Asgari Ücreti Zorunlu Arttıran İşadamından Samimi İtiraflar

7 Haziran’da yapılacak seçimlere kısa bir süre kala meydanlarda birçok siyasi parti lideri asgari ücret üzerinden oy toplamaya çalışıyor. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ısrarla asgari ücreti bin 500 TL yapacaklarını ifade ediyor. CHP liderinin bu vaadinin ardından sırasıyla diğer muhalefet partileri de vaatlerinde asgari ücrete zam yaparak işçilerin oylarına talip oluyor.

LİDERLERİN VAADİ ZONGULDAK’TA 6 AYDIR UYGULANIYOR

Ancak liderlerin meydanlarda anlattığı asgari ücrete zam vaadi Soma’da meydana gelen ve 301 madencinin hayatını kaybettiği kazanın ardından çıkarılan Torba Yasa ile maden ocaklarında uygulanıyor. Yasanın uygulanmaya başladığı günden itibaren sektör bitme noktasına geldi. O dönemde muhalefetin baskısı ile çıkartılan Torba Yasa’nın ardından maden ocaklarında asgari ücret yüzde 100 oranında arttırıldı. Maden ocağı işletmecileri ise çıkan yasa gereği işçilerine yüksek asgari ücret ödemeye başladı.

Ancak kısa bir süre geçmesinin ardından yasanın olumsuz yansımaları madenin başkenti Zonguldak’ta gün yüzüne çıktı. Asgari ücretin artması ve çalışma saatlerinin kısalması, maliyetlerin aşırı yükselmesine yol açtı. İthal kömür fiyatları ile rekabet edemez hale gelen yerli kömür üreticileri de işçi çıkarmaya başladı.

Aradan geçen 6 ay boyunca sıkıntıların devam etmesi üzerine onlarca maden ocağının kapısına kilit vurulma noktasına gelindi. Üretim yüz binlerce ton azaldı ve binlerce madenci işsiz kaldı.

Durumun daha da kötüleşmesi üzerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız duruma el atarak maden ocağı sahipleri ile bir toplantı yaptı. Konunun tekrar değerlendirileceğini söyleyen Bakan Taner Yıldız rödovanslı saha sahiplerine şartları düzeltme sözü verdi.

“BU VAAT GERÇEKLEŞİRSE TÜRKİYE’NİN ÜRETİMİNE VE İHRACATINA 1 YILDA KİLİT VURULUR”

Asgari ücreti zorunlu olarak arttırılması ile maden ocağını kapatma noktasına gelen ve onlarca işçisi ile yollarını ayıran Zonguldaklı işadamı ve Arı Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Günay, "Muhalefetin vaatlerinin içi boş. Bunun gerçekleşmesi demek Türkiye’ye darbe vurmak demektir. Biz Torba Yasa ile bunu uyguladık da ne oldu. Asgari ücretin yüzde 100 arttırılması madencileri ne kadar sıkıntıya soktu. Muhalefet partilerinden bazıları bin 500, bazısı bin 800, bazıları 5 bin liraya çıkaracaklarını söylüyorlar. Bu söylenenlerin inşallah hiçbir tanesi olmaz. Eğer olacak olursa Türkiye’de işsiz sayısı çok yükseklere çıkar. Türkiye’de ki kurulu olan sanayi kuruluşları, Doğu Avrupa ülkelerine ve Çin’e göçerler" dedi.

“1 DOLAR YÜZÜNDEN ÇİN’E İHRACAT YAPAMADIM”

Konuyu verdiği bir örnekle anlatan Yusuf Günay, “Biz 52 tane ülkeye ihracat yapan firmayız. Mayıs ayının başlarında Çin’e 5 milyon dolarlık ihracat yapmak için Çinliler buraya geldi. Uzunca konuştuk. Bizde 1 metretül radyatörün maliyeti 30 dolar. Biz Çinliye 31 dolar fiyat verdik. 29 dolara bunu Çek Cumhuriyeti’nden alabileceğini söyledi.

