CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu Açıklaması
"Türkiye'de gerçekten barış, refah ve huzur içinde bir arada yaşayacaksak, yeniden toplum olacaksak, aynı şeye üzülüp aynı şeye ağlayacaksak, aynı şeye sevineceksek, tasada ve kıvançta bir olacaksak onun adresi, 1 Kasım'da sol ve sosyal demokrat anlayışı ile Cumhuriyet Halk Partisidir"
KOCAELİ - CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Türkiye'de gerçekten barış, refah ve huzur içinde bir arada yaşayacaksak, yeniden toplum olacaksak, aynı şeye üzülüp aynı şeye ağlayacaksak, aynı şeye sevineceksek, tasada ve kıvançta bir olacaksak onun adresi, 1 Kasım'da sol ve sosyal demokrat anlayışı ile Cumhuriyet Halk Partisidir" dedi.
Tanrıkulu, partisinin Derince ilçesindeki Yenikent Mahallesi'nde düzenlediği açık hava toplantısında, 1 Kasım seçimlerini Türkiye'nin geleceği açısından çok kritik gördüklerini söyledi.
Seçim öncesinde Türkiye'nin çok kritik yol kavşağında olduğunu belirten Tanrıkulu, "Ya birlik, bütünlük, barış ve refah içinde kardeşçe yaşayacağız veya 2 Kasım'dan sonra başka bir Türkiye olacak. Biz birliği, beraberliği, barışı ve bütünlüğü savunuyoruz. Refahın bütün topluma yayılmasını savunuyoruz" şeklinde konuştu.
Tanrıkulu, 7 Haziran seçimlerinde kimseyle kavga etmediklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kavga edenler vardı. 'Ya 400 vekil vereceksiniz ya da kaos olacak' dedi. Peki ne oldu? 500 yurttaşımız yaşamını yitirdi. Askerler, eşlerinin, çocuklarının yanında şehit edildi. Polisler uykularında şehit edildi, böyle kirli bir biçimde. Bunlar yoktu. Suruç'ta 30 sosyalist gencimiz katledildi. Ankara'da 102 yurttaşımız, barış isteyenler, katledildi. Tweet atıp tutuklananların sayısı, IŞİD'den tutuklananlardan daha fazla. Hala bu hükümet, IŞİD gibi bir örgüte, küresel vahşet örgütüne 'terör örgütü' diyemiyor. Ben bu meydandan Davutoğlu'na, Erdoğan'a, İçişleri Bakanı'na soruyorum. Ben avukatım, çıkın karşıma. Siz IŞİD'i terör örgütü listesine aldınız mı, almadınız mı? 'IŞİD' diye bir örgüt var mı, yok mu?"
Partisinin 7 Haziran seçimlerinde çok güzel bir seçim bildirgesi hazırladığını anlatan Tanrıkulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in kendilerine, "Kaynağınız nerede, göreceksiniz ülkeyi bir yılda batıracaksınız, bütün kaynakