'Yerli Otomobile Yönelik Eleştirilerin Halkta Karşılığı Yok'

ANKARA - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık tarafından kamuoyuyla paylaşılan yerli otomobilin prototipleri ile ilgili eleştirilerin halkta karşılığı olmadığını belirten uzmanlar, Türkiye'den ekonomik anlamda istifade edenlerin tepkilerinin, halkın tepkisi gibi sunulduğu değerlendirmesinde bulundu.

AA muhabiri, yerli otomobil projesine yönelik eleştirileri, konunun uzmanlarına sordu.

MÜSİAD Otomotiv Sektör Kurulu Başkanı Talha Özay Uluğ, yerli otomobil projesine yönelik eleştirilerin halkta bir karşılığı olmadığını belirterek, "Tepkiler genellikle belirli lobilerden geliyor" ifadesini kullandı.

Volkswagen'in emisyon testi manipülasyonunu anımsatan Uluğ, sektördeki diğer firmaların da bu durumdan haberdar olduğunu ileri sürdü. Uluğ, "Sektörü kontrol edenler birbirlerinin açığını biliyor. Onlar bu alanda bir lobiyi oluşturuyor. Bu lobi tabii ki yerli otomobili istemez. Onların yönlendirmesiyle yerli otomobile yöneltilen eleştirilerin halkta bir karşılığı yok" dedi.

- "Hükümetin yaptığı her şey kötü değil"

Çukurova Üniversitesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Otomotiv Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kadir Aydınyerli otomobil konusunda halkın beklentisinin çok yüksek olduğunu dile getirdi.

AK Parti hükümetine yönelik muhalefetin, 'Bunların yaptığı her şey kötüdür' noktasına geldiğini savunan Aydın, yerli otomobil projesine yönelik eleştirilerin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

"Yerli otomobil, ithal arabalarla Türkiye'de tatlı para kazananları vuracak" diyen Aydın, bu kişi ve grupların kazançlarını kaybetme korkusu yaşadığını dile getirdi. Aydın, "Bunlar istediği kadar bağırsın. Yerli otomobil artık yola çıkmıştır. Bunu kimsenin engellemesi de mümkün değildir" diye konuştu.

Halkta yerli otomobil konusunda büyük bir heyecan olduğunun altını çizen Aydın, "Fiyat avantajı olursa yerli otomobil kısa sürede 100 binlerce satış yapabilir. Bu pazara giren firmalar yerli otomobil konusunda zarar etmez. En büyük darbeyi ülkeye ithal araba getirenler yer" ifadelerini kullandı.

- "Şahısların menfaati, milletin çıkarlarının önüne geçemez"

Kocaeli Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Çanakcı ise hiçbir teknolojik ürünün başlangıçta mükemmel olmadığına işaret ederek, "Yerli otomobil konusunda siyasi iktidarın ortaya koyduğu irade desteklenmeli ve geliştirilmelidir" değerlendirmesinde bulundu.

Yerli otomobil konusunda engeller ve zorluklarla karşılaşılabileceğini belirten Çanakcı, bazı şahıs ve firmaların menfaatlerinin, ülke ve milletin çıkarlarının önüne geçmemesi gerektiğini vurguladı.

Çanakçı, "Küresel düzeydeki markalar elbette yerli otomobilin üretilmesini istemeyeceklerdir. Ortada bir mücadele ve bir rekabet vardır. Bu rekabet koşullarını, realiteleri inkar edemeyiz" dedi.

- "Sabit fikirlerden kurtulamıyorlar"

Yerli otomobil projesini sosyolojik açıdan değerlendiren İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Esgin ise "ideolojik saplantılara" dikkati çekti.

Herhangi bir konu hakkında fikir üretirken genellikle dünya görüşü ile gerçeklik algısından bağımsız görüş geliştirme çabasına girilmediğine işaret eden Esgin, "Bazıları farklı bilgi formlarına uzak, düşünme yetkinliklerini geliştirecek yeni bilgilere kapalı. Dolayısıyla bir konuda fikir üretirken ideolojilerini meşru hale getiren sabit fikirlerden kurtulamıyorlar" diye konuştu.

Esgin, toplumda birçok konuda komplo teorileri üretildiğini anlatırken, bunu yapan kişilerin Türkiye'de olup bitenleri izlediği haber kanalı ve okuduğu gazetenin bakış açısıyla yorumladığına dikkati çekti.

- "Teknolojik başarı siyasetle ilişkilendirilmemeli"

Yeniden Sosyoloji Derneği (YESO-DER) İletişim Koordinatörü ve Sosyolog Korkmaz Sural da yerli otomobile yönelik eleştirilerin "halkın tepkisi" olarak yansıtılmasının yanlışlığına vurgu yaptı.

Türkiye'den ekonomik anlamda istifade edenlerin tepkilerinin, "halkın tepkisi" gibi sunulduğunu savunan Sural, şunları kaydetti:

"Teknolojik bir başarının, siyasi bir başarı veya başarısızlıkla ilişkilendirilmesi doğru değildir. Toplum olarak konuları birbirinden ayıramıyoruz, hiçbir alanda mutabakata varamıyoruz. Aklıselim bireylerin düşünmesi gereken ilk olgu ekonomi olmalıdır. Biz bu proje ile sanayi ve teknoloji alanında ne başarı elde edeceğiz. Toplum menfaatine bir başarı varsa buna saygı duymak gerekir."

Kaynak: AA