Arınç Açıklaması 'Bu Hükümette Kültür Ve Turizm Bakanlığı Mümkünse Ayrılmalıdır'
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın birleşmesini başından beri yanlış bulduğunu belirterek, “Şimdi bir fırsatın içerisindeyiz. Tek başına iktidar değiliz ama mutlaka bir hükümet kurulacak. Bu hükümette Kültür ve Turizm Bakanlığı mümkünse ayrılmalıdır” dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, Eyüp’de Türk Dil ve Edebiyat Derneği tarafından düzenlenen iftar programına katıldı.
Programa Arınç’ın yanı sıra AK Parti İstanbul Milletvekili ve Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın ve davetliler katıldı.
İftar yemeğinin ardından bir konuşma yapan Bülent Arınç, “Kültürümüzün en önemli öğelerinden birisi eğer dilimizse, dilimiz aynı zaman kimliğimizse ve biz bunun üzerinde konuşabiliyor, meramımızı ne kadar farklı şekillerde anlatabiliyor ve yazabiliyorsak o kadar bu zenginliğin farkında olacağız. Türkçe bir imparatorluk dilidir. Pek çok dil imparatorluk dili değildir. Çünkü her dil imparatorluk kuramaz. Bizim dilimiz 100 binden fazla kelimeye sahip çok zengin bir dil olarak elbette bizim kültür noktasında birinci sıraya yazmamız gereken unsurlar bir tanesidir. En az 30 bin kelimeyle düşünüp yazabilecek bir kültüre sahip olmamız lazım. Şimdi x veya y gençliğinin durumu, sanal medya veya elinde kalem olup da bir şeyler ifade etmek isteyen eline mikrofon alınca meramını anlatmaya çalışan insanların ne kadar kısır bir kelime haznesine sahip olduklarını görüyor ve üzülüyoruz. Türkçeye olan sevda bir aşktır” dedi.
“ÇOK GÜZEL ŞEYLER YAPMIŞIZ Kİ MİLLET BİZE 12 SENE İKTİDAR OLMA İMKANI VERDİ”
“Bir kişi il, ilçe veya STK başkanı olsa da taşıdığı sıfatla değil yaptığı işle anılmalıdır” diyen Arınç, “Hayrın kadar konuş paran kadar değil. Ne kadar hayır yaptın o kadar konuşmalısın. Ancak arı doru Türkçe, bir kuş öksürüğü kadar hafif Türkçemizin kaynaklarını bulmak ve zenginleştirmek, onunla konuşmak ve yaşamak mecburiyetindeyiz. O kadar eşanlamlı kelimeler olabilir ki, siz aynı cümle içerisinde bile bunu zarafetle kullanabilirsiniz. Ancak mesajlaşma anlamında ‘nbr’ naber demekse, ‘slm’ selam demekse böyle güdük bir Türkçe ile bizim gidebileceğimiz hiçbir yer yok. Her ülke ve millet diline, tarihine ve inancına çok önem vermiştir. Bizim de önem vermemiz gerekiyor. Bazı şeyleri bugün söylediğimiz zaman insanlar doğru ama bu gidişattan sonra geri döndürmek mümkün değil mi? diye çaresizlik ifade ediyorlar. Zaman zaman sağda solda yaptığımız toplantılar da birilerinin hoşuna gitmese de, bazı özeleştiriler yapmak durumunda kalıyorum. Biz nihayetinde insanız, hata da yapabiliriz, çok güzel şeyler de yapmışızdır ki millet bize 12 sene aralıksız iktidar imkanı verdi. Bunlar boş şeyler değil, millet oyunu boşuna vermiyor” ifadelerini kullandı.
“BU HÜKÜMETTE KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI MÜMKÜNSE AYRILMALIDIR”
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın birleşmesini başından beri yanlış bulduğunu söyleyen Arınç, “Çünkü kültürün turizm ile birleşip, bütünleşip birbirine benzeyen ve örtüşen birbirlerini destekleyen yönleri olabilir. Ancak kültür başlı başına bir hazinedir, bir iştir. Turizm ile birleşince bir insan mesainin yarısını öbür tarafa da ayırmak zorunda kalacaktır. Hatta turizm gelirleri tatlı gelince turizme yüzde 60 daha fazla ağırlık verecektir. Kültür nerede kaldı? 4-5 kitap basmakla kültür hizmetini yaptığımızı zannetmeyelim. Şimdi bir fırsatın içerisindeyiz. Tek başına iktidar değiliz ama mutlaka bir hükümet kurulacak. Bu hükümette Kültür ve Turizm Bakanlığı mümkünse ayrılmalıdır. Kültürün tabi ki AK Partide kalmasını arzu ederim. Kültür bizi var eden, ayakta tutan ve bize gelecek verecek tek ciddi unsurumuzdur” şeklinde konuştu.
