'Rusya, Suriye'deki Krizi Derinleştirmiştir'
ERBİL - Kürdistan Ortadoğu Araştırma Enstitüsü (MERI) Başkanı Prof. Dr. Dilaver Alaattin, Rusya'nın Suriye'deki krizi derinleştirdiğini belirterek, "Suriye'deki olayların 4 yılına baktığımız zaman sürekli olarak daha karmaşık bir seyir izlediğini görüyoruz. Rusya'nın gelmesiyle şiddet ve tehlike daha yüksek boyutlara çıkmıştır" dedi.
Alaattin, Erbil'de bulunan çalışma ofisinde Suriye iç savaşını, Türkiye hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağının düşürülmesini ve bölgesel gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.
Türkiye-Suriye sınırında Türk hava sahasını ihlal eden SU-24 tipi Rusya savaş uçağının düşürmesiyle ilgili "Türkiye'nin her ülke gibi kendi sınırını koruma hakkı vardır" ifadelerini kullanan Alaattin, bu sorunun bölgesel değil uluslararası boyutları olduğunu söyledi.
NATO ve ABD'nin bu konuda Türkiye'yi desteklediğine dikkati çeken Alaattin, "Rusya'nın sınır ihlali yapan uçağının Türkiye tarafından düşürülmesi yeni bir süreci başlatmıştır. NATO bu konuda Türkiye'yi destekliyor. Rusya da sert açıklamalarla öfkesini dile getiriyor. Fakat tansiyonun yükselmesinin kimsenin yararına olmadığını bilmek lazım. Burada süper güçler ve Suriye'deki bazı bölge ülkelerinin siyasetinin çöktüğünü tespit etmeliyiz. Şiddetin tırmanması ve karışıklığın artması, yalnızca teröre hizmet eder" değerlendirmesinde bulundu.
Alaattin, Suriye'deki olayların ilk sırada barışçıl bir şekilde başladığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Suriye'deki kriz halkın, rejime karşı rahatsızlığı şeklinde ortaya çıktı. O sırada dünyadaki süper devletler sorunu iyi yönetemedi. Özellikle ABD, kendini bu sorundan çok soyutladı. Bu da bazı devletlerin gelip Suriye'deki boşluğu doldurmasına yol açtı. Fakat tüm bu ülkeler, kendi çıkarları için orada bulundu. O nedenle olayların seyri değişti ve sorunlar büyüdü. Şimdi ise bu krizi çözmek tüm devletlerin gücünü aşıyor."
Türkiye'nin bu kriz büyümeden ABD'nin inisiyatif alması için çok çaba gösterdiği hatırlatmasında bulunan Alaattin, "Türkiye, Suriye'deki krizin zamanında çözülmesi için ABD'yi bir türlü harekete geçiremedi. Bunun için çok çabaladı ancak ABD, adım atmakta çok geç kaldı" diye konuştu.
İran ve Rusya'nın ise Beşşar Esed rejimini ayakta tutmak için Suriye'de bulunduğunu savunan Alaattin, şunları ifade etti:
"Fakat İran, Rusya ve Irak'ı aktif hale getirmeyi ve Beşşar Esed rejimini ayakta tutmak için koalisyon oluşturmayı başardı. Suriye'deki olayların 4 yılına baktığımız zaman sürekli olarak daha karmaşık bir seyir izlediğini görüyoruz. Rusya'nın gelmesiyle bu kriz daha da karmaşık bir hale gelmiştir. Rusya, Suriye'deki krizi derinleştirmiştir. Şiddet ve tehlike daha yüksek boyutlara çıkmıştır."
Beşşar Esed rejiminin ayakta kalmaya devam etmesinin gelecekte tüm bölge için tehdit oluşturacağını dile getiren Alaattin, "Suriye'deki kriz çözülmezse kalacak rejim hepimiz için tehdit oluşturacaktır. Herkes bu ateşte yanar. Irak'taki şiddet olayları da sona erdirilmelidir artık. Aynı zamanda Türkiye'deki şiddetin de durması gerekiyor" diye konuştu.
- "Türkiye'deki şiddet Kürtlere hizmet etmez"
PKK'nın Türkiye'deki terör olaylarına da değinen Alaattin, Kürtlerin şiddet ve silahla herhangi bir ilerleme kaydedemeyeceğini söyledi.
Terör saldırılarının Kürtlere değil kaosa hizmet ettiğini belirten Alaattin, "Türkiye'de şiddet ve kaos arayışları olduğu sürece demokratik süreç ilerlemeyecektir. Bu Kürtlere hizmet etmez. Toplumsal barış da sağlanamaz. Bunun ateşiyle Kürdistan bölgesi de yanar" ifadesini kullandı.
Türkiye-Suriye sınırında Türk hava sahasını, 5 dakika içinde 10 kez uyarılmasına rağmen ihlal eden SU-24 tipi savaş uçağına angajman kuralları çerçevesinde bölgede devriye görevinde bulunan iki Türk F-16 uçağı müdahalede bulunmuştu. Rusya, Hatay'ın Yayladağı ilçesinin karşısında Suriye'nin Bayırbucak bölgesine düşen uçağın kendisine ait olduğunu açıklamış, NATO, uçağın hava ihlali yaptığına ilişkin Türkiye'nin paylaştığı bilgilerin doğruluğunu teyit etmişti.
