DSP Tekirdağ Milletvekili Adayı Seyfi Ergül Açıklaması
Demokratik Sol Parti (DSP) Tekirdağ Milletvekili Adayı Seyfi Ergül, parti olarak barışın yanında olacaklarını ifade ederek, DSP iktidarında İstanbul’da yapımı devam eden 3’üncü köprü’nün ismini Hz. Ali olarak değiştireceklerini söyledi.
Demokratik Sol Parti (DSP) Tekirdağ Milletvekili Adayı Seyfi Ergül, seçim vaatlerini açıkladı.
DSP’nin 7 Haziran Genel Seçimlerinde iktidar olması halinde Çin’de yaşayan Uygur Türklerine yapılan işkencelere engel olacaklarını ifade eden Ergül, bölgeye ikinci barış harekatı yapılabileceğini söyledi.
Ergül, Kıbrıs’ta yaşayan vatandaşların birer sünepe ve besleme gibi görülmemesi gerektiğini belirterek, orada yaşayan insanların onurlu ve şerefli yaşamalarını istediklerini vurguladı. Ergül, parti olarak zamanında Kıbrıs’a çok büyük emeklerinin olduğunu belirterek, "Kıbrıs’ta Mustafa Akıncı’nın Cumhurbaşkanı seçilmesi ile ilgili bir spekülasyon var. Mustafa Akıncı’nın bugünkü yönetimle olan söylemleriyle çelişkili bazı iddialar var. Kıbrıs’a bizim çok büyük emeğimiz var biliyorsunuz. Rahmetli Başbakanımız Sayın Bülent Ecevit’in barış harekatından sonra olaya müdahalesinden bugüne kadar Kıbrıslı vatandaşlarımızın her zaman onur mücadelesi veren şerefli bir toplum olarak bulunmalarını istiyoruz. Kıbrıs’taki vatandaşların birer sünepe ve besleme gibi değil onurlu ve şerefli bir millet olarak yaşamasını istiyoruz. Bu yüzden onların yanındayız. Mustafa Akıncı’nın bu tür tavsiyelerini destekliyoruz. Bu arada bizim amacımız şerefli ve onurlu bir toplum yaşatıp bunun devamında da bu şekilde hayatta kalmalarına destek vermektir. Kıbrıs’ta bizim barış harekatından sonra yaptığımız oradaki halkın ayakta kalması için mücadelesini verdiğimiz kanlar ve canlarla beraber bir besleme ya da zavallı bir kişi olarak değil şerefli ve onurlu bir toplum oluşturma mücadelesine Demokratik Sol Parti olarak destek veriyoruz. Bundan sonra da mücadelemiz bu yönde olacak" diye konuştu.
"DSP İKTİDARINDA UYGUR TÜRKLERİNE YAPILAN İŞKENCELERİ DURDURACAĞIZ"
Çin’de bulunan Uygur Türklerine yapılanlara engel olacaklarını söyleyen Milletvekili Adayı Ergül, "Çin’de oradaki vatandaşlarımıza karşı ciddi bir taciz hatta işkence modelleri uygulanıyor. Bunu birçok kişi de iyi biliyor. Geçtiğimiz ay ben Çin’deydim, Uygur Türkleriyle görüşmek için gittim. Oradaki Uygur Türklerine yapılan işkencenin, tacizin, telefonlarına el konmalarının, kendi evlerine giderken kimliklerinin alınmalarının, not edilmelerinin notere girer gibi kendilerine yapılan bu tarz taciz ve şiddetin hatta hakaretin boyutlarının dış işleri bakanlığı tarafından değerlendirilmemesi bizim için çok onur kırıcıdır. Bunların hepsinin söylenmesi gerekiyor. Bizim Demokratik Sol Parti iktidarında yapacağımız en önemli şey bu. Uygur Türklerinin özgürleşmesi için ikinci bir barış harekatı gerçekleştirilecek. Doğudaki arkadaşlarımızın aciziyetini oradaki tacizi, hakareti bizim aracımızla son bulduracağız. Onurlu Uygur Türklerinin yaşayacağı yeni Türkistan’da onurlu bir devlet oluşturma politikasını önemsiyoruz. Demokratik Sol Parti’nin Uygur Türkleriyle ilgili en önemli politikası Çin’deki soydaşlarımıza yapılan baskı ve şiddetin durdurulmasıyla ilgili ikinci bir barış harekatından bahsediyoruz. Bizim iktidarımız döneminde bunu gerçekleştireceğiz. Orada Uygur Türklerinin mücadelesine destek verip onurlu bir şekilde hayatta kalmalarına şerefiyle bir devlet oluşturmalarına en büyük desteği Demokratik Sol Parti verecektir. Bizim iktidarımızda da buna halkımız teveccüh gösterirse yapacağımız ilk iş oraya Kıbrıs gibi 2’inci barış harekatı yapmak olacak" şeklinde konuştu.
