Chp İş Dünyası Grubu Mersin’de İş Dünyasıyla Buluşuyor
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Türkiye’nin Suriye ve Orta Doğu politikalarının ekonomik kayıplara neden olduğunu belirterek, “Türkiye eğer, sadece Orta Doğu ve Akdeniz kuşağında bir kolaylaştırıcı ağabeylik rolüne soyunup, barışı temin ettikten sonra ciddi bir ekonomik bölge oluşturabilirse, Türkiye’nin bugünkü kişi başına geliri yüzde 2 daha yüksek olabilecek” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak başkanlığındaki CHP İş Dünyası Grubu, kentteki iş dünyasıyla görüşmeler yapmak, sorunları dinlemek ve çözüm önerilerini sunmak üzere İçel’e geldi. Koordinatör olarak İçel Milletvekili Vahap Seçer’in öncülük ettiği CHP Heyeti’nde, Adana Milletvekili Ümit Özgümüş, Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın, Bursa Milletvekili İlhan Demiröz, İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam, Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, Antalya Milletvekili Osman Kaptan ve Bursa Milletvekili Sena Kaleli yer aldı. İş Dünyası Grubu’na İçel Milletvekilleri Aytuğ Atıcı ve İsa Gök de eşlik etti.
Gün boyu İçel’de görüşmeler yapacak olan heyet, ziyaretleri öncesinde CHP İçel İl Başkanlığı’nda basınla buluştu. Düzenlenen basın toplantısında konuşan Genel Başkan Yardımcısı Öztrak, Suriyeliler sorunu, İçel ihracatı, işsizlik başta olmak üzere birçok konuda görüşlerini aktardı. Sözlerine dün İçel’in Erdemli ilçesinde bir fabrikanın yatakhanesinde çıkan yangında 3 işçinin hayatını kaybetmesi ve akşam Akdeniz ilçesinde 2 katlı bir binanın çökmesi sonucu 5 kişinin yaralanması olaylarını anımsatarak başlayan Öztrak, baş sağlığı ve geçmiş olsun dileklerini iletti. Türkiye’nin iş cinayetlerinde artık 1 numaraya yerleştiğini öne süren Öztrak, “2014 yılında iş cinayetlerinde yaşamını kaybeden emekçilerin sayısı bin 886. AK Parti iktidarı döneminde son 12 yılda yaşamını kaybeden emekçi sayısı 14 bin 524. Bunlar dünyada önde gelen rakamlar. Dünyada 3., Avrupa’da da birinciyiz” diyerek, bunun vicdansız büyüme modelinin ipuçları olduğunu iddia etti.
“YA KAYIP BİR NESİL OLUŞTURACAĞIZ YA DA BU İNSANLARA FIRSAT EŞİTLİĞİ TANIYACAĞIZ”
Suriye’de savaşın başlamasının üzerinden 4 yıl geçtiğini ifade eden Öztrak, bugün Türkiye’ye resmi rakamlara göre 1 milyon 700 bin, gayri resmi rakamlara göre 2 milyonu aşkın Suriyelinin geldiğini, Birleşmiş Milletler’in (BM) rakamlarına göre de bu sayının 1 milyon 950 bin olduğunu kaydetti.
Bu topluluğa artık geri dönecek gözüyle bakmanın mümkün olmadığına işaret eden Öztrak, “BM’nin yaptığı çalışmalara göre, bu şekilde iltica edenlerin yüzde 70-80’ine yakın kısmı geri dönmüyor. Dolayısıyla artık bu topluluğa daha farklı bir gözle bakmak durumundayız. Ya burada kayıp bir nesil oluşturacağız ve bu nesil bitene kadar bu insanlara bakmak zorunda kalacağız ya da bu insanlara fırsat eşitliği tanıyacağız. Ülkeye 500 bin eğitime muhtaç çocuk ve genç gelmiş, bugün bunların sadece 175 binine eğitim verebiliyoruz. Sağlık yok, beslenme yok. Bu böyle devam ederse hem ciddi sosyal problemlere neden olacak hem de ömür boyu biz bu sosyal problemleri engelleyebilmek için çabalayacağız” diye konuştu.
“TÜRKİYE, BARIŞI TEMİN ETSE KİŞİ BAŞINA GELİRİ YÜZDE 2 DAHA YÜKSEK OLACAK”
Suriye ve Orta Doğu’da yaşananlar üzerinden AK Parti Hükümeti’ni eleştiren Öztrak, Suriye sınırının 4 yıl sonra artık Afganistan ile Pakistan arasındaki Peşaver ile aynı durumda olduğunu söyledi.