Ekim ayı başında da Rusya'ya ait savaş uçakları Türk hava sahasını ihlal etmiş, Rus yetkililer olayın ardından özür dileyerek benzer durumların tekrarlanmayacağını bildirmişti. Türkiye ise hava sahası ihlallerine askeri karşılık verilmesini içeren angajman kurallarının uygulanacağı uyarısını yinelemişti.
Kaynak: AA
Türkiye-Suriye sınırında Türk hava sahasını ihlal eden SU-24 tipi Rusya savaş uçağının düşürmesiyle ilgili "Türkiye'nin her ülke gibi kendi sınırını koruma hakkı vardır" ifadelerini kullanan Alaattin, bu sorunun bölgesel değil uluslararası boyutları olduğunu söyledi.
NATO ve ABD'nin bu konuda Türkiye'yi desteklediğine dikkati çeken Alaattin, "Rusya'nın sınır ihlali yapan uçağının Türkiye tarafından düşürülmesi yeni bir süreci başlatmıştır. NATO bu konuda Türkiye'yi destekliyor. Rusya da sert açıklamalarla öfkesini dile getiriyor. Fakat tansiyonun yükselmesinin kimsenin yararına olmadığını bilmek lazım. Burada süper güçler ve Suriye'deki bazı bölge ülkelerinin siyasetinin çöktüğünü tespit etmeliyiz. Şiddetin tırmanması ve karışıklığın artması, yalnızca teröre hizmet eder" değerlendirmesinde bulundu.
Alaattin, Suriye'deki olayların ilk sırada barışçıl bir şekilde başladığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Suriye'deki kriz halkın, rejime karşı rahatsızlığı şeklinde ortaya çıktı. O sırada dünyadaki süper devletler sorunu iyi yönetemedi. Özellikle ABD, kendini bu sorundan çok soyutladı. Bu da bazı devletlerin gelip Suriye'deki boşluğu doldurmasına yol açtı. Fakat tüm bu ülkeler, kendi çıkarları için orada bulundu. O nedenle olayların seyri değişti ve sorunlar büyüdü. Şimdi ise bu krizi çözmek tüm devletlerin gücünü aşıyor."
Türkiye'nin bu kriz büyümeden ABD'nin inisiyatif alması için çok çaba gösterdiği hatırlatmasında bulunan Alaattin, "Türkiye, Suriye'deki krizin zamanında çözülmesi için ABD'yi bir türlü harekete geçiremedi. Bunun için çok çabaladı ancak ABD, adım atmakta çok geç kaldı" diye konuştu.
İran ve Rusya'nın ise Beşşar Esed rejimini ayakta tutmak için Suriye'de bulunduğunu savunan Alaattin, şunları ifade etti:
"Fakat İran, Rusya ve Irak'ı aktif hale getirmeyi ve Beşşar Esed rejimini ayakta tutmak için koalisyon oluşturmayı başardı. Suriye'deki olayların 4 yılına baktığımız zaman sürekli olarak daha karmaşık bir seyir izlediğini görüyoruz. Rusya'nın gelmesiyle bu kriz daha da karmaşık bir hale gelmiştir. Rusya, Suriye'deki krizi derinleştirmiştir. Şiddet ve tehlike daha yüksek boyutlara çıkmıştır."
Beşşar Esed rejiminin ayakta kalmaya devam etmesinin gelecekte tüm bölge için tehdit oluşturacağını dile getiren Alaattin, "Suriye'deki kriz çözülmezse kalacak rejim hepimiz için tehdit oluşturacaktır. Herkes bu ateşte yanar. Irak'taki şiddet olayları da sona erdirilmelidir artık. Aynı zamanda Türkiye'deki şiddetin de durması gerekiyor" diye konuştu.
- "Türkiye'deki şiddet Kürtlere hizmet etmez"
PKK'nın Türkiye'deki terör olaylarına da değinen Alaattin, Kürtlerin şiddet ve silahla herhangi bir ilerleme kaydedemeyeceğini söyledi.
Terör saldırılarının Kürtlere değil kaosa hizmet ettiğini belirten Alaattin, "Türkiye'de şiddet ve kaos arayışları olduğu sürece demokratik süreç ilerlemeyecektir. Bu Kürtlere hizmet etmez. Toplumsal barış da sağlanamaz. Bunun ateşiyle Kürdistan bölgesi de yanar" ifadesini kullandı.
Türkiye-Suriye sınırında Türk hava sahasını, 5 dakika içinde 10 kez uyarılmasına rağmen ihlal eden SU-24 tipi savaş uçağına angajman kuralları çerçevesinde bölgede devriye görevinde bulunan iki Türk F-16 uçağı müdahalede bulunmuştu. Rusya, Hatay'ın Yayladağı ilçesinin karşısında Suriye'nin Bayırbucak bölgesine düşen uçağın kendisine ait olduğunu açıklamış, NATO, uçağın hava ihlali yaptığına ilişkin Türkiye'nin paylaştığı bilgilerin doğruluğunu teyit etmişti.
Ekim ayı başında da Rusya'ya ait savaş uçakları Türk hava sahasını ihlal etmiş, Rus yetkililer olayın ardından özür dileyerek benzer durumların tekrarlanmayacağını bildirmişti. Türkiye ise hava sahası ihlallerine askeri karşılık verilmesini içeren angajman kurallarının uygulanacağı uyarısını yinelemişti.