İstanbul İl Emniyet Müdürü Altınok Şehit Ailelerini Ağırladı
İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Altınok, eşi Gülhan Altınok ile birlikte şehit ailelerini ağırladığı programda, “Bu meslek onurlu bir meslek, bu meslek yüreğimizle yaptığımız bir meslek ama bu meslek zaman zaman gencecik fidanlarımızı toprağa verdiğimiz bir meslek” dedi.
18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü kapsamında İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Altınok ve eşi Gülhan Altınok, şehitler için Süleymaniye Camii’nde mevlit okuttu. Altınok çifti, daha sonra Polis Eğitim ve Kongre Merkezi’nde (PEKOM) düzenlenen akşam yemeğinde şehit ailelerini ağırladı. Düzenlenen yemeğe 300 şehit yakını, il emniyet müdür yardımcıları ve eşleri katıldı.
Yemekte İl Emniyet Müdürü Altınok ve eşi şehit ailelerini masalarında selamlayıp, günün anısına ailelerle fotoğraf çektirdi.
Selami Altınok yaptığı konuşmada, “Çanakkale Zaferi’nin bu 100’üncü yılında şehitlerimizin bize emaneti kardeşlerimizle, evlatlarımızla, annelerimizle, babalarımızla ve kahraman gazilerimizin aileleriyle birlikte olmanın onurunu şerefini gururunu yaşıyorum. Bu teşkilatın yaşayabileceği en önemli gurur anı, şehitlerimizin bize emanet ettiği siz değerli ailelerimizle beraber olduğumuz anlardır. Bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Makamları cennet olsun” dedi.
Polisliğin onurlu bir meslek olduğunu belirten Altınok, “Ben ki 15 aydır bu işi yapıyorum. Ama 15 aydır yaşadığım en zor anlar da gencecik evlatlarımızı tören yaparak toprağa verdiğimiz anlardır. Bu meslek onurlu bir meslek, bu meslek yüreğimizle yaptığımız bir meslek ama bu meslek zaman zaman gencecik fidanlarımızı toprağa verdiğimiz bir meslek. Bazen kazada, bazen kahpe bir kurşunla, bazen bu acıyı başka bir şekilde yaşamak. Emniyet teşkilatı olarak 270 bin personelimizle beraber her zaman şehitlerimizin annelerine anne, babalarına baba, evlatlarına evlat diyoruz, eşlerini kardeş biliyoruz. Şehit annesi, babası, eşi, evladı hiçbir zaman kendisini yalnız, kendisini sahipsiz hissetmesin diye çalışan kim olursa olsun cansiperane bir şekilde onların yanında olabilmenin heyecanı, gayretini gösteriyor. Bütün arkadaşlarıma bu manada teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Altınok, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Değerli misafirler, değerli hanımefendiler, beyefendiler zaman zaman şehitler vereceğiz, zaman zaman kardeşlerimizden gazi olanlar olacak ve bundan sonrada olmaya devam edecek. Maalesef mesleğimizin en sıkıntılı kaderi bu. Memleket için, millet için, bayrak için, ezan için, dinimiz diyanetimiz için, bağımsızlığımız için, hür ve bağımsız yaşayabilmek için bu güne kadar verdiğimiz şehitlerde yüreğimiz yandı, başımız her zaman dikti. Bundan sonrada yüreğimiz yanacak ama başımız her zaman dik olacak. Şunu unutmayın şehit olan kardeşlerimizi geri getirme şansımız yok, onları Cenab-ı Hakk’a emanet ettik ama geride kalan siz yakınları, annesi, babası, kardeşi, evladı, eşi için bütün gücümüzle bütün kararlılığımızla mücadelemizle her zaman yanınızda olacağız. Sizin kendinizi yalnız, kendinizi sahipsiz, kendinizi uzakta hissetmenize müsaade etmeyeceğiz. Bunu ben, eşim, beraber çalıştığımız bütün mesai arkadaşlarımız hiçbir zaman hissettirmeyeceğiz, hissettirmemek için gayret edeceğiz. Sizden gelen her şey bizim başımızın gözümüzün üstünedir. Her şey sizin gönlünüzce olsun istiyoruz. Cennete ulaşmış, şahadet şerbetini içmiş bütün şehit kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Gazilerimize sağlıklar, uzun ömürler diliyorum. Allah bu teşkilata bu güne kadar yaşattığı bu acıları yaşatmasın temennisinde bulunuyorum. Onların aziz hatıralarını her zaman yaşatma gayretinde bulunacağımı söylemek istiyorum.”
Akşam yemeği sonunda Fatih Müftülüğü’nde görevli Vaiz İbrahim Yiğit yemek duası okudu. Şehit aileleri, düzenlenen programdan memnuniyetlerini dile getirdiler