Ak Parti Stk Buluşmaları
AK Parti Ankara İl Başkanlığınca düzenlenen "5. STK Buluşmaları", yazar ve şair Nuri Pakdil, şarkıcı Niran Ünsal ile oyuncu Tayfun Sav'ın da aralarında bulunduğu yaklaşık 150 sanatçının katılımıyla gerçekleştirildi.
AK Parti Ankara İl Başkanı Mustafa Nedim Yamalı, Beştepe'deki bir restoranda düzenlenen etkinlikte, her ay düzenli toplantılar yaptıklarını, ancak kültür ve sanat camiasıyla düzenleyecekleri toplantıyı, daha iyi hazırlanmak için biraz daha sonlara bıraktıklarını söyledi.
Türkiye'nin zor bir coğrafyada idaresi güç bir ülke olduğunu dile getiren Yamalı, kültür ve sanat insanlarının, sıra dışı kişilikleri ve sınır tanımayan düşünceleriyle bu zor dönemde siyasete yol göstereceklerini belirtti.
Nuri Pakdil de sözlerine "değerli dostlar, hepinizi antikapitalist, antiemperyalist, antifaşist, antikominist, antinasyonalist, antisiyonist, antinazist ve en önemlisi de Türkiye özeline ait olmak üzere antifiravunist bilinçle selamlıyorum" diyerek başladı.
Kudüs'ü ömrü boyunca düşlediği ve görmek istediği kutsal bir mekan olduğunu aktaran Pakdil, şöyle konuştu:
"Nihayet geçen hafta Kudüs'te El Aksa Camisinde Cuma Namazı kılma imkanım oldu. Bu benim için tüm işgal edilmişliğine rağmen, tüm tutsaklığına rağmen inanılmaz coşkulu ve ürpertici bir durumdu. Bu duyguyu yaşamış olmak ve gelecek için yürekten dua edebilmek çok önemli. Kudüs'ten tüm Küdüslülerin ve Filistinlilerin selam ve dualarıyla döndüm. Giderken de tüm halkımızın selam ve dualarıyla gittiğimiz elbette bilincindeydim. Benim çok ünlü bir cümlem vardır. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bazı toplantılarda bu cümleyi söylemektedir. Kalbimin yarısı Mekkedir, yarısı Medinedir, üzerinde bir tül gibi Kudüs vardır."
Konuşmasının sonunda sağ kolunu kaldıran Pakdil, kolundaki bilekliği göstererek, "Sağ kolumda Kudüs zinciri, kalemim Filistin" diye konuştu.
Şarkıcı Niran Ünsal ise Türkiye'de sanat kisvesi altında çok ciddi sıkıntılar yaşandığını bununla mücadele için 14 Ağustos 2014 yılında "Niran Ünsal Sivil Hareketi" başlattığını söyledi.
Bu süreçte ölüm tehditleri aldığını ve sanat camiasından dışlandığını belirten Ünsal, "Biraz onlardan bağımsız hareket ettiğim için odak noktası ve hedefim. Çünkü onların hiç hoşlanmadığı şeyleri dile getirdim. Bu sebeple köşe yazarları, medya patronları ve Türkiye'nin o ödüle doymayan sanatçıları tarafından dışlandım. Ama mücadeleye devam ediyoruz" dedi.
Ünsal, şöyle devam etti:
"Türkiye'de son yıllarda kültüre ve sanata hizmet eden hiçbir şey olduğunu düşünmüyorum. Her şey popüler kültüre hizmet için yapılıyor. Bu kavram karmaşasını değiştirebilmek için, sanatın ve sanatçının ne olduğunu, sanatın neye hizmet ettiğini kısacası ülkemizde son 20 yıldır özellikle insanların kafasında oluşturulmak istenen o algıyı yerle bir etme operasyonudur. Niran Ünsal Sivil Hareketi. Bu süreçte sektörel bazda yalnızdım. Yaradana sığınarak bu işe başladım. Daha sonra halk desteği aldım. 'Bizim söyleyemediklerimizi söylediniz' dediler çok mutlu oldum. Sayın Cumhurbaşkanım yaklaşık 4,5 ay sonra beni yanına çağırdı. Emine Erdoğan ile bu olayı yakından takip etmişler ve benim yaşadıklarımı çok iyi anlamışlar. Bana 'dik dur eğilme milli irade seninle' dedikten sonra yaşadığım tüm olumsuzluklar yerle bir oldu. Bu mücadelede kendimi biraz daha güçlü hissettim. Cumhurbaşkanımızın beni yanına çağırarak konuyu anlatmamı istemesi ve kendilerine yine akademisyenlerimizin hazırladığı yasa taslağını sunduğumda üzerimde inanılmaz bir hafiflik hissettim."
