İngiliz Mahkemesinin Yasadışı İletişim Takibi İçin Kararı
İngilliz yargısı, hükümete bağlı Dijital İletişim ve İstihbarat Kurumunun (GCHQ), yasa dışı olarak elde ettiği Libyalı siyasetçi Sami al-Saadi'ye ait iletişim materyallerinin, kurum tarafından imha edilmesine hükmetti.
Soruşturma Yetkileri Mahkemesi (IPT), İngiliz yetkililerin GCHQ'ye dava açan Libyalı siyasetçi Saadi'nin avukatlarıyla yaptığı özel iletişimlerde elde ettiği materyallerin bazı bölümlerini yasal imtiyazlı bularak, bu materyallerin imha edilmesine karar verdi.
IPT, İngiliz ajanlarının kendisini Kaddafi rejimine yasa dışı şekilde teslim ederek, rejim tarafından kendisine işkence yapıldığı iddiasında bulunan Libyalı siyasetçi Saadi'ye ait iki iletişim belgesinin, "Kurumun gelecekte bu bilgilere kullanım amaçlı erişememesi için", belgelerin "silinmesi veya imha edilmesi" gerektiğine hükmetti.
Mahkemenin kararından duyduğu memnuniyeti dile getiren Sami al-Saadi, "Bana her zaman avukatlarımla bu işkence olayına ilişkin özel olarak görüşme hakkım olduğu söylendi. Ancak açıkça ortadaki, bu öyle olmadı. Bu yasa dışı bir hareketti ve umarım özel olarak yasal tavsiye alma hakkı bir daha asla yok sayılmayacak" ifadelerini kullandı.
Mahkumlara yasal destek veren sivil toplum örgütü Reprieve yetkilisi ve Saadi'nin hukuk danışmanlarından Cori Crider de, IPT'nin aldığı kararın tarihi olduğunu vurgulayarak, mahkemenin 15 yıllık geçmişinde ilk defa güvenlik güçlerine ilişkin bir şikayete yönelik bu yönde bir karar aldığına dikkati çekti. Crider, mahkemenin aynı zamanda ilk defa bir güvenlik gücünden elindeki izleme belgelerini yok etmesini talep ettiğini belirtti.
Avukatlarla müvekkilleri arasında yapılan özel iletişimleri izleyerek İngiliz hükümetini "yasal imtiyaz" prensibini ihlal etmekle suçlayan Crider, "GCHQ, ülkeler arasında yasa dışı transferi yapılmış ve işkence görmüş bir davacının imtiyazlı yasal iletişimlerini izledi. Bu tür yasa dışı gözetleme, telefon dinlemeyi çocuk oyunuymuş gibi gösteriyor" dedi.
GCHQ'nün, 2 hafta içerisinde mahkemeye belgelerin yok edildiğine ilişkin bir rapor sunması gerekiyor.
Saadi, İngiliz ajanlarının 2004 yılında kendisini ve aile üyelerini yasa dışı olarak Libya'ya gönderdiğini ve Libya'da işkence gördüğünü belirtiyor.
Geçen yıl Kasım ayında İngiltere'de terörizm, kundaklama ve casusluk gibi konularda iç güvenlikten sorumlu istihbarat kuruluşu MI5, dış istihbarattan sorumlu MI6 ve GCHQ'nun, ülkedeki avukatları izlediği açıklanmıştı.
Geçen Şubat ayında ise IPT, GCHQ'nün 2010-2014 yılları arasında, Birleşik Krallık'taki avukatlarla müvekkilleri arasında yapılan özel iletişimleri takibe alarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHM) "özel hayatın gizliliği" olan 8. maddesini ihlal ettiğine hükmetmişti.
Kaynak: AA
IPT, İngiliz ajanlarının kendisini Kaddafi rejimine yasa dışı şekilde teslim ederek, rejim tarafından kendisine işkence yapıldığı iddiasında bulunan Libyalı siyasetçi Saadi'ye ait iki iletişim belgesinin, "Kurumun gelecekte bu bilgilere kullanım amaçlı erişememesi için", belgelerin "silinmesi veya imha edilmesi" gerektiğine hükmetti.
Mahkemenin kararından duyduğu memnuniyeti dile getiren Sami al-Saadi, "Bana her zaman avukatlarımla bu işkence olayına ilişkin özel olarak görüşme hakkım olduğu söylendi. Ancak açıkça ortadaki, bu öyle olmadı. Bu yasa dışı bir hareketti ve umarım özel olarak yasal tavsiye alma hakkı bir daha asla yok sayılmayacak" ifadelerini kullandı.
Mahkumlara yasal destek veren sivil toplum örgütü Reprieve yetkilisi ve Saadi'nin hukuk danışmanlarından Cori Crider de, IPT'nin aldığı kararın tarihi olduğunu vurgulayarak, mahkemenin 15 yıllık geçmişinde ilk defa güvenlik güçlerine ilişkin bir şikayete yönelik bu yönde bir karar aldığına dikkati çekti. Crider, mahkemenin aynı zamanda ilk defa bir güvenlik gücünden elindeki izleme belgelerini yok etmesini talep ettiğini belirtti.
Avukatlarla müvekkilleri arasında yapılan özel iletişimleri izleyerek İngiliz hükümetini "yasal imtiyaz" prensibini ihlal etmekle suçlayan Crider, "GCHQ, ülkeler arasında yasa dışı transferi yapılmış ve işkence görmüş bir davacının imtiyazlı yasal iletişimlerini izledi. Bu tür yasa dışı gözetleme, telefon dinlemeyi çocuk oyunuymuş gibi gösteriyor" dedi.
GCHQ'nün, 2 hafta içerisinde mahkemeye belgelerin yok edildiğine ilişkin bir rapor sunması gerekiyor.
Saadi, İngiliz ajanlarının 2004 yılında kendisini ve aile üyelerini yasa dışı olarak Libya'ya gönderdiğini ve Libya'da işkence gördüğünü belirtiyor.
Geçen yıl Kasım ayında İngiltere'de terörizm, kundaklama ve casusluk gibi konularda iç güvenlikten sorumlu istihbarat kuruluşu MI5, dış istihbarattan sorumlu MI6 ve GCHQ'nun, ülkedeki avukatları izlediği açıklanmıştı.
Geçen Şubat ayında ise IPT, GCHQ'nün 2010-2014 yılları arasında, Birleşik Krallık'taki avukatlarla müvekkilleri arasında yapılan özel iletişimleri takibe alarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHM) "özel hayatın gizliliği" olan 8. maddesini ihlal ettiğine hükmetmişti.