"CEM EVİNDE BULUNAN DEDELER İMAM VE MÜFTÜ İLE AYNI STATÜDE OLACAK"
DSP’li Ergül, iktidar oldukları takdirde Alevi vatandaşların Cemevlerindeki elektrik, su ve doğal gaz gibi ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılanacağını ifade ederek, "Alevilerle ilgili ufak bir hatırlatmamız şu olacak. Bu vatandaşlarımızın aldıkları karalar var Cemevlerinin ibadet hane sayılmasıyla ilgili. Artık Cemevleri ibadet hane sayılıyor. Biz de bunu kabul ediyoruz, bunu yaygınlaştıracağız iktidar dönemimizde. Aynı zamanda çok tartışılan 3’üncü köprü ismini Yavuz Sultan Selim ismi biliyorsunuz. Alevilerde bu bir handikap ve duygusal alanda bir çöküntü çıkarıyor. Bu köprünün ismini ise iktidarımız zamanında Hz. Ali Köprüsü olarak değiştireceğimizi söylemek istiyorum. Dolayısıyla bizim Alevilerle ilgili Cemevlerinin ibadethane sayılmasının yanı sıra oradaki Cemevlerindeki elektrik su ve benzeri gibi doğal gaz giderlerini bizzat hükümetimiz döneminde iktidarımız tarafından tamamen bizim tarafından ödeneceği hiçbir gelir elde edilmeksizin onların bütün harcamaları hükümetimiz tarafından karşılanacağını bilmenizi istiyoruz. Ayrıca Cemevlerinde bulunan dedelerimizin camilerdeki imamlar gibi aynı statüde olmalarını sağlanacak. Yani camideki bir müftü ile imam arasında Cemevlerindeki dedelerin hiçbir farkı kalmayacak. Hepsi eşit statüde aynı derece devletin bütün imkan ve haklarından faydalanacaklar" dedi.
"PARTİ OLARAK BARIŞIN YANINDA OLACAĞIZ"
Çözüm sürecinin kendileri için barış niteliğinde olduğunu belirten DSP Milletvekili Adayı Ergül, "Çözüm süreci ile ilgili bizim Kürt politikalarıyla ilgili politikamız hep merak ediliyor. Demokratik Sol Parti isminden anlaşıldığı üzere yıllardır barışı sormuş bu yüzden de amblemi de güvercindir. Bu bizim için barışın en büyük temel öğesidir. Barış kimsenin tekelinde olmadığı gibi kimse bunu benden başkası yapamaz dememeli. Bunu en iyi biz yaparız. Barış bizim zaten şerefimiz ve namusumuzdur. Güvercin bizim zaten kendi logomuz. Biz barışı ve demokrasiyi savunan bir partiyiz. Barışın en büyük destekçisi olacağımıza söz veriyoruz" ifadelerini kaydetti.
Kaynak: İHA
DSP’nin 7 Haziran Genel Seçimlerinde iktidar olması halinde Çin’de yaşayan Uygur Türklerine yapılan işkencelere engel olacaklarını ifade eden Ergül, bölgeye ikinci barış harekatı yapılabileceğini söyledi.
Ergül, Kıbrıs’ta yaşayan vatandaşların birer sünepe ve besleme gibi görülmemesi gerektiğini belirterek, orada yaşayan insanların onurlu ve şerefli yaşamalarını istediklerini vurguladı. Ergül, parti olarak zamanında Kıbrıs’a çok büyük emeklerinin olduğunu belirterek, "Kıbrıs’ta Mustafa Akıncı’nın Cumhurbaşkanı seçilmesi ile ilgili bir spekülasyon var. Mustafa Akıncı’nın bugünkü yönetimle olan söylemleriyle çelişkili bazı iddialar var. Kıbrıs’a bizim çok büyük emeğimiz var biliyorsunuz. Rahmetli Başbakanımız Sayın Bülent Ecevit’in barış harekatından sonra olaya müdahalesinden bugüne kadar Kıbrıslı vatandaşlarımızın her zaman onur mücadelesi veren şerefli bir toplum olarak bulunmalarını istiyoruz. Kıbrıs’taki vatandaşların birer sünepe ve besleme gibi değil onurlu ve şerefli bir millet olarak yaşamasını istiyoruz. Bu yüzden onların yanındayız. Mustafa Akıncı’nın bu tür tavsiyelerini destekliyoruz. Bu arada bizim amacımız şerefli ve onurlu bir toplum yaşatıp bunun devamında da bu şekilde hayatta kalmalarına destek vermektir. Kıbrıs’ta bizim barış harekatından sonra yaptığımız oradaki halkın ayakta kalması için mücadelesini verdiğimiz kanlar ve canlarla beraber bir besleme ya da zavallı bir kişi olarak değil şerefli ve onurlu bir toplum oluşturma mücadelesine Demokratik Sol Parti olarak destek veriyoruz. Bundan sonra da mücadelemiz bu yönde olacak" diye konuştu.
