78 yaşında üniversiteli oldu
44 yaşında ilkokula başlayan 78 yaşındaki Rıza Kabakçı, Aksaray Üniversitesi'ni kazanarak kayıt yaptırdı.
2 yaşında babasını, 5 yaşında annesini, 6 yaşında da geçirdiği hastalık sonucu gözlerini kaybeden Rıza Kabakçı, çocukluğunda çok istemesine rağmen okula gidemedi. 4 çocuğunu okutmak için mücadele veren ve çocuklarının hepsini okutan 78 yaşındaki Rıza dede, 44 yaşında tanıdığı bir öğretmenin tavsiyesi üzerine ilkoula başladı. Kendini o tarihten itibaren eğitime veren Rıza dede, ilkokul diplomasını aldı. Rıza dede, öğretmenlerin "Sen bu azimle ortaokulu, liseyi de okursun" diye teşvik etmeleri üzerine eğitimine devam etti. İstanbul Çapa'da ortaokulu bitiren Rıza dede, İstanbul Kadıköy'de bulunan Kenan Evren Lisesi'nde de lise eğitimini tamamladı. Daha sonra çok istediği psikolog doktor olmak için sınavlara giren ancak tıp fakültesini kazanamayan Rıza dede, sonunda hangi bölümü tutturursa okumaya karar verdi. Rıza Kabakçı, bu yıl girdiği üniversite sınavında Aksaray Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Çevre Koruma ve Kontrol Bölümü'nü kazandı.
Rıza Kabakçı'nın eğitimle ilgili düşünceleri ve okuma arzusu üzerine Aksaray Üniversitesi'nde tören düzenlendi. Rektör Prof. Dr. Necdet Sağlam'ın yakından ilgilendiği Rıza dedeye törenle üniversite öğrenci kartı verildi. Rıza Kabakçı'nın okuma arzusunun örnek olması için böyle bir töreni organize ettiklerini ifade eden Rektör Sağlam, "Üniversitemiz çok güzel bir öğrenci kazandı. Bu öğrencimizin ismi Rıza Kabakçı. Aksaray Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Çevre Koruma ve Kontrol Bölümü'nü kazandı. Rıza Bey eğitime önem vermesi ve ayrım yapılmadan kız ve erkek tüm çocukların okuması gerektiğini ilk kayıt için rektörlüğe geldiğinde ifade etti. Kaydını yaptık ve tüm halkımıza örnek olması için, Rıza amcanın bu azmini göstermek için böyle bir organizasyon yaptık. Rıza amca çiçek hastalığından 6 yaşında gözlerini kaybetmiş. Şu anda görmüyor ama 2 yıl sonra Rıza amcayı üniversitemizden akademik elbisesini giyerek yine sizlerle birlikte mezun edeceğiz" dedi.
2 yaşında babasını, 5 yaşında annesini, 6 yaşında da ağrıyan gözlerini kabak çiçeği yüzünden kaybettiğini ifade eden Rıza Kabakçı, "4 çocuğum var. Onları okuttum. En az okuyan liseyi bitirdi. Konya Şeker Fabrikası'nda çalıştım ve oradan emekli oldum. 1977 yılında İstanbul'da bana okumam için bir öğretmen tavsiyede bulundu. Bu tavsiye üzerine kendim okumaya başladım. Tavsiye üzerine gittiğim okulda ilkokul diplomasını 4 günde aldım. Öğretmenler dediler ki sen ortaokul, lise, hatta üniversiteyi bile
okuyabilirsin. Daha sonra İstanbul Çapa'da ortaokul, Kadıköy Kenan Evren Lisesi'nde de liseyi bitirdim. Üniversiteye müracaat ettim. Birkaç sınava girdim ama istediğim bölümü kazanamadım. Ben psikolog olmayı istiyorum. Ama olmayınca tekrar sınava girdim, bu bölümü tercih ettim ve kazandım" şeklinde konuştu.
Hafızasının ve ezberinin iyi olduğunu ifade eden Rıza dede, "Yanımda kitap okuduklarında birincide ezberleyemezsem, ikincide mutlaka ezberlerim" dedi. Bazı ailelerin çocuklarının eğitimine engel olabildiğini ifade eden Rıza dede, "Bazı aileler çocuklarını okutmuyor, onları gizleyebiliyorlar. Bu şekilde çocukların okuma hakkını gasp ediyorlar. Engelli olsa da okumalı, bu Allah'ın takdiri olan bir şeydir. Ben eğitimi çok seviyorum, herkesin eğitimli olmasını isterim. Önümüzdeki sene yine üniversite sınavlarına gireceğim. Belki istediğim psikologluğu kazanabilirim. Ömrümün sonuna kadar eğitimime devam edeceğim" diye konuştu.
Sınıfını gezen ve sırada oturan Rıza Kabakçı, okulunu ve sınıfını beğendiğini ifade etti.