Gaziantep Üniversitesi'nde Başkanlık Sistemi Paneli
Birlik Vakfı Gaziantep Şubesi tarafından moderatörlüğünü Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun’un yaptığı “Başkanlık Sistemi” adlı panel Atatürk Kültür Merkezinde düzenlendi.
Panele; Araştırmacı-Yazar Mustafa Yazgan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulhamit Gül, AK Parti Gaziantep Milletvekili Adayı Canan Candemir Çelik, GAÜN Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tevfik Gülsoy, Eğitimci Selahattin Şimşek panelist olarak katıldı.
Panelin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Coşkun, Gaziantep Üniversitesi olarak bugüne kadar açık, şeffaf, dünyayı anlamaya yönelik, öğrencisinin ne düşüneceğini değil, düşünmesi gerektiğini öğreten üniversite olduklarını vurguladı. Rektör Prof. Dr. Coşkun, üniversitenin hikmet ve hakikati aramaya memur, akıl ve etiğin en üst düzeyde kurumsallaştığı, topluma ışıma, referans görevi olan bir yer olduğunu vurgulayarak, “Bu kararlılıkla öğrenciler Gaziantep halkı ve Türkiye için her konuda estetikten sanata eğitimden spora, fikirden felsefeye her alanda bir iklim tesis etme gayreti içerisinde olmaya devam edecektir. Bir akademisyen bir entelektüel olarak bu ülkenin geleceğine dair kaygılarımız, sancılarımız ve ideallerimiz olması gerektiği bilinciyle farklı bir çizgide arkadaşlarımızla beraber elimizden gelen bütün gayreti ortaya koyduk” dedi.
Araştırmacı- Yazar Mustafa Yazgan, geçmişten bugüne yaşanan olaylara değinerek bugün halkın huzuru ve ülkenin ilerlemesi istikrar ve güçlü Türkiye için başkanlık sisteminin şart olduğunu söyledi.
Yazgan, “Bugün hiç şüphesiz ki güçlenen, yükselen ve yenilenen bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Kervan yola çıkmıştır. Allah’ın iradesiyle, yüce yardımıyla bu kervan menzili maksuda erecektir. Bu yönetim sistemini tarihi geçmişimizdeki milli temeli oluşturan başkanlık esasına inkılap ettirmemiz, bir inkılap çapında hep birlikte gerçekleştirmemiz lazım. 176 yıldan bu yana 1839’daki Tanzimat adlı aslında tahribat olan bir başlangıçtan, yüce devletimizi adım adım adeta zayıflatan darbelerle, krizlerle, muhtıralarla ara dönemlerle bürokratik çıkmazlarından kurtulmak için başkanlık sistemine geçmemiz gerekir” diye konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulhamit Gül, “Türkiye’de yargı üzerinde hukukun ya da adaletin değil de yargıçların egemen olduğu bir hukuk dünyası, bir yargı sistemiyle karşı karşıyayız. Türkiye’de ve dünyada demokratik devletler için en sorunlu alan yargıçlar devletine gidiştir. Türkiye’de özellikle 27 Mayıs 1960 darbesiyle birlikte oluşturulan darbe anayasasında, Türkiye’de birçok kurumda olduğu gibi yargıyla ilgili de millete kapalı, statükoya açık bir düzen kuruldu. Türkiye’de yaşanan yargı merkezli sorunların temelinde de anayasaya göre yargı Türk Milleti adına karar veriyor ve kararlar bağlayıcı. Türk Milleti adına karar veren bu yargı hiçbir şekilde milletin denetimine açık değil, millet tarafından atanmıyor, belirlenmiyor. Türkiye’deki yargı sisteminin gelmiş olduğu nokta açısından sorunlu bir alan. Tüm bunların yeni, sivil anayasayla yargının da içerisinde bulunduğu başkanlık sistemini hükümet sistemi modelini de içine alan bir anayasa değişikliği ile yapmak zorundayız.”
