Avusturya'da sığınmacı krizi
Avusturya'da aşırı sağcı parti, sığınmacıların geçişine izin veren hükümet aleyhine "insan kaçakçılığı" suçlamasıyla dava açtı
FPÖ Genel Başkanı Heinz Christian Strache, gazetecilere yaptığı açıklamada, Başbakan Werner Faymann, İçişleri Bakanı Johanna Mikl-Leitner, Savunma Bakanı Gerald Klug ve Avusturya Devlet Demiryolları yetkilileri aleyhine dava açtıklarını, 16 sayfadan oluşan suç duyurusunu savcılığa teslim ettiklerini bildirdi.
Sığınmacıların ülke sınırlarından geçişine izin verenlerin suç işlediğini savunan Strache, hükümetin emriyle "kontrolsüz ve kayıtsız insanların" Avusturya'ya giriş yaptığını ve yasalara göre bunun "insan kaçakçılığı" suçu oluşturduğunu ileri sürdü.
Eylül ayı başından itibaren 430 bin sığınmacının yasa dışı yollardan ülkeye giriş yaptığını kaydeden Strache, hükümetin "ulusal göçmen yasasını kasten ihlal" ettiğini ve devletin imkanlarını "yasa dışı göçmenlerin taşınmasına" sunduğunu iddia etti.
Sığınmacıların kim olduklarını kimsenin bilmediğini dile getiren Strache, kamu düzeni ve güvenliğinin sağlanması için sınırlara dikenli tellerden oluşan çitler çekilmesi çağrısı yaptı.
Hükümet ise suçlamaları reddederek, açılan davanın "gereksiz" olduğunu savundu. Avusturya Devlet Demiryolları, sığınmacıların taşınmasından para alınmadığını ve bunun insan kaçakçılığı suçlamasına girmediğini açıkladı.
-Hükümette "sığınmacı" krizi büyüyor
Medyaya yansıyan haberlere göre, koalisyon hükümetinin iki kanadı arasında Slovenya sınırındaki Spielfeld sınır kapasına çit çekilmesi konusunda tartışmalar sürüyor. Muhafazakar Avusturya Halk Partisi (ÖVP) üyeleri, sınıra dikenli tellerden çit çekilmesini isterken, sosyal demokrat Avusturya Sosyal Demokrat Partisi (SPÖ) üyeleri buna karşı çıkıyor. Hükümette, sığınmacıların girişine izin verilip verilmemesi konusunda da görüş ayrılıkları bulunuyor. Sosyal demokratlar, sığınmacıların geçişine izin verilmesini ve Türkiye ile anlaşma yapılarak sığınmacıların ülkelerine yakın bölgelerde kalmalarının sağlanmasını savunurken, muhafazakarlar ise Türkiye ile yapılacak işbirliğinin maliyetinin yüksek olacağını ileri sürüp, AB sınırlarının kendi imkanlarıyla kontrol altına alması gerektiğini savunuyor.
Geçen ay SPÖ lideri ve Başbakan Werner Faymann, sığınmacıların kabul edilmesinde daha esnek davranılmasını savunurken, muhafazakar partili Başbakan Yardımcısı Reinhold Mitterlehner ise sığınmacıların geçişlerine uzun süre göz yumulması halinde hükümetten çekilebileceklerini açıklamıştı.