'Hollywood Filmlerinin Çarıkçısı'ndan Hacılara Sandalet
Truva filmi için yaptığı yemenilerle tanınır hale gelen ve "Hollywood filmlerinin çarıkçısı" olarak da bilinen Hüseyin Kopar, kutsal topraklara gidecek hacı adayları için hem suya hem de çöl sıcağına dayanıklılığıyla ön plana çıkan sandalet üretmeye başladı.
Kopar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugüne kadar Büyük İskender, Fetih 1453, Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi, Aregon ve Avatar gibi filmler için yemeni tasarladığını hatırlattı.
Osmanlı çarığını yerli ve yabancı filmler sayesinde dünyanın her yerine tanıttığını ifade eden Kopar, basında çıkan haberler üzerine Ankara'dan bir firmanın kendisine çedik (terlik) olarak da tabir edilen sandalet yapma teklifinde bulunduğunu söyledi.
Almanya'da bir müzede sergilenen çedik fotoğraflarından esinlenen firmanın kendisinden böyle bir model istediğini aktaran Kopar, "Dergideki modeli inceleyince kutsal topraklarda kullanılan sandalet olduğunu tespit ettik. şu anda hacı adaylarını götürecek olan firmayla model çalışması yapıyoruz. Daha sonra seri üretime geçecek ve firmanın talebi doğrultusunda üretime devam edeceğiz" diye konuştu.
- Hiçbir katkı maddesi bulunmuyor
Aşırı sıcakların yanı sıra suya da dayanıklılığıyla kutsal topraklarda sık sık abdest alacak hacı adayları için sandaletin çok kullanışlı olacağını ifade eden Kopar, sandaletin yapımında hiçbir katkı maddesinin kullanılmadığını belirtti.
Sandalet için kullanılan derilerin diğerlerine oranla biraz daha sert olduğunu aktaran Kopar, dikiminde kullanılan ipliğin dahi özellikleri bulunduğunu kaydetti.
Kopar, şöyle devam etti:
"Kavurucu sıcaklara karşı kimyasal madde kullanmak yerine doğrudan meşe palamudu yaprağı tercih ediliyor. Çrünün aşırı sıcaklarda ayakta yağlanma yapmasını önlemek ve ilerleyen zamanda deforme olmasını engellemek için kullanılan iplik bile mumsuz üretiliyor. Sandaletin altı manda köselesi ama kesinlikle hiçbir kimyasal kullanılmıyor. Kullanıcı ayağından çıkarmadan abdest bile alabilir. Hem suya dayanıklı hem de çok aşırı sıcaklara. Kutsal topraklarda giyilebilecek saf bir deri. Nasıl ki devenin sırtından deriyi alıp çarık yapıyorlar bu da onun bir benzeri."
- Denizde de kullanılabilir
Eskiden Suudi Arabistan'da kullanılan bir çeşit olan sandaleti şu anda dünyada üreten tek firma olduklarını aktaran Kopar, "Orijinalinde kenarları elde sırımla örülmüş ama biz 'insanların ayağını rahatsız etmesin' diye sırımla örmek yerine boğaz kısmına biye koyduk. Aşırı sıcaklarda çok rahat giyilebilir, ayağı ısıtmaz ve yakmaz hatta çıkartmadan denize bile girilebilir. Tuzlu su deforme etmez çünkü deri ilk önce meşe palamudu yapraklarıyla suya bırakılıyor ve onun özüyle birleşiyor" diye konuştu.
Sandaletin tabanıyla beraber tek parçadan oluşmasının en önemli özelliğinden biri olduğunu vurgulayan Kopar, şimdiden üretimi gören hacı adaylarının yoğun talebiyle karşılaştığını dile getirdi.
Kopar, ABD'nin Chicago kentinde 30 Ağustos'ta düzenlenecek El Sanatları Festivali'ne davet edildiğini de sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Osmanlı çarığını yerli ve yabancı filmler sayesinde dünyanın her yerine tanıttığını ifade eden Kopar, basında çıkan haberler üzerine Ankara'dan bir firmanın kendisine çedik (terlik) olarak da tabir edilen sandalet yapma teklifinde bulunduğunu söyledi.
Almanya'da bir müzede sergilenen çedik fotoğraflarından esinlenen firmanın kendisinden böyle bir model istediğini aktaran Kopar, "Dergideki modeli inceleyince kutsal topraklarda kullanılan sandalet olduğunu tespit ettik. şu anda hacı adaylarını götürecek olan firmayla model çalışması yapıyoruz. Daha sonra seri üretime geçecek ve firmanın talebi doğrultusunda üretime devam edeceğiz" diye konuştu.
- Hiçbir katkı maddesi bulunmuyor
Aşırı sıcakların yanı sıra suya da dayanıklılığıyla kutsal topraklarda sık sık abdest alacak hacı adayları için sandaletin çok kullanışlı olacağını ifade eden Kopar, sandaletin yapımında hiçbir katkı maddesinin kullanılmadığını belirtti.
Sandalet için kullanılan derilerin diğerlerine oranla biraz daha sert olduğunu aktaran Kopar, dikiminde kullanılan ipliğin dahi özellikleri bulunduğunu kaydetti.
Kopar, şöyle devam etti:
"Kavurucu sıcaklara karşı kimyasal madde kullanmak yerine doğrudan meşe palamudu yaprağı tercih ediliyor. Çrünün aşırı sıcaklarda ayakta yağlanma yapmasını önlemek ve ilerleyen zamanda deforme olmasını engellemek için kullanılan iplik bile mumsuz üretiliyor. Sandaletin altı manda köselesi ama kesinlikle hiçbir kimyasal kullanılmıyor. Kullanıcı ayağından çıkarmadan abdest bile alabilir. Hem suya dayanıklı hem de çok aşırı sıcaklara. Kutsal topraklarda giyilebilecek saf bir deri. Nasıl ki devenin sırtından deriyi alıp çarık yapıyorlar bu da onun bir benzeri."
- Denizde de kullanılabilir
Eskiden Suudi Arabistan'da kullanılan bir çeşit olan sandaleti şu anda dünyada üreten tek firma olduklarını aktaran Kopar, "Orijinalinde kenarları elde sırımla örülmüş ama biz 'insanların ayağını rahatsız etmesin' diye sırımla örmek yerine boğaz kısmına biye koyduk. Aşırı sıcaklarda çok rahat giyilebilir, ayağı ısıtmaz ve yakmaz hatta çıkartmadan denize bile girilebilir. Tuzlu su deforme etmez çünkü deri ilk önce meşe palamudu yapraklarıyla suya bırakılıyor ve onun özüyle birleşiyor" diye konuştu.
Sandaletin tabanıyla beraber tek parçadan oluşmasının en önemli özelliğinden biri olduğunu vurgulayan Kopar, şimdiden üretimi gören hacı adaylarının yoğun talebiyle karşılaştığını dile getirdi.
Kopar, ABD'nin Chicago kentinde 30 Ağustos'ta düzenlenecek El Sanatları Festivali'ne davet edildiğini de sözlerine ekledi.