Türkiye’de tartışma ortamının engellendiğini ifade eden GAÜN Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tevfik Gülsoy, “Kavram kargaşası oluşturarak gerçek konudan uzaklaşıyoruz. Biz anayasayı yanlış değerlendiriyoruz. Bir ülke kendi şeklini alır, yönetim biçimini oluşturur, anayasalar ise onu düzenler. Başkanlık sistemi de parlamenter sistemde meşruiyetini halktan alır, devlet varlığını hukuktan ve adaletten alır. Anayasa kötüye kullanılırsa uzmanlar bile farkına varamaz. Bunu önlemek için de en kesin yol başkanlık sisteminin gelmesidir” dedi.
Gaziantep AK Parti Milletvekili Adayı ve Anayasa Komisyon Üyesi Canan Candemir Çelik, 82 Anayasasının günümüzden çok uzaklaştığını, kadın erkek eşitliği ile ilgili tek bir madde bile bulunmadığını bunun için de geri kalan dar kalıplı bir anayasadan kurtulup yeni bir sistem ve yeni bir anayasanın şart olduğunu söyleyerek şunları söyledi: “Türkiye için geçtiğimiz süreç içerisinde başkanlık sistemi çok büyük bir önem arz ediyor. Türkiye’nin önünü açması bir kademe atlamamız açısından hayati bir süreç olduğunu hepimiz kabul ediyoruz. Bunu aslında Türkiye’deki siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler kabul edip benimsedikleri bir süreç söz konusu.”
Eğitimci Selahattin Şimşek ise, “Bizler kardeşiz, biriz beraberiz. Bu birliğin bozulmasını engellemek ve güvenilir bir ortam yaratmak için doğru eğitim vermek şarttır. Kültür emperyalizmini zorla empoze etmeye çalışıyorlar. Bunlara izin vermemeliyiz. Siyasi bir görevim yok fakat davam var. Bir ülkenin kardeşliğe birbirimize destek olmaya ve bu davada Türkiye’yi önemli yerlere taşıyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hizmet, minnet borcum var. Bu ülkede yaşayan her vatansever’in, bu meydan muharebesinde eski günlere dönmememiz için elini taşın altına koyması gerekmektedir” dedi.
Panel hediye takdimi sonrasında sona erdi.
Kaynak: İHA
Panelin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Coşkun, Gaziantep Üniversitesi olarak bugüne kadar açık, şeffaf, dünyayı anlamaya yönelik, öğrencisinin ne düşüneceğini değil, düşünmesi gerektiğini öğreten üniversite olduklarını vurguladı. Rektör Prof. Dr. Coşkun, üniversitenin hikmet ve hakikati aramaya memur, akıl ve etiğin en üst düzeyde kurumsallaştığı, topluma ışıma, referans görevi olan bir yer olduğunu vurgulayarak, “Bu kararlılıkla öğrenciler Gaziantep halkı ve Türkiye için her konuda estetikten sanata eğitimden spora, fikirden felsefeye her alanda bir iklim tesis etme gayreti içerisinde olmaya devam edecektir. Bir akademisyen bir entelektüel olarak bu ülkenin geleceğine dair kaygılarımız, sancılarımız ve ideallerimiz olması gerektiği bilinciyle farklı bir çizgide arkadaşlarımızla beraber elimizden gelen bütün gayreti ortaya koyduk” dedi.
Araştırmacı- Yazar Mustafa Yazgan, geçmişten bugüne yaşanan olaylara değinerek bugün halkın huzuru ve ülkenin ilerlemesi istikrar ve güçlü Türkiye için başkanlık sisteminin şart olduğunu söyledi.