İnsana yapılan yatırımlarla ülkelerin ayakta durduğunu kaydeden Arınç, “Biz kültürümüzü var ettiğimiz müddetçe bu etrafımızdaki tehlikelerin hiçbirisi bize Allah’ın izniyle fiske vuramaz. İçerideki tehlikelerden de kendimizi korumuş oluruz” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Programa Arınç’ın yanı sıra AK Parti İstanbul Milletvekili ve Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın ve davetliler katıldı.
İftar yemeğinin ardından bir konuşma yapan Bülent Arınç, “Kültürümüzün en önemli öğelerinden birisi eğer dilimizse, dilimiz aynı zaman kimliğimizse ve biz bunun üzerinde konuşabiliyor, meramımızı ne kadar farklı şekillerde anlatabiliyor ve yazabiliyorsak o kadar bu zenginliğin farkında olacağız. Türkçe bir imparatorluk dilidir. Pek çok dil imparatorluk dili değildir. Çünkü her dil imparatorluk kuramaz. Bizim dilimiz 100 binden fazla kelimeye sahip çok zengin bir dil olarak elbette bizim kültür noktasında birinci sıraya yazmamız gereken unsurlar bir tanesidir. En az 30 bin kelimeyle düşünüp yazabilecek bir kültüre sahip olmamız lazım. Şimdi x veya y gençliğinin durumu, sanal medya veya elinde kalem olup da bir şeyler ifade etmek isteyen eline mikrofon alınca meramını anlatmaya çalışan insanların ne kadar kısır bir kelime haznesine sahip olduklarını görüyor ve üzülüyoruz. Türkçeye olan sevda bir aşktır” dedi.
“ÇOK GÜZEL ŞEYLER YAPMIŞIZ Kİ MİLLET BİZE 12 SENE İKTİDAR OLMA İMKANI VERDİ”
“Bir kişi il, ilçe veya STK başkanı olsa da taşıdığı sıfatla değil yaptığı işle anılmalıdır” diyen Arınç, “Hayrın kadar konuş paran kadar değil. Ne kadar hayır yaptın o kadar konuşmalısın. Ancak arı doru Türkçe, bir kuş öksürüğü kadar hafif Türkçemizin kaynaklarını bulmak ve zenginleştirmek, onunla konuşmak ve yaşamak mecburiyetindeyiz. O kadar eşanlamlı kelimeler olabilir ki, siz aynı cümle içerisinde bile bunu zarafetle kullanabilirsiniz. Ancak mesajlaşma anlamında ‘nbr’ naber demekse, ‘slm’ selam demekse böyle güdük bir Türkçe ile bizim gidebileceğimiz hiçbir yer yok. Her ülke ve millet diline, tarihine ve inancına çok önem vermiştir. Bizim de önem vermemiz gerekiyor. Bazı şeyleri bugün söylediğimiz zaman insanlar doğru ama bu gidişattan sonra geri döndürmek mümkün değil mi? diye çaresizlik ifade ediyorlar. Zaman zaman sağda solda yaptığımız toplantılar da birilerinin hoşuna gitmese de, bazı özeleştiriler yapmak durumunda kalıyorum. Biz nihayetinde insanız, hata da yapabiliriz, çok güzel şeyler de yapmışızdır ki millet bize 12 sene aralıksız iktidar imkanı verdi. Bunlar boş şeyler değil, millet oyunu boşuna vermiyor” ifadelerini kullandı.
“BU HÜKÜMETTE KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI MÜMKÜNSE AYRILMALIDIR”
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın birleşmesini başından beri yanlış bulduğunu söyleyen Arınç, “Çünkü kültürün turizm ile birleşip, bütünleşip birbirine benzeyen ve örtüşen birbirlerini destekleyen yönleri olabilir. Ancak kültür başlı başına bir hazinedir, bir iştir. Turizm ile birleşince bir insan mesainin yarısını öbür tarafa da ayırmak zorunda kalacaktır. Hatta turizm gelirleri tatlı gelince turizme yüzde 60 daha fazla ağırlık verecektir. Kültür nerede kaldı? 4-5 kitap basmakla kültür hizmetini yaptığımızı zannetmeyelim. Şimdi bir fırsatın içerisindeyiz. Tek başına iktidar değiliz ama mutlaka bir hükümet kurulacak. Bu hükümette Kültür ve Turizm Bakanlığı mümkünse ayrılmalıdır. Kültürün tabi ki AK Partide kalmasını arzu ederim. Kültür bizi var eden, ayakta tutan ve bize gelecek verecek tek ciddi unsurumuzdur” şeklinde konuştu.
İnsana yapılan yatırımlarla ülkelerin ayakta durduğunu kaydeden Arınç, “Biz kültürümüzü var ettiğimiz müddetçe bu etrafımızdaki tehlikelerin hiçbirisi bize Allah’ın izniyle fiske vuramaz. İçerideki tehlikelerden de kendimizi korumuş oluruz” diye konuştu.