Bilim, Sanayi Ve Teknoloji Bakanı Işık Açıklaması
'(Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi bildirisi) İki üç gündür ortaya çıkan gerçek, pek çok akademisyenimizin bu bildiri metnini görmeden imza attığı yönünde. Bazen gaflet oluyor, bazen dalalet oluyor ama şunu çok net ifade etmek isterim ki bu bildiriyi kaleme alanların açık bir ihanet içerisinde olduğu kesindir' 'Türkiye ve Rusya iki önemli komşudur ve çok ciddi ticaret yapan iki ülkedir. Bu ilişkilerin bir an önce normalleşmesi, ticaretin kendi seyrinde cereyan etmesi bizim en önemli temennimiz'
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, 'Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi' bildirisine ilişkin, 'İki üç gündür ortaya çıkan gerçek, pek çok akademisyenimizin bu bildiri metnini görmeden imza attığı yönünde. Bazen gaflet oluyor, bazen dalalet oluyor ama şunu çok net ifade etmek isterim ki bu bildiriyi kaleme alanların açık bir ihanet içerisinde olduğu kesindir' dedi.
Kocaeli Gazeteciler Cemiyetince Kasr-ı Hümayun'da '16 Ocak Basın Onur Günü' dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Bakan Işık, ülkenin birliğini ve beraberliğini korumak, bölgedeki insanların huzurunu ve kamu düzenini sağlamak ve bir tek sivilin kılına zarar gelmemesi için çok büyük bir itina ve gayretle çalışan güvenlik güçlerini adeta itham eden, Türkiye Cumhuriyeti devletine ağır suçlamalar yönelten bildirilere imza atan akademisyenleri eleştirdi.
Işık, geçtiğimiz günlerde vefat eden eski bakanlardan Kamran İnan'ın, 'İçinde haini en çok olan memleket Türkiye'dir' ifadesinin gerçek olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
'Bütün buradan herkesi sağduyuya davet ediyorum. Bilim insanlarımız elbetteki ülke meselelerine duyarlı olacak, elbette ülke meselelerine kafa yoracak, elbetteki ülke meseleleri ile ilgili gerektiğinde açıklamalar yapacak. Ama bu açıklamaları, adeta terör örgütüne açıkça destek, Türkiye Cumhuriyeti devletini açıkça suçlamak ve özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin dahi reddettiği konularda, bu ülkenin kaynaklarıyla yetişmiş insanların, Türkiye Cumhuriyeti'ni adeta katliamla suçlama gibi bir noktada kesinlikle olmaması gerekir. Bu noktada herkesin bir kez daha şapkasını önüne alıp, düşünmesi, bu bölgenin özellikle geçtiği süreç dolayısı ile çok çok büyük bir önem arz ediyor. İki üç gündür ortaya çıkan gerçek pek çok akademisyenimizin bu bildiri metnini görmeden imza attığı yönünde. Bazen gaflet oluyor, bazen dalalet oluyor ama şunu çok net ifade etmek isterim ki bu bildiriyi kaleme alanların açık bir ihanet içerisinde olduğu kesindir.'
- Gazetecilere konut müjdesi
Bakan Işık, 16 Ocak 1923 tarihinin, Türkiye ve Kocaeli için çok önemli bir tarih olduğunu, Gazi Mustafa Kemal'in, burada dönemin önde gelen gazetecileri ile cumhuriyet fikrini paylaştığını anımsattı.
Daha sonraki süreçte cumhuriyet fikrinin adım adım olgunlaştığını ve 29 Ekim 1923'te cumhuriyetin ilanıyla Türkiye'nin bambaşka, milletin iradesini temsil eden bir yönetim anlayışına geçtiğini anlatan Işık, 'O günden bugüne kadar büyük bir gayretle ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine taşımak için çalışıyoruz. Bu noktada medyanın, gazetecilerin rolü çok büyük' diye konuştu.
Gazeteciler için Derince Çınarlı mevkisinde 140 konutun yapımına başlanacağına da açıklayan Işık, 23 Şubat'ta Toplu Konut İdaresinin ihaleye çıkacağını bildirdi.
- Türkiye ve Rusya ilişkileri
Bakan Işık, konuşmasının ardından bir gazetecinin 'Bilim, sanayi ve teknoloji alanında Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerde gelinen son durum nedir' sorusu üzerine ilişkilerin uçak krizinden sonra bir olumsuz dönem yaşadığının açık olduğunu ama bu dönemin etkilerinin minimize edilmesi noktasında büyük bir gayret gösterdiklerini ifade etti.
'Rusya tarafı bu konuda Türkiye'ye karşı ambargo sayılabilecek pek çok adımı atmaya çalışıyor ama attıkları her adımda Türkiye'yi cezalandırmaktan ziyade kendi halkını cezalandıran bir sonucun ortaya çıktığını da zannediyorum görüyorlar' diyen Işık, Türkiye'den almadıkları her malın kendi iç piyasalarındaki fiyatların yükselmesine sebep olduğunu veya bazı malların dolaylı olarak temin edilmesinin maliyet artışına yol açtığını anlattı.
Bakan Işık, turizmde de Rus halkının Türkiye'ye gelmek istedikten sonra Rus hükumetinin bunu idari kararla engellemesinin mümkün olmadığına vurgu yaparak, 'Sanayi ürünlerinde şu ana kadar bize ulaşan çok ciddi bir yaptırım kararı yok ama temennimiz, arzumuz ilişkilerin biran önce normalleşmesidir. Türkiye ve Rusya iki önemli komşudur ve çok ciddi ticaret yapan iki ülkedir. Bu ilişkilerin biran önce normalleşmesi, ticaretin kendi seyrinde cereyan etmesi bizim en önemli temennimiz' değerlendirmesinde bulundu.
- Ar-Ge Reform Paketi
Ar-Ge Reform Paketi'ne ilişkin soruyu da Bakan Işık, şöyle yanıtladı:
'AK Parti'nin 3 Kasım 2002'de iktidara geldikten sonra verdiği en stratejik kararlardan birinin özellikle dışarıya bağımlı olunan savunma sanayisi gibi alanlarda mili teknolojileri geliştirmektir. Yapılan çalışmalar sonucunda bugün savunma sanayisinde yerlilik oranı yüzde 24'ten yüzde 60'lara çıktı. Ar-Ge Reform Paketi'ni dün Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun imzasıyla TBMM'ye sevk ettik. Ar-Ge Reform Paketi, Türkiye'de Ar-Ge alanında elde edilen başarıları çok daha üst seviyeye çıkarmayı amaçlayan, Türkiye'nin dışa bağımlılığını daha da azaltacak, Türkiye'yi aynı zamanda teknoloji geliştiren, teknolojiyi üreten, teknoloji satan bir ülke konumuna getirecek önemli bir paket. Ümit ediyorum en kısa zamanda TBMM'deki komisyonda görüşeceğiz, arkasından da genel kurulda inşallah iktidar, muhalefet birlikte olgunlaştırıp en kısa sürede Sayın Cumhurbaşkanımızın onayıyla yasalaşmasını sağlayacağız. Türkiye'de reformlar açısından Meclis'e sevk ettiğimiz belki de bu ilk reform olacak.'
Kaynak: AA
Kocaeli Gazeteciler Cemiyetince Kasr-ı Hümayun'da '16 Ocak Basın Onur Günü' dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Bakan Işık, ülkenin birliğini ve beraberliğini korumak, bölgedeki insanların huzurunu ve kamu düzenini sağlamak ve bir tek sivilin kılına zarar gelmemesi için çok büyük bir itina ve gayretle çalışan güvenlik güçlerini adeta itham eden, Türkiye Cumhuriyeti devletine ağır suçlamalar yönelten bildirilere imza atan akademisyenleri eleştirdi.
Işık, geçtiğimiz günlerde vefat eden eski bakanlardan Kamran İnan'ın, 'İçinde haini en çok olan memleket Türkiye'dir' ifadesinin gerçek olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:
'Bütün buradan herkesi sağduyuya davet ediyorum. Bilim insanlarımız elbetteki ülke meselelerine duyarlı olacak, elbette ülke meselelerine kafa yoracak, elbetteki ülke meseleleri ile ilgili gerektiğinde açıklamalar yapacak. Ama bu açıklamaları, adeta terör örgütüne açıkça destek, Türkiye Cumhuriyeti devletini açıkça suçlamak ve özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin dahi reddettiği konularda, bu ülkenin kaynaklarıyla yetişmiş insanların, Türkiye Cumhuriyeti'ni adeta katliamla suçlama gibi bir noktada kesinlikle olmaması gerekir. Bu noktada herkesin bir kez daha şapkasını önüne alıp, düşünmesi, bu bölgenin özellikle geçtiği süreç dolayısı ile çok çok büyük bir önem arz ediyor. İki üç gündür ortaya çıkan gerçek pek çok akademisyenimizin bu bildiri metnini görmeden imza attığı yönünde. Bazen gaflet oluyor, bazen dalalet oluyor ama şunu çok net ifade etmek isterim ki bu bildiriyi kaleme alanların açık bir ihanet içerisinde olduğu kesindir.'
