Türkeş: Karagümrük Kasketi İle Bu Sorunlar Çözülmez
Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, çözüm sürecine karşı olduğunu belirterek, “AK Parti ‘silahlar gömülene kadar, teröristler sınır dışına çıkarılıncaya kadar mücadele sürecek’ dedi. Bu benim için yeterli” dedi.
Gazete ve televizyonların Ankara temsilcileri ile bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, kameralara kapalı olarak yaptığı sohbette MHP'deki yönetim tarzı nedeniyle Bahçeli'yi eleştirdi.
Sorunların çözümünün konuşarak olacağını belirten Türkeş, “Karagümrük kasketi ile bu sorunlar çözülmez” dedi.
Çözüm sürecine karşı olduğunun altını çizen Türkeş, “AK Parti ‘silahlar gömülene kadar, teröristler sınır dışına çıkarılıncaya kadar mücadele sürecek' dedi.
MHP'de istişare mekanizmasına yönelik açıklamalarda bulunan Türkeş, “Sayın Bahçeli, başkanlık divanını genelde çalıştırır, fikirlerimizi alırdı. Mesela Gezi olaylarında bunu yaşadık. Bizi topladı ve bu olaylar karşısında ‘nasıl bir tavır takınalım' diye sordu. Ancak çok kritik dönemlerde başkanlık divanını çalıştırmadı ve kimseye fikir sormadı. Bunu son dönemde iki yerde gördüm” dedi.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde MHP'nin adayının Ekmeleddin İhsanoğlu olduğunu televizyonlardan öğrendiğini kaydeden Türkeş, “Bu konuda kimseye danışmadı. Bu diktatörlük müdür yoksa başka bir yerden mi yönlendiriliyor, bilemiyorum” şeklinde konuştu.
“Türkiye'de seçilmiş bir cumhurbaşkanı ile görüşmek suç ama ithal bir adayı empoze etmek suç değil, böyle bir şey olabilir mi?” diyen Türkeş, İhsanoğlu'nun entelektüel bir insan olduğunu belirterek, “Biz 78 milyon içinden bir aday bulamadık mı?” dedi.
Devlet Bahçeli'ye kendisinin aday olması gerektiğini söylediğini belirten Türkeş, “Daha sonradan öğrendim birileri benim Bahçeli'yi cumhurbaşkanlığına göndermek istediğimi, kendimin de genel başkanlık koltuğuna oturacağımı iddia etmiş. Benim koltukta gözüm yok” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 16 Eylül tarihinde görüştüğünün altını çizen Türkeş, “Ben aynı zamanda TÜDEV'in de başkanıyım. Buraya benim başkan olmamı da isteyen Bahçeli'dir. Ancak Erdoğan ile görüşmemden neden bu kadar rahatsız oldu? Halbuki Gül ile de cumhurbaşkanı iken aynı konuda 2-3 kez bir araya geldim. Ancak o zaman hiçbir tepki göstermemişti, rahatsızlık duymamıştı. Neden Erdoğan ile görüşmemden rahatsız oldu, halbuki ikisi de AK Partili cumhurbaşkanları idi” şeklinde konuştu.
MHP TABANINDAN AK PARTİ'YE KAYMA VAR MI?
MHP tabanından AK Parti'ye doğru bir çözülme olduğunu söyleyen Türkeş, “Bunda benim katkım var mı yok mudur, vardır elbet. Ancak bu konuda ben bir taahhüt vermedim. Ancak benim AK Parti'ye katılmam sonrasında Sayın Bahçeli çıktı tabana ‘dağılmayın' mesajı verdi ve kamuoyuna da ‘koalisyon' mesajı verdi” dedi.
Kendisinin hükümete girmesi ve AK Parti'ye katılması konusunda MHP tabanının yüzde 50 oranında karşıt ve destek olduğunu belirten Türkeş, “Yarısı ‘Tuğrul doğru yaptı' diyor, diğer yarısı ise 'genel başkanın kararı tartışılmaz, doğru yapmamıştır' diyor” açıklamasında bulundu.
Kendisinin MHP'ye tepki göstermek için yola çıkmadığını ifade eden Türkeş, “Ben anayasal gerek olarak bu görevi kabul ettim. Bahçeli kızgınlığından Köksal'ı (çaycıyı) işten attı. Bana bir şey diyemediği için hıncını ondan aldı. Ben de, ‘ben genel başkan yardımcısıyım, beni atamazsın' dedim” şeklinde konuştu.
Dağlıca baskını sonrasında CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun neler olduğunu öğrenmek için Başbakan'dan randevu aldığını kaydeden Türkeş, “Ben de Genelkurmay Başkanı ile birlikte Başbakanın yanındaydım, Kılıçdaroğlu gelince ben çıktım. Ancak bu konuda MHP'den bir talep gelmedi. Halbuki ben MHP adına oradayım. Kimse telefondan arayıp da bu konuda bilgi istemedi. Böyle önemli bir konuda insan bilgi sahibi olmak istemez mi?” dedi.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm sürecine dün de karşı olduğunu, bugün de karşı olduğunun altını çizen Türkeş, “Bugünden sonra yeni bir anlayış olabilir, iyi bir başlama noktasıdır. Çünkü AK Parti ‘silahlar gömülene kadar, teröristler sınır dışına çıkarılıncaya kadar mücadele sürecek' dedi.
Kaynak: İHA
Sorunların çözümünün konuşarak olacağını belirten Türkeş, “Karagümrük kasketi ile bu sorunlar çözülmez” dedi.
Çözüm sürecine karşı olduğunun altını çizen Türkeş, “AK Parti ‘silahlar gömülene kadar, teröristler sınır dışına çıkarılıncaya kadar mücadele sürecek' dedi.
MHP'de istişare mekanizmasına yönelik açıklamalarda bulunan Türkeş, “Sayın Bahçeli, başkanlık divanını genelde çalıştırır, fikirlerimizi alırdı. Mesela Gezi olaylarında bunu yaşadık. Bizi topladı ve bu olaylar karşısında ‘nasıl bir tavır takınalım' diye sordu. Ancak çok kritik dönemlerde başkanlık divanını çalıştırmadı ve kimseye fikir sormadı. Bunu son dönemde iki yerde gördüm” dedi.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde MHP'nin adayının Ekmeleddin İhsanoğlu olduğunu televizyonlardan öğrendiğini kaydeden Türkeş, “Bu konuda kimseye danışmadı. Bu diktatörlük müdür yoksa başka bir yerden mi yönlendiriliyor, bilemiyorum” şeklinde konuştu.
“Türkiye'de seçilmiş bir cumhurbaşkanı ile görüşmek suç ama ithal bir adayı empoze etmek suç değil, böyle bir şey olabilir mi?” diyen Türkeş, İhsanoğlu'nun entelektüel bir insan olduğunu belirterek, “Biz 78 milyon içinden bir aday bulamadık mı?” dedi.
Devlet Bahçeli'ye kendisinin aday olması gerektiğini söylediğini belirten Türkeş, “Daha sonradan öğrendim birileri benim Bahçeli'yi cumhurbaşkanlığına göndermek istediğimi, kendimin de genel başkanlık koltuğuna oturacağımı iddia etmiş. Benim koltukta gözüm yok” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMESİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 16 Eylül tarihinde görüştüğünün altını çizen Türkeş, “Ben aynı zamanda TÜDEV'in de başkanıyım. Buraya benim başkan olmamı da isteyen Bahçeli'dir. Ancak Erdoğan ile görüşmemden neden bu kadar rahatsız oldu? Halbuki Gül ile de cumhurbaşkanı iken aynı konuda 2-3 kez bir araya geldim. Ancak o zaman hiçbir tepki göstermemişti, rahatsızlık duymamıştı. Neden Erdoğan ile görüşmemden rahatsız oldu, halbuki ikisi de AK Partili cumhurbaşkanları idi” şeklinde konuştu.
MHP TABANINDAN AK PARTİ'YE KAYMA VAR MI?
MHP tabanından AK Parti'ye doğru bir çözülme olduğunu söyleyen Türkeş, “Bunda benim katkım var mı yok mudur, vardır elbet. Ancak bu konuda ben bir taahhüt vermedim. Ancak benim AK Parti'ye katılmam sonrasında Sayın Bahçeli çıktı tabana ‘dağılmayın' mesajı verdi ve kamuoyuna da ‘koalisyon' mesajı verdi” dedi.
Kendisinin hükümete girmesi ve AK Parti'ye katılması konusunda MHP tabanının yüzde 50 oranında karşıt ve destek olduğunu belirten Türkeş, “Yarısı ‘Tuğrul doğru yaptı' diyor, diğer yarısı ise 'genel başkanın kararı tartışılmaz, doğru yapmamıştır' diyor” açıklamasında bulundu.
Kendisinin MHP'ye tepki göstermek için yola çıkmadığını ifade eden Türkeş, “Ben anayasal gerek olarak bu görevi kabul ettim. Bahçeli kızgınlığından Köksal'ı (çaycıyı) işten attı. Bana bir şey diyemediği için hıncını ondan aldı. Ben de, ‘ben genel başkan yardımcısıyım, beni atamazsın' dedim” şeklinde konuştu.
Dağlıca baskını sonrasında CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun neler olduğunu öğrenmek için Başbakan'dan randevu aldığını kaydeden Türkeş, “Ben de Genelkurmay Başkanı ile birlikte Başbakanın yanındaydım, Kılıçdaroğlu gelince ben çıktım. Ancak bu konuda MHP'den bir talep gelmedi. Halbuki ben MHP adına oradayım. Kimse telefondan arayıp da bu konuda bilgi istemedi. Böyle önemli bir konuda insan bilgi sahibi olmak istemez mi?” dedi.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm sürecine dün de karşı olduğunu, bugün de karşı olduğunun altını çizen Türkeş, “Bugünden sonra yeni bir anlayış olabilir, iyi bir başlama noktasıdır. Çünkü AK Parti ‘silahlar gömülene kadar, teröristler sınır dışına çıkarılıncaya kadar mücadele sürecek' dedi.