Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Toplantıları
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, ABD, Avrupa ve batı ülkeleri dışında Asya'da da yükselen ekonomilerin görüldüğünü belirterek, "Avrasya, bu yeni gelişmeler çerçevesinde çok daha önemli bir konuma gelmiş durumda. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (ECO) ülkelerinin bu anlamda oynayacağı çok önemli stratejik rolleri olduğuna yürekten inanıyorum" dedi.
ECO Ticaret ve Sanayi Odası 20. Yürütme Kurulu ve 14. Genel Kurul Toplantıları, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, son toplantının açılışında yaptığı konuşmada ECO'nun stratejik önemi olan bir konuma sahip ülkeleri kapsadığını ifade etti.
Dünyada ekonomik aktivitenin giderek doğuya kaydığı bir süreç yaşandığını dile getiren Yılmaz, "ABD, Avrupa ve batı ülkeleri dışında Asya'da da yükselen ekonomiler görüyoruz. Avrasya, bu yeni gelişmeler çerçevesinde çok daha önemli bir konuma gelmiş durumda. ECO ülkelerinin bu anlamda oynayacağı çok önemli stratejik rolleri olduğuna yürekten inanıyorum" diye konuştu.
ECO bölgesindeki nüfusun 441 milyon kişi olduğunun altını çizen Yılmaz, bu sayının dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 6'sına karşılık geldiğini kaydetti.
Bölgenin, nüfusu ölçüsünde dünya hasılasından pay alamadığını anlatan Yılmaz, "Dünya hasılasından bölgemizin aldığı pay, yüzde 2,5 civarında. Diğer taraftan 2013 rakamlarına göre toplam ticaret hacmimiz 1 trilyon dolar mertebesinde ancak kendi içimizde yaptığımız ticaret, toplam ticaretimizin yüzde 10'una dahi ulaşamıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, bu açıdan bakıldığında, ticaret konusunda bölge ülkelerinin çok büyük bir potansiyeli bulunduğuna dikkati çekerek, hedefler ortaya koymanın önemli olmasına karşın hedeflerin nasıl gerçekleştirileceğinin belirlenmesinin de aynı derecede önemli olduğunu vurguladı.
- "ECOTA Anlaşması hayata geçmeli"
Hedeflerin, uygulamaya dönük somut mekanizmalarla desteklenmesi gerektiğini dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti:
"Bu çerçevede ticaret çok önemli. Ticaret konusunda Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ticaret Anlaşması (ECOTA) Anlaşması var. ECO çerçevesinde bu zamana kadarki en önemli gündemimiz. Maalesef belli bir aşamaya geldiği halde henüz bu anlaşmayı hayata geçiremedik. Ben bütün üye ülkelerimize tekrar çağrıda bulunmak istiyorum: Lütfen bu anlaşmamızı hayata geçirelim. Özellikle de iş dünyalarımızın, siyasetçileri bu konuda biraz zorlaması, bürokrasiyi harekete geçirmesi lazım. ECOTA'yı hayata geçirmemiz bölgede ticaretin artırılması anlamında son derece önemli. ECOTA da yeterli değil. Çok mütevazı bir anlaşma. ECOTA'yı hayata geçirdikten sonra da çok daha ileri aşamaları hedeflememiz gerekir. Burada bir serbest ticaret bölgesi oluşturmak bizim nihai hedefimiz olmalı diye düşünüyorum."
Ticareti kolaylaştırmak adına gümrük duvarlarının indirilmesinin yanı sıra diğer alanlarda da üye ülkelerin birlikte hareket etmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, bu anlamda ulaşımın kolaylaştırılması, gümrük kapılarının çok daha elverişli hale getirilmesinin önemine değindi.
Yılmaz, bölge ülkelerinin fiziki ve beşeri altyapıya daha fazla yatırım yapması gerektiğini dile getirerek, "Bu yatırımları da sadece kamunun bütçe imkanlarıyla gerçekleştirmemiz mümkün değil. Kamunun bütçe imkanlarının yanı sıra mutlaka özel sektörün de altyapı yatırımlarına dahil edilmesi gerekiyor. Bu çerçevede Türkiye'de çok güzel örneklerini hayata geçirdiğimiz kamu-özel işbirliği mekanizmasının ECO bölgesinde yaygınlaşması önemsediğimiz bir husus" dedi.
ECO'nun vizyonunun özünde her alanda serbestlik olması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, bölgede insanların, malların, teknoloji ve bilginin serbestçe dolaşmasına olanak sağlayacak bir yapının önemine işaret etti. "Bu serbestliği ne kadar artırabilirsek zenginliğimizi de o ölçüde artırırız" ifadesini kullanan Yılmaz, AB'nin bu anlamda güzel bir örnek olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, son toplantının açılışında yaptığı konuşmada ECO'nun stratejik önemi olan bir konuma sahip ülkeleri kapsadığını ifade etti.
Dünyada ekonomik aktivitenin giderek doğuya kaydığı bir süreç yaşandığını dile getiren Yılmaz, "ABD, Avrupa ve batı ülkeleri dışında Asya'da da yükselen ekonomiler görüyoruz. Avrasya, bu yeni gelişmeler çerçevesinde çok daha önemli bir konuma gelmiş durumda. ECO ülkelerinin bu anlamda oynayacağı çok önemli stratejik rolleri olduğuna yürekten inanıyorum" diye konuştu.
ECO bölgesindeki nüfusun 441 milyon kişi olduğunun altını çizen Yılmaz, bu sayının dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 6'sına karşılık geldiğini kaydetti.
Bölgenin, nüfusu ölçüsünde dünya hasılasından pay alamadığını anlatan Yılmaz, "Dünya hasılasından bölgemizin aldığı pay, yüzde 2,5 civarında. Diğer taraftan 2013 rakamlarına göre toplam ticaret hacmimiz 1 trilyon dolar mertebesinde ancak kendi içimizde yaptığımız ticaret, toplam ticaretimizin yüzde 10'una dahi ulaşamıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, bu açıdan bakıldığında, ticaret konusunda bölge ülkelerinin çok büyük bir potansiyeli bulunduğuna dikkati çekerek, hedefler ortaya koymanın önemli olmasına karşın hedeflerin nasıl gerçekleştirileceğinin belirlenmesinin de aynı derecede önemli olduğunu vurguladı.
- "ECOTA Anlaşması hayata geçmeli"
Hedeflerin, uygulamaya dönük somut mekanizmalarla desteklenmesi gerektiğini dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti:
"Bu çerçevede ticaret çok önemli. Ticaret konusunda Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ticaret Anlaşması (ECOTA) Anlaşması var. ECO çerçevesinde bu zamana kadarki en önemli gündemimiz. Maalesef belli bir aşamaya geldiği halde henüz bu anlaşmayı hayata geçiremedik. Ben bütün üye ülkelerimize tekrar çağrıda bulunmak istiyorum: Lütfen bu anlaşmamızı hayata geçirelim. Özellikle de iş dünyalarımızın, siyasetçileri bu konuda biraz zorlaması, bürokrasiyi harekete geçirmesi lazım. ECOTA'yı hayata geçirmemiz bölgede ticaretin artırılması anlamında son derece önemli. ECOTA da yeterli değil. Çok mütevazı bir anlaşma. ECOTA'yı hayata geçirdikten sonra da çok daha ileri aşamaları hedeflememiz gerekir. Burada bir serbest ticaret bölgesi oluşturmak bizim nihai hedefimiz olmalı diye düşünüyorum."
Ticareti kolaylaştırmak adına gümrük duvarlarının indirilmesinin yanı sıra diğer alanlarda da üye ülkelerin birlikte hareket etmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, bu anlamda ulaşımın kolaylaştırılması, gümrük kapılarının çok daha elverişli hale getirilmesinin önemine değindi.
Yılmaz, bölge ülkelerinin fiziki ve beşeri altyapıya daha fazla yatırım yapması gerektiğini dile getirerek, "Bu yatırımları da sadece kamunun bütçe imkanlarıyla gerçekleştirmemiz mümkün değil. Kamunun bütçe imkanlarının yanı sıra mutlaka özel sektörün de altyapı yatırımlarına dahil edilmesi gerekiyor. Bu çerçevede Türkiye'de çok güzel örneklerini hayata geçirdiğimiz kamu-özel işbirliği mekanizmasının ECO bölgesinde yaygınlaşması önemsediğimiz bir husus" dedi.
ECO'nun vizyonunun özünde her alanda serbestlik olması gerektiğinin altını çizen Yılmaz, bölgede insanların, malların, teknoloji ve bilginin serbestçe dolaşmasına olanak sağlayacak bir yapının önemine işaret etti. "Bu serbestliği ne kadar artırabilirsek zenginliğimizi de o ölçüde artırırız" ifadesini kullanan Yılmaz, AB'nin bu anlamda güzel bir örnek olduğunu sözlerine ekledi.