Biz bu firmaya radyatör satamadık. Beraberce düşünelim, 30 dolara mal edilen radyatörün içinde işçilik oranı yüzde 12 civarında. 30 doların yüzde 12’si yaklaşık 4 dolar eder. Bir radyatöre 4 dolar zam gelecek olursa, bunu satmak imkansızdır. Onun için bu söylentilere halkımızın inanmamasını, böyle bir şeyin yapılmasının mümkün olmayacağını, eğer böyle bir şey yapılacak olursa, Türkiye’nin ihracatının 50 milyar dolarlara düşeceğini, buna paralel olarak işsizliğin çok çok artacağını, işyerlerinin kapanacağını veya yabancı ülkelere gideceğini kesin gözüyle, sözüyle biliyor ve inanıyorum. Onun için vatandaşlarımızdan olmayacak sözlere inanmamalarını istiyorum” diye konuştu.

“BU ŞARTLARDA KİMSE ÜRETİM YAPAMAZ”

Günay, açıklamalarına şöyle devam etti: "Asgari ücretin iki katına yükseltilmesi ile 5 bin 500 işçiden iki bin işçiye düştük. Şimdiki hükumet düzeltmeyecek olursa, bu sayı 500’ün altına düşer. Oda tulumbaları çalıştırmak, bakım yapmak içindir. Bu şartlarda kimse üretim yapamaz. İşsizlik oranı şimdikinin 3 katına çıkar, enflasyon çok yükselir. Ona paralel olarak faizler yüzde 25’leri bulur. Bunu hem yaşayan, hem bilen birisi olarak söylüyorum. Ben tüm halkımdan bu sözlere inanarak oy vermemelerini istiyorum. Bu kanun düzelmezse, maden ocaklarının hepsinin kapanacağını söylüyorum. Böyle bir şey olursa 1 sene sonra Türkiye’nin üretimine ve ihracatının kapısına kilit vurulur. Bu da Türkiye’ye çok çok büyük ekonomik sıkıntılar getirir. Bundan ne işveren memnun ne çalışan memnun."

İŞSİZ KALAN İŞÇİDEN YÜREK YAKAN SÖZLER

Asgari ücretin yükselmesi ile işsiz kalan madenci Umut Akyüz ise, “Torba Yasa işçi için çıkartılmış bir yasa ama çoğu işçi benim gibi mağdur kaldı. Bu işverenler için kötü oldu. Asgari ücret iki katına çıktı ama çoğu işveren bunu kaldıramadı. Biz de kıdem tazminatını alarak işten çıkarıldık. Çoğu işyeri kapatıldı. Birçok arkadaşımız mağdur oldu. Çoğu şirketler hala kapatmaya devam ediyor. Böyle giderse Zonguldak bitecek. Devletten bu yasa ile ilgili yardım bekliyoruz. Muhalefet partilerinin söyledikleri pek inandırıcı gelmiyor. Kendi söylediklerine kendileri de inanmak istemiyor. İşveren bunu kaldırsa kendisi verir zaten. Özel sektör biter. Bu sadece maaşla bitmiyor. Sigortası var, bir sürü masrafı var. Onları ekleyince, bir işçinin maliyeti 3 bin 4 bin liraya çıkıyor. Bir işverenin bunu kaldıracağını düşünmüyorum. Torba yasa düzelirse, ocaklar açılırsa, tekrar maden ocağında çalışmaya devam edeceğim” ifadelerini kullandı.

“6 AYDIR GERİ GİDİYORUZ”

Bir başka madenci Sedat Kabacalı ise, “6 aydır biz işçilerimize asgari ücretin iki katı ödüyoruz fakat her ay sürekli geri gitmek zorunda kalıyoruz. Kömürün çıtası ülkemizde belli. İthal kömür sürekli Zonguldak’a giriş yapmakta. Santraller ithal kömüre önem veriyor. Bu da bizi etkiliyor. Madenlere güvenlik yasaları çıkartılıyor. Madenlerden vergi alınmamalı. İşçimize devlet de bir katkı yapmalı. İşçilerin sigorta masrafları karşılanırsa rahatlarız. 6 ay ödedik, fakat bir 6 ay daha ödersek madenlerin kapısına gerçekten kilit vurulacak. Maddi açıdan hiçbir madenin durumu iyi değil” şeklinde konuştu.