- Gazetecilere konut müjdesi
Bakan Işık, 16 Ocak 1923 tarihinin, Türkiye ve Kocaeli için çok önemli bir tarih olduğunu, Gazi Mustafa Kemal'in, burada dönemin önde gelen gazetecileri ile cumhuriyet fikrini paylaştığını anımsattı.
Daha sonraki süreçte cumhuriyet fikrinin adım adım olgunlaştığını ve 29 Ekim 1923'te cumhuriyetin ilanıyla Türkiye'nin bambaşka, milletin iradesini temsil eden bir yönetim anlayışına geçtiğini anlatan Işık, 'O günden bugüne kadar büyük bir gayretle ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine taşımak için çalışıyoruz. Bu noktada medyanın, gazetecilerin rolü çok büyük' diye konuştu.
Gazeteciler için Derince Çınarlı mevkisinde 140 konutun yapımına başlanacağına da açıklayan Işık, 23 Şubat'ta Toplu Konut İdaresinin ihaleye çıkacağını bildirdi.
- Türkiye ve Rusya ilişkileri
Bakan Işık, konuşmasının ardından bir gazetecinin 'Bilim, sanayi ve teknoloji alanında Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerde gelinen son durum nedir' sorusu üzerine ilişkilerin uçak krizinden sonra bir olumsuz dönem yaşadığının açık olduğunu ama bu dönemin etkilerinin minimize edilmesi noktasında büyük bir gayret gösterdiklerini ifade etti.
'Rusya tarafı bu konuda Türkiye'ye karşı ambargo sayılabilecek pek çok adımı atmaya çalışıyor ama attıkları her adımda Türkiye'yi cezalandırmaktan ziyade kendi halkını cezalandıran bir sonucun ortaya çıktığını da zannediyorum görüyorlar' diyen Işık, Türkiye'den almadıkları her malın kendi iç piyasalarındaki fiyatların yükselmesine sebep olduğunu veya bazı malların dolaylı olarak temin edilmesinin maliyet artışına yol açtığını anlattı.
Bakan Işık, turizmde de Rus halkının Türkiye'ye gelmek istedikten sonra Rus hükumetinin bunu idari kararla engellemesinin mümkün olmadığına vurgu yaparak, 'Sanayi ürünlerinde şu ana kadar bize ulaşan çok ciddi bir yaptırım kararı yok ama temennimiz, arzumuz ilişkilerin biran önce normalleşmesidir. Türkiye ve Rusya iki önemli komşudur ve çok ciddi ticaret yapan iki ülkedir. Bu ilişkilerin biran önce normalleşmesi, ticaretin kendi seyrinde cereyan etmesi bizim en önemli temennimiz' değerlendirmesinde bulundu.
- Ar-Ge Reform Paketi
Ar-Ge Reform Paketi'ne ilişkin soruyu da Bakan Işık, şöyle yanıtladı:
'AK Parti'nin 3 Kasım 2002'de iktidara geldikten sonra verdiği en stratejik kararlardan birinin özellikle dışarıya bağımlı olunan savunma sanayisi gibi alanlarda mili teknolojileri geliştirmektir. Yapılan çalışmalar sonucunda bugün savunma sanayisinde yerlilik oranı yüzde 24'ten yüzde 60'lara çıktı. Ar-Ge Reform Paketi'ni dün Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun imzasıyla TBMM'ye sevk ettik. Ar-Ge Reform Paketi, Türkiye'de Ar-Ge alanında elde edilen başarıları çok daha üst seviyeye çıkarmayı amaçlayan, Türkiye'nin dışa bağımlılığını daha da azaltacak, Türkiye'yi aynı zamanda teknoloji geliştiren, teknolojiyi üreten, teknoloji satan bir ülke konumuna getirecek önemli bir paket. Ümit ediyorum en kısa zamanda TBMM'deki komisyonda görüşeceğiz, arkasından da genel kurulda inşallah iktidar, muhalefet birlikte olgunlaştırıp en kısa sürede Sayın Cumhurbaşkanımızın onayıyla yasalaşmasını sağlayacağız. Türkiye'de reformlar açısından Meclis'e sevk ettiğimiz belki de bu ilk reform olacak.'