"DSP İKTİDARINDA UYGUR TÜRKLERİNE YAPILAN İŞKENCELERİ DURDURACAĞIZ"
Çin’de bulunan Uygur Türklerine yapılanlara engel olacaklarını söyleyen Milletvekili Adayı Ergül, "Çin’de oradaki vatandaşlarımıza karşı ciddi bir taciz hatta işkence modelleri uygulanıyor. Bunu birçok kişi de iyi biliyor. Geçtiğimiz ay ben Çin’deydim, Uygur Türkleriyle görüşmek için gittim. Oradaki Uygur Türklerine yapılan işkencenin, tacizin, telefonlarına el konmalarının, kendi evlerine giderken kimliklerinin alınmalarının, not edilmelerinin notere girer gibi kendilerine yapılan bu tarz taciz ve şiddetin hatta hakaretin boyutlarının dış işleri bakanlığı tarafından değerlendirilmemesi bizim için çok onur kırıcıdır. Bunların hepsinin söylenmesi gerekiyor. Bizim Demokratik Sol Parti iktidarında yapacağımız en önemli şey bu. Uygur Türklerinin özgürleşmesi için ikinci bir barış harekatı gerçekleştirilecek. Doğudaki arkadaşlarımızın aciziyetini oradaki tacizi, hakareti bizim aracımızla son bulduracağız. Onurlu Uygur Türklerinin yaşayacağı yeni Türkistan’da onurlu bir devlet oluşturma politikasını önemsiyoruz. Demokratik Sol Parti’nin Uygur Türkleriyle ilgili en önemli politikası Çin’deki soydaşlarımıza yapılan baskı ve şiddetin durdurulmasıyla ilgili ikinci bir barış harekatından bahsediyoruz. Bizim iktidarımız döneminde bunu gerçekleştireceğiz. Orada Uygur Türklerinin mücadelesine destek verip onurlu bir şekilde hayatta kalmalarına şerefiyle bir devlet oluşturmalarına en büyük desteği Demokratik Sol Parti verecektir. Bizim iktidarımızda da buna halkımız teveccüh gösterirse yapacağımız ilk iş oraya Kıbrıs gibi 2’inci barış harekatı yapmak olacak" şeklinde konuştu.
"CEM EVİNDE BULUNAN DEDELER İMAM VE MÜFTÜ İLE AYNI STATÜDE OLACAK"
DSP’li Ergül, iktidar oldukları takdirde Alevi vatandaşların Cemevlerindeki elektrik, su ve doğal gaz gibi ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılanacağını ifade ederek, "Alevilerle ilgili ufak bir hatırlatmamız şu olacak. Bu vatandaşlarımızın aldıkları karalar var Cemevlerinin ibadet hane sayılmasıyla ilgili. Artık Cemevleri ibadet hane sayılıyor. Biz de bunu kabul ediyoruz, bunu yaygınlaştıracağız iktidar dönemimizde. Aynı zamanda çok tartışılan 3’üncü köprü ismini Yavuz Sultan Selim ismi biliyorsunuz. Alevilerde bu bir handikap ve duygusal alanda bir çöküntü çıkarıyor. Bu köprünün ismini ise iktidarımız zamanında Hz. Ali Köprüsü olarak değiştireceğimizi söylemek istiyorum. Dolayısıyla bizim Alevilerle ilgili Cemevlerinin ibadethane sayılmasının yanı sıra oradaki Cemevlerindeki elektrik su ve benzeri gibi doğal gaz giderlerini bizzat hükümetimiz döneminde iktidarımız tarafından tamamen bizim tarafından ödeneceği hiçbir gelir elde edilmeksizin onların bütün harcamaları hükümetimiz tarafından karşılanacağını bilmenizi istiyoruz. Ayrıca Cemevlerinde bulunan dedelerimizin camilerdeki imamlar gibi aynı statüde olmalarını sağlanacak. Yani camideki bir müftü ile imam arasında Cemevlerindeki dedelerin hiçbir farkı kalmayacak. Hepsi eşit statüde aynı derece devletin bütün imkan ve haklarından faydalanacaklar" dedi.
"PARTİ OLARAK BARIŞIN YANINDA OLACAĞIZ"
Çözüm sürecinin kendileri için barış niteliğinde olduğunu belirten DSP Milletvekili Adayı Ergül, "Çözüm süreci ile ilgili bizim Kürt politikalarıyla ilgili politikamız hep merak ediliyor. Demokratik Sol Parti isminden anlaşıldığı üzere yıllardır barışı sormuş bu yüzden de amblemi de güvercindir. Bu bizim için barışın en büyük temel öğesidir. Barış kimsenin tekelinde olmadığı gibi kimse bunu benden başkası yapamaz dememeli. Bunu en iyi biz yaparız. Barış bizim zaten şerefimiz ve namusumuzdur. Güvercin bizim zaten kendi logomuz. Biz barışı ve demokrasiyi savunan bir partiyiz. Barışın en büyük destekçisi olacağımıza söz veriyoruz" ifadelerini kaydetti.