriler yaparak, hükümetin istifası ve erken seçim taleplerine, 'Cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesini' de eklemişti.
Pazar günü yapılan son mitingde ise muhalefet, taleplerin yerine getirilmesi için hükümete dün TSİ 17.00'ye kadar süre vermiş, taleplerinin karşılanmaması halinde, Kişinev'e giren karayolları ve demiryollarını kapatma ve havaalanında uçuşları engelleme tehdidinde bulunmuştu.
Diğer yandan Moldova Başbakanı Pavel Filip, günlerdir hükümetin istifası ve erken seçim talebiyle gösteri yapan muhalefete tepki göstererek, istifa etmesinin söz konusu olmadığını ve görevi bırakmasının ülkeyi daha derin sosyal ve ekonomik krize sürükleyeceğini söylemişti.
Kaynak: AA
Moldova'da köklü reformlara gidilmesi, erken seçim yapılması ve ekonomik krizinden sorumlu tuttukları kurumlarda yönetim değişikliği taleplerinde vazgeçmediklerini açıklayan muhalefet liderleri Andrey Nıstase, İgor Dodon ve Renate Usatıy, başkent Kişinev'de Jolly Alon Oteli'nde basın mensupları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi.
2'nci Sivil Forumu olarak adlandırılan toplantıda, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Sosyalist Parti lideri İgor Dodon, muhalefetin protestolardan vazgeçmesinin kesinlikle söz konusu olmadığını söyledi.
Dodon, 'Barışçıl protestolar devam edecek. Hafta içinde hükümet binalarını abluka altına alacağız. Protestolarda güç kullanılmayacak ancak eylemin dalgası gittikçe yükselecek' ifadesini kullandı.
- Parlamenter çoğunluk, referandum talebini kabul etti
Bu arada Moldova Parlamento Başkanı Adrian Kandu, hükümeti destekleyen parlamenter çoğunluğun, cumhurbaşkanının meclis değil halk tarafından seçilebilmesi için ülkede referandum düzenlenmesini kabul ettiğini duyurdu. Referandum konusunun, parlamentonun 1 Mart'ta yapacağı ilk genel oturumunda ele alınması bekleniyor.
Bu talebin kabul edilmesi, hükümet karşıtı protestolarını sürdüren muhalefetin başarısı olarak değerlendiriliyor.
Kandu ayrıca muhalefetin taleplerini hukukçularla değerlendirdiklerini belirterek, Merkez Seçim Komisyonu yönetiminin görev süresinin şubat ayı sonunda sona ereceğini, yeni yönetimde muhalefet temsilcilerine de yer verileceğini söyledi.
Cumhuriyet Başsavcısının atanması konusunda yeni düzenlemelerin yapıldığını, istifası istenen Merkez Bankası Başkanı'nın da görevinden ayrıldığını vurgulayan Kandu, protesto gösterilerinde 'orantısız güç' kullanılmasına izin vermekle suçlanan İçişleri Bakanı Aleksandar Jizdan'ın istifa etmesi talebinin yersiz olduğunu kaydetti.
Kandu, kayıtların, gösterilerde 'orantısız güç' kullanıldığına dair herhangi bir kanıt ortaya koymadığını belirterek, 'Hiçbir şiddet olayının yaşanmadığı açıkça görülmüştür' ifadesini kullandı.
Adrian Kandu, muhalefetin erken seçim talebiyle ilgili olarak da 'Anayasamız, parlamentonun kendi kendini feshetmesine izin vermez. Hukuksal anlamda erken seçimlere gitmek de olanaksız. Hükümet bugün istifa etse bile erken seçimler zaten üç aydan önce yapılamaz. Bize göre erken seçim sadece Moldova'da genel gidişatı zorlaştırır' dedi.
Kandu, iktidarın diyalogdan yana olduğunu vurgularken, muhalefet liderlerinin Moldova'nın değil yalnız kendi siyasi çıkarını gözettiğini sözlerini ekledi.
- Moldova'daki siyasi gerilim
Moldova'da milletvekili seçimleri öncesinde Rusya'nın desteğini alan ve 'Rusya ile birlikte' sloganıyla yola çıkan Sosyalist Parti öncülüğünde geçen hafta başlayan hükümet karşıtı eylemler, hükümeti tehdit boyutuna ulaşmıştı.
Ülkede 30 Kasım 2014'te yapılan milletvekili seçimlerinde Rusya yanlısı Sosyalist Parti birinci çıkmış ancak hükümeti kurmayı başaran taraf Avrupa yanlısı sağ partiler olmuştu. Bunun üzerine muhalefet, yolsuzluk ve ekonomik sıkıntıları gerekçe göstererek hükümet karşıtı protestoları başlatmıştı. Göstericiler sürekli sokağa dökülerek yaptıkları eylemlerle sağ partilere ve Cumhurbaşkanı Nicolae Timofti'ye baskı kurmaya başlamıştı.
Sağ partilerin ocak ayının başından itibaren yaptığı uzun görüşmeler sonrasında, ülkeyi ekonomik olarak sıkıntılardan kurtaracağını ve yolsuzlukları temizleyeceğini bildiren Demokrat Partili Pavel Filip’in başbakanlığı parlamentoda onaylanmıştı. Parlamento önündeki gösteriler nedeniyle Filip hükümeti gizlice yemin ederek görevine başlamıştı.
20 Ocak gecesi önce parlamento binası önünde binlerce kişiyi toplayan Haysiyet ve Gerçek Platformu ile Rusya yanlısı muhalefet üç gün boyunca hükümet karşıtı gösteriler yaparak, hükümetin istifası ve erken seçim taleplerine, 'Cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesini' de eklemişti.
Pazar günü yapılan son mitingde ise muhalefet, taleplerin yerine getirilmesi için hükümete dün TSİ 17.00'ye kadar süre vermiş, taleplerinin karşılanmaması halinde, Kişinev'e giren karayolları ve demiryollarını kapatma ve havaalanında uçuşları engelleme tehdidinde bulunmuştu.
Diğer yandan Moldova Başbakanı Pavel Filip, günlerdir hükümetin istifası ve erken seçim talebiyle gösteri yapan muhalefete tepki göstererek, istifa etmesinin söz konusu olmadığını ve görevi bırakmasının ülkeyi daha derin sosyal ve ekonomik krize sürükleyeceğini söylemişti.