AK Partili Sorar Açıklaması 'CHP, Eleştiri İle Hakaretin Farkını Öğrenmeli'
AK Parti Adana İl Başkan Yardımcısı Ali Sorar, ‘Cumhur’un, Başkanı’na sahip çıkmasını’ eleştirerek “Eleştiriye tahammül edemiyorlar” diyen CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut’a “Siz önce hakaretle eleştiri arasındaki farkı öğrenin” dedi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Başkan Yardımcısı Sorar, “Dün İl Başkanımız Sayın Fikret Yeni ve Sayın Cumhurbaşkanımızı o makama getiren vatandaşlarımızla birlikte, Sayın Cumhurbaşkanımıza hakaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunduk. Hem de sıradan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı sıfatıyla. Bu suç duyurumuzdan CHP Adana İl Başkanı rahatsız olmuş ve eleştiriye tahammülümüzün olmadığını söyleme gafletine düşmüş ve Genel Başkanlarının arkasında olduklarını ifade ederek, suça ortak olduklarını deklare etmiştir. İl Başkanının tahsili nedir bilmiyorum ama kendilerini öncelikle hakaret ile eleştirinin anlamlarını kavramaya davet ediyorum. Sözlüğü açıp bakma zahmetinde bulunmadığına göre Sayın Barut’a ben yardımcı olayım” dedi.
Sorar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hakaret, bir kişiyi bir olay belirtmek suretiyle halkın düşmanlığına ve aşağılamasına sebep olması veya namus ve onuruna dokunacak bir fiil yakıştırmasıdır. Eleştiri, bir kişi, eser ya da konuyu doğru ve yanlışlarını göstererek anlatmak amacıyla yapılır. CHP Adana İl Başkanına tekrar soruyorum, sahip çıkılacak bir tarafı yokken, Genel Başkanınızın Cumhurbaşkanımıza hakaret etmediğini iddia edebilir misiniz? Tüm milletimizin şahit olduğu kongrenizdeki hakaretleri yok saymanız bir defa bu milletin aklı ile dalga geçmektir.”
Milletin seçtiği Cumhurbaşkanı’na saygısı olmayandan millete saygı beklemeyeceğini belirten Başkan Yardımcısı Sorar, “Her kap, içindekini sızar. Sayın Kılıçdaroğlu’nun dilinden kalbindeki kem sözler döküldü. Kem söz, muhatabını değil, sadece söyleyeni kirlettiğini de söylemeden geçemeyeceğim. Bir kere de CHP olarak milletin değerlerinin yanında olsanız ne kaybedersiniz? Milletimizin karşısında olan her konuda, baş aktör olmak gibi bir vazifeden ne zaman sıkılacaksınız? PKK mezarına çiçek koyan CHP. Hükümetin meşru terör mücadelesinin karşısında, PKK ağzıyla bildiri yayınlayan akademisyenlerin yanında durup PKK’ya moral olan CHP. Devletin kurumunu, TRT’yi basan CHP. İstiklal mahkemelerinde dar ağacına demokrasiyi idam eden CHP. Darbelerin, vesayetlerin alkışlayıcısı CHP. Atatürk’ün makamına hakaret eden CHP. Paralel Yapı ile kolkola girip, ulusal güvenliğimizi tehdit edenlerle hareket eden CHP. Polise molotof atan teröristin alınlarından öpen CHP. Dolayısı ile, nerede milletimizin değerlerine yönelik bir saldırı gündeme gelse, CHP en ön safta ve suç ortağı. CHP’nin siyaseti, milletin değerleriyle ve milletin seçtikleriyle kavga etmekten ibaret. Bize bir tane, CHP’nin bu ülkenin faydasına olacak konuda olur verdiğini söyleyebilir misiniz Sayın Barut. Biz bulamıyoruz. Atatürk’ün kurduğu partinin yöneticisi olup, Atatürk’ün makamına hakaret eden Genel Başkanınız’a cumhurun dava açması gücünüze gitmesin. Önce milletin oyları ile seçilen Cumhurbaşkanımız’a, sonra da cumhurun başkanına sahip çıkmasını siz de hazmetmeyi öğrenin lütfen. Genel Başkanınız’a, destek olmak isterken suça ortak olduğunuzu hatırlatır, suç ortaklığınızın hukuki boyutlarını hesap etmenizi öneririz” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Sorar, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hakaret, bir kişiyi bir olay belirtmek suretiyle halkın düşmanlığına ve aşağılamasına sebep olması veya namus ve onuruna dokunacak bir fiil yakıştırmasıdır. Eleştiri, bir kişi, eser ya da konuyu doğru ve yanlışlarını göstererek anlatmak amacıyla yapılır. CHP Adana İl Başkanına tekrar soruyorum, sahip çıkılacak bir tarafı yokken, Genel Başkanınızın Cumhurbaşkanımıza hakaret etmediğini iddia edebilir misiniz? Tüm milletimizin şahit olduğu kongrenizdeki hakaretleri yok saymanız bir defa bu milletin aklı ile dalga geçmektir.”
Milletin seçtiği Cumhurbaşkanı’na saygısı olmayandan millete saygı beklemeyeceğini belirten Başkan Yardımcısı Sorar, “Her kap, içindekini sızar. Sayın Kılıçdaroğlu’nun dilinden kalbindeki kem sözler döküldü. Kem söz, muhatabını değil, sadece söyleyeni kirlettiğini de söylemeden geçemeyeceğim. Bir kere de CHP olarak milletin değerlerinin yanında olsanız ne kaybedersiniz? Milletimizin karşısında olan her konuda, baş aktör olmak gibi bir vazifeden ne zaman sıkılacaksınız? PKK mezarına çiçek koyan CHP. Hükümetin meşru terör mücadelesinin karşısında, PKK ağzıyla bildiri yayınlayan akademisyenlerin yanında durup PKK’ya moral olan CHP. Devletin kurumunu, TRT’yi basan CHP. İstiklal mahkemelerinde dar ağacına demokrasiyi idam eden CHP. Darbelerin, vesayetlerin alkışlayıcısı CHP. Atatürk’ün makamına hakaret eden CHP. Paralel Yapı ile kolkola girip, ulusal güvenliğimizi tehdit edenlerle hareket eden CHP. Polise molotof atan teröristin alınlarından öpen CHP. Dolayısı ile, nerede milletimizin değerlerine yönelik bir saldırı gündeme gelse, CHP en ön safta ve suç ortağı. CHP’nin siyaseti, milletin değerleriyle ve milletin seçtikleriyle kavga etmekten ibaret. Bize bir tane, CHP’nin bu ülkenin faydasına olacak konuda olur verdiğini söyleyebilir misiniz Sayın Barut. Biz bulamıyoruz. Atatürk’ün kurduğu partinin yöneticisi olup, Atatürk’ün makamına hakaret eden Genel Başkanınız’a cumhurun dava açması gücünüze gitmesin. Önce milletin oyları ile seçilen Cumhurbaşkanımız’a, sonra da cumhurun başkanına sahip çıkmasını siz de hazmetmeyi öğrenin lütfen. Genel Başkanınız’a, destek olmak isterken suça ortak olduğunuzu hatırlatır, suç ortaklığınızın hukuki boyutlarını hesap etmenizi öneririz” şeklinde konuştu.