Yazgan, “Bugün hiç şüphesiz ki güçlenen, yükselen ve yenilenen bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Kervan yola çıkmıştır. Allah’ın iradesiyle, yüce yardımıyla bu kervan menzili maksuda erecektir. Bu yönetim sistemini tarihi geçmişimizdeki milli temeli oluşturan başkanlık esasına inkılap ettirmemiz, bir inkılap çapında hep birlikte gerçekleştirmemiz lazım. 176 yıldan bu yana 1839’daki Tanzimat adlı aslında tahribat olan bir başlangıçtan, yüce devletimizi adım adım adeta zayıflatan darbelerle, krizlerle, muhtıralarla ara dönemlerle bürokratik çıkmazlarından kurtulmak için başkanlık sistemine geçmemiz gerekir” diye konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulhamit Gül, “Türkiye’de yargı üzerinde hukukun ya da adaletin değil de yargıçların egemen olduğu bir hukuk dünyası, bir yargı sistemiyle karşı karşıyayız. Türkiye’de ve dünyada demokratik devletler için en sorunlu alan yargıçlar devletine gidiştir. Türkiye’de özellikle 27 Mayıs 1960 darbesiyle birlikte oluşturulan darbe anayasasında, Türkiye’de birçok kurumda olduğu gibi yargıyla ilgili de millete kapalı, statükoya açık bir düzen kuruldu. Türkiye’de yaşanan yargı merkezli sorunların temelinde de anayasaya göre yargı Türk Milleti adına karar veriyor ve kararlar bağlayıcı. Türk Milleti adına karar veren bu yargı hiçbir şekilde milletin denetimine açık değil, millet tarafından atanmıyor, belirlenmiyor. Türkiye’deki yargı sisteminin gelmiş olduğu nokta açısından sorunlu bir alan. Tüm bunların yeni, sivil anayasayla yargının da içerisinde bulunduğu başkanlık sistemini hükümet sistemi modelini de içine alan bir anayasa değişikliği ile yapmak zorundayız.”
Türkiye’de tartışma ortamının engellendiğini ifade eden GAÜN Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tevfik Gülsoy, “Kavram kargaşası oluşturarak gerçek konudan uzaklaşıyoruz. Biz anayasayı yanlış değerlendiriyoruz. Bir ülke kendi şeklini alır, yönetim biçimini oluşturur, anayasalar ise onu düzenler. Başkanlık sistemi de parlamenter sistemde meşruiyetini halktan alır, devlet varlığını hukuktan ve adaletten alır. Anayasa kötüye kullanılırsa uzmanlar bile farkına varamaz. Bunu önlemek için de en kesin yol başkanlık sisteminin gelmesidir” dedi.
Gaziantep AK Parti Milletvekili Adayı ve Anayasa Komisyon Üyesi Canan Candemir Çelik, 82 Anayasasının günümüzden çok uzaklaştığını, kadın erkek eşitliği ile ilgili tek bir madde bile bulunmadığını bunun için de geri kalan dar kalıplı bir anayasadan kurtulup yeni bir sistem ve yeni bir anayasanın şart olduğunu söyleyerek şunları söyledi: “Türkiye için geçtiğimiz süreç içerisinde başkanlık sistemi çok büyük bir önem arz ediyor. Türkiye’nin önünü açması bir kademe atlamamız açısından hayati bir süreç olduğunu hepimiz kabul ediyoruz. Bunu aslında Türkiye’deki siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler kabul edip benimsedikleri bir süreç söz konusu.”
Eğitimci Selahattin Şimşek ise, “Bizler kardeşiz, biriz beraberiz. Bu birliğin bozulmasını engellemek ve güvenilir bir ortam yaratmak için doğru eğitim vermek şarttır. Kültür emperyalizmini zorla empoze etmeye çalışıyorlar. Bunlara izin vermemeliyiz. Siyasi bir görevim yok fakat davam var. Bir ülkenin kardeşliğe birbirimize destek olmaya ve bu davada Türkiye’yi önemli yerlere taşıyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hizmet, minnet borcum var. Bu ülkede yaşayan her vatansever’in, bu meydan muharebesinde eski günlere dönmememiz için elini taşın altına koyması gerekmektedir” dedi.
Panel hediye takdimi sonrasında sona erdi.