Tatvan'da 'Biyokaçakçılıkla Mücadele' Toplantısı
Doğa Koruma ve Milli Parklar 14. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Bitlis Şube Müdürlüğü tarafından Tatvan ilçesinde “Biyokaçakçılıkla Mücadele” toplantısı düzenlendi.
Bitlis Valisi Ahmet Çınar’ın katılımıyla Tatvan’daki bir otelin konferans salonunda gerçekleşen toplantı, biyokaçakçılıkla ilgili Orman ve Su İşleri 14. Bölge Müdürlüğü tarafından hazırlanan kısa film gösterimiyle başladı.
Toplantının açılış konuşmasında konuşan Bitlis Valisi Ahmet Çınar, konunun önemine vurgu yaparak, “Konumuz şu; bütün insanlığın değeri, buradaki bütün çeşitlilik, böcek, kuş, canlılar ve bitkiler, yani her şey. Tabiat Cenab-ı Allah’ın bize lütfettiği, ihsan ettiği, bir güzelliktir, zenginliktir. Bunu elbette korumamız gerekiyor. Bunu korurken de her birimize düşen görevler var. Bu görev sadece bağlı kurumların ve diğer kurumların görevi değil, her insanın görevidir. Bir kere hani ‘kökünü kuruttun’ derler ya, dünyadaki canlı türlerinin bir kısmı artık bitiyor. Bunun ana sebeplerinin biri de insanoğludur. İnsanoğlu, umursamaz, Allah’ın emanet ettiğine hıyanet eder, kendi menfaati için tabiata, çiçeği, böceği, kuşu, otu, hayvanı, sürüngeni ve her şeyi bilinçsiz şekilde yok ediyor. Cenab-ı Allah’ın bize emanet ettiği bütün canlıları ve bütün türleri korumak bizim insani görevimizdir. Bu anlamda bunun önemini her yerde dile getirmemiz, bu konuyu çocuklarımıza anlatmamız gerekiyor. Yine bu konuda bizlerin bu doğal zenginliklerin bitmemesi için bilinçli şekilde davranmamız ve üzerimize düşen görevleri yerine getirmemiz gerekiyor” dedi.
Orman ve Su İşleri 14. Bölge Müdürü Hasan Başyiğit ise, Türkiye’nin bulunduğu sıra dışı coğrafi konum ve iklimsel özellikleri nedeniyle çok zengin ekosistem ve habitat çeşitliliğinin yanında olağanüstü bir tür çeşitliliğe sahip olduğunu söyledi.
Türkiye’nin tarım, orman, dağ, step, sulak alan, kıyı ve deniz ekosistemlerine ve bu ekosistemlerin farklı form ve bileşimlerine sahip olduğuna vurgu yapan Başyiğit, “Hayvan biyolojik çeşitliliği ülkemizde oldukça yüksek olduğu göze çarpmaktadır. Omurgalı hayvanlar konusunda ise son verilere göre Türkiye’de 460 kuş, 161 memeli, 141 sürüngen, 480 deniz balığı ve 236 türde tatlı su balığı yaşamaktadır. Bugüne kadar belirlenen toplam omurgalı hayvan türü bin 500’e yakındır. Tüm dünyada olduğu gibi böcek grubu Türkiye’de de çok zengindir. Türkiye’de bugüne kadar tespit edilmiş böcek türü yaklaşık 30 bin civarındadır. Ülkemizin sahip olduğu zengin biyolojik çeşitlilik değeri ile biyolojik araştırma, koleksiyon ve en nihayetinde ticari amaçlar adına birçok yabancı için çekici hale gelmektedir. Bu sebeple tür sayısı ve bu türlere ait bireylere ilişkin kaybımız her geçen gün artmakta olup, biyolojik çeşitliliğimizi bu tehdide karşı korumak gün geçtikçe daha önemli hale gelmektedir” diye konuştu.
Yapılan konuşmaların ardından düzenlenen toplantı, Orman ve Su İşleri 14. Bölge Müdürlüğü Doğa Koruma ve Sulak Alanlar Şube Müdürü Fatma Nisa Erimez tarafından biyokaçakçılıkla mücadelenin önemi ve mevcut durumu, Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ahmet Beyarslan’ın bölgedeki böcek türleri, biyokaçakçılıktaki yeri ve önemi, BEÜ Araştırma Görevlisi Dr. Kesran Akın’ın bölgedeki kelebek türleri ve biyokaçakçılıktaki yeri, BEÜ öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Murat Kürşat’ın bölgedeki önemli bitki türleri ve biyokaçakçılıktaki yeri ve son olarak BEÜ öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Kubilay Toyran’ın biyokaçakçılık ve omurgalı hayvanlar konulu sunumları yapması ile sona erdi.