Burada artık çok ciddi güvenlik problemleri yaşandığını, teröristler ve suçluların ellerini kollarını sallayarak gezdiklerini aktaran Öztrak, “Bütün dünya tarafından da bununla ilgili olarak Türkiye çok ciddi eleştiriler almaktadır. Bu bizim dünyadaki itibarımızı da zedelemektedir. Türkiye, Asya, Avrupa, Orta Doğu ve Akdeniz kuşağının ortasında yabancıların deyimiyle ‘yüzük taşı’ gibi bir ülke. Bu ülkenin normalde bu konumu itibariyle her yıl 40 milyar dolar yabancı sermaye doğrudan yatırım çekmesi lazım. Ama gelen para sadece 4 milyar. Demek ki, bu ülke çok kötü yönetiliyor. Sadece Orta Doğu ve Akdeniz kuşağında Türkiye eğer bir kolaylaştırıcı ağabeylik rolüne soyunup, burada barışı temin ettikten sonra ciddi bir ekonomik bölge oluşturabilirse, ekonomik entegrasyonu sağlayabilirse o zaman Türkiye’nin bugünkü kişi başına geliri yüzde 2 daha yüksek olabilecek. Hiçbir şey yapmadan, sadece buraya mal satarak. Bu kişi başına yaklaşık 210 dolar demek. Bugün Cumhurbaşkanı'nın konuşmaları nedeniyle cebinde her bin dolar olan son 1 haftada 110 TL para kazandı. Cebinde her bin TL’si olan vatandaş da 20 dolar para kaybetti. Bu kötü yönetim, 210 dolar gelirden mahrum kalmamız da kötü yönetim” ifadelerini kullandı.
“MERSİN’DEKİ İŞSİZLİK TÜRKİYE ORTALAMASININ 3,2 PUAN ÜSTÜNDE”
İçel ile ilgili son 4 yıllık ekonomik verileri de paylaşan Öztrak, bölgede ciddi bir ihracat kaybı olduğunu, ancak İçel’in ihracat kaybının Suriye krizinden değil, son bir yılda Irak’ta yaşananlar nedeniyle Irak pazarına ihracat yapamamasından kaynaklandığını, bu nedenle potansiyel ihracatından yaklaşık 125 milyon dolarlık kayba uğradığını söyledi.
İçel’deki işsizlik oranlarına da değinen Öztrak, “İçel’de işsizlik oranı 2011 yılında yüzde 9,2 iken, bugün yüzde 12,4. Türkiye ortalamasının 3,2 puan üstünde. İçel’de ciddi bir işsizlik problemi var. İstihdam oranında da 4 yılda yaklaşık 4,3 puanlık bir düşüş var. Bütün bölgede en yüksek düşüş İçel’de. İçel’de derhal bu konulara el atılması gerekiyor. İçel’de ev kiraları 4 yılda yüzde 70 artmış. Türkiye ortalamasının çok üstünde. Bunlar hep göçün getirdiği bir takım baskılar ve buradaki ihracat kaybının ortaya çıkardığı problemler” şeklinde konuştu.
“NARENCİYE ÜRETİCİSİ ŞAMAR OĞLANINA DÖNDÜ”
Son dönemde İçel’de narenciyede de çok ciddi sorunlar yaşandığına dikkat çeken Öztrak, özellikle Rusya ve Ukrayna’da son dönemde yaşananların, Rusya’ya yapılan narenciye ihracatını çok ciddi ölçüde olumsuz etkilediğini ifade etti.
Hükümetin derhal bu konuya el atması gerektiğinin altını çizen Öztrak, şöyle devam etti: “Her yıl bir başka sorun narenciyeyi gelip vuruyor. Narenciye üreticisi bu memlekette adeta şamar oğlanına döndü. Avrupa’da durgunluk oluyor narenciyeyi vuruyor, Irak’ta sorun oluyor narenciyeyi vuruyor, Suriye’de sorun oluyor narenciyeyi vuruyor. O zaman biz narenciye üreticisini koruyacak bir kurumsal yapıyı oluşturamıyoruz demektir.”
Tüm bu olumsuzluklar üzerinden AK Parti’yi eleştiren ve Türkiye’nin çok kötü yönetildiğini öne süren Öztrak, şunları kaydetti: “Bugün eğer Orta Doğu’da yaşananların üzerine bu hükümet mezhepçi yaklaşımıyla benzin dökmemiş olsaydı, belki bugün Orta Doğu’da yaşananlar ekonomik olarak bizi bu kadar fazla etkilemeyebilirdi. Bu hükümetin varlığı, aynı zamanda o bölgede bizim uzun vadeli işlemler yapıp, bu işi düzeltmemizi de engelliyor. Hükümete artık güven yok o bölgede. Bölgenin yeniden bir fırsat coğrafyası haline gelebilmesi, bu hükümetin iş başından ayrılmasına bağlı.”
AK Parti Konya Milletvekili Cem Zorlu’nun dün söylediği, ‘Yöneticilik istidadı olarak başbakan ile çoban arasında bir fark yoktur. Biri sürü yönetir, öbürü de halkı yönetir’ sözlerini de sert sözlerle eleştiren Öztrak, “Bu yaklaşım içinde bu ülkeyi yönetemezsiniz. Bunların bu milleti aşağılaması artık sonlanmalıdır. Türk milletine sürü demeye kimsenin hakkı yoktur” dedi.