Etkinliğe katılan diğer sanatçılar da söz alarak sorunlarını dile getirdi.
Kaynak: AA
Türkiye'nin zor bir coğrafyada idaresi güç bir ülke olduğunu dile getiren Yamalı, kültür ve sanat insanlarının, sıra dışı kişilikleri ve sınır tanımayan düşünceleriyle bu zor dönemde siyasete yol göstereceklerini belirtti.
Nuri Pakdil de sözlerine "değerli dostlar, hepinizi antikapitalist, antiemperyalist, antifaşist, antikominist, antinasyonalist, antisiyonist, antinazist ve en önemlisi de Türkiye özeline ait olmak üzere antifiravunist bilinçle selamlıyorum" diyerek başladı.
Kudüs'ü ömrü boyunca düşlediği ve görmek istediği kutsal bir mekan olduğunu aktaran Pakdil, şöyle konuştu:
"Nihayet geçen hafta Kudüs'te El Aksa Camisinde Cuma Namazı kılma imkanım oldu. Bu benim için tüm işgal edilmişliğine rağmen, tüm tutsaklığına rağmen inanılmaz coşkulu ve ürpertici bir durumdu. Bu duyguyu yaşamış olmak ve gelecek için yürekten dua edebilmek çok önemli. Kudüs'ten tüm Küdüslülerin ve Filistinlilerin selam ve dualarıyla döndüm. Giderken de tüm halkımızın selam ve dualarıyla gittiğimiz elbette bilincindeydim. Benim çok ünlü bir cümlem vardır. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bazı toplantılarda bu cümleyi söylemektedir. Kalbimin yarısı Mekkedir, yarısı Medinedir, üzerinde bir tül gibi Kudüs vardır."
Konuşmasının sonunda sağ kolunu kaldıran Pakdil, kolundaki bilekliği göstererek, "Sağ kolumda Kudüs zinciri, kalemim Filistin" diye konuştu.
Şarkıcı Niran Ünsal ise Türkiye'de sanat kisvesi altında çok ciddi sıkıntılar yaşandığını bununla mücadele için 14 Ağustos 2014 yılında "Niran Ünsal Sivil Hareketi" başlattığını söyledi.
Bu süreçte ölüm tehditleri aldığını ve sanat camiasından dışlandığını belirten Ünsal, "Biraz onlardan bağımsız hareket ettiğim için odak noktası ve hedefim. Çünkü onların hiç hoşlanmadığı şeyleri dile getirdim. Bu sebeple köşe yazarları, medya patronları ve Türkiye'nin o ödüle doymayan sanatçıları tarafından dışlandım. Ama mücadeleye devam ediyoruz" dedi.
Ünsal, şöyle devam etti:
"Türkiye'de son yıllarda kültüre ve sanata hizmet eden hiçbir şey olduğunu düşünmüyorum. Her şey popüler kültüre hizmet için yapılıyor. Bu kavram karmaşasını değiştirebilmek için, sanatın ve sanatçının ne olduğunu, sanatın neye hizmet ettiğini kısacası ülkemizde son 20 yıldır özellikle insanların kafasında oluşturulmak istenen o algıyı yerle bir etme operasyonudur. Niran Ünsal Sivil Hareketi. Bu süreçte sektörel bazda yalnızdım. Yaradana sığınarak bu işe başladım. Daha sonra halk desteği aldım. 'Bizim söyleyemediklerimizi söylediniz' dediler çok mutlu oldum. Sayın Cumhurbaşkanım yaklaşık 4,5 ay sonra beni yanına çağırdı. Emine Erdoğan ile bu olayı yakından takip etmişler ve benim yaşadıklarımı çok iyi anlamışlar. Bana 'dik dur eğilme milli irade seninle' dedikten sonra yaşadığım tüm olumsuzluklar yerle bir oldu. Bu mücadelede kendimi biraz daha güçlü hissettim. Cumhurbaşkanımızın beni yanına çağırarak konuyu anlatmamı istemesi ve kendilerine yine akademisyenlerimizin hazırladığı yasa taslağını sunduğumda üzerimde inanılmaz bir hafiflik hissettim."
Etkinliğe katılan diğer sanatçılar da söz alarak sorunlarını dile getirdi.