Kaynak: İHA
Toplantının açılış konuşmasında konuşan Bitlis Valisi Ahmet Çınar, konunun önemine vurgu yaparak, “Konumuz şu; bütün insanlığın değeri, buradaki bütün çeşitlilik, böcek, kuş, canlılar ve bitkiler, yani her şey. Tabiat Cenab-ı Allah’ın bize lütfettiği, ihsan ettiği, bir güzelliktir, zenginliktir. Bunu elbette korumamız gerekiyor. Bunu korurken de her birimize düşen görevler var. Bu görev sadece bağlı kurumların ve diğer kurumların görevi değil, her insanın görevidir. Bir kere hani ‘kökünü kuruttun’ derler ya, dünyadaki canlı türlerinin bir kısmı artık bitiyor. Bunun ana sebeplerinin biri de insanoğludur. İnsanoğlu, umursamaz, Allah’ın emanet ettiğine hıyanet eder, kendi menfaati için tabiata, çiçeği, böceği, kuşu, otu, hayvanı, sürüngeni ve her şeyi bilinçsiz şekilde yok ediyor. Cenab-ı Allah’ın bize emanet ettiği bütün canlıları ve bütün türleri korumak bizim insani görevimizdir. Bu anlamda bunun önemini her yerde dile getirmemiz, bu konuyu çocuklarımıza anlatmamız gerekiyor. Yine bu konuda bizlerin bu doğal zenginliklerin bitmemesi için bilinçli şekilde davranmamız ve üzerimize düşen görevleri yerine getirmemiz gerekiyor” dedi.
Orman ve Su İşleri 14. Bölge Müdürü Hasan Başyiğit ise, Türkiye’nin bulunduğu sıra dışı coğrafi konum ve iklimsel özellikleri nedeniyle çok zengin ekosistem ve habitat çeşitliliğinin yanında olağanüstü bir tür çeşitliliğe sahip olduğunu söyledi.
Türkiye’nin tarım, orman, dağ, step, sulak alan, kıyı ve deniz ekosistemlerine ve bu ekosistemlerin farklı form ve bileşimlerine sahip olduğuna vurgu yapan Başyiğit, “Hayvan biyolojik çeşitliliği ülkemizde oldukça yüksek olduğu göze çarpmaktadır. Omurgalı hayvanlar konusunda ise son verilere göre Türkiye’de 460 kuş, 161 memeli, 141 sürüngen, 480 deniz balığı ve 236 türde tatlı su balığı yaşamaktadır. Bugüne kadar belirlenen toplam omurgalı hayvan türü bin 500’e yakındır. Tüm dünyada olduğu gibi böcek grubu Türkiye’de de çok zengindir. Türkiye’de bugüne kadar tespit edilmiş böcek türü yaklaşık 30 bin civarındadır. Ülkemizin sahip olduğu zengin biyolojik çeşitlilik değeri ile biyolojik araştırma, koleksiyon ve en nihayetinde ticari amaçlar adına birçok yabancı için çekici hale gelmektedir. Bu sebeple tür sayısı ve bu türlere ait bireylere ilişkin kaybımız her geçen gün artmakta olup, biyolojik çeşitliliğimizi bu tehdide karşı korumak gün geçtikçe daha önemli hale gelmektedir” diye konuştu.
Yapılan konuşmaların ardından düzenlenen toplantı, Orman ve Su İşleri 14. Bölge Müdürlüğü Doğa Koruma ve Sulak Alanlar Şube Müdürü Fatma Nisa Erimez tarafından biyokaçakçılıkla mücadelenin önemi ve mevcut durumu, Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ahmet Beyarslan’ın bölgedeki böcek türleri, biyokaçakçılıktaki yeri ve önemi, BEÜ Araştırma Görevlisi Dr. Kesran Akın’ın bölgedeki kelebek türleri ve biyokaçakçılıktaki yeri, BEÜ öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Murat Kürşat’ın bölgedeki önemli bitki türleri ve biyokaçakçılıktaki yeri ve son olarak BEÜ öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Kubilay Toyran’ın biyokaçakçılık ve omurgalı hayvanlar konulu sunumları yapması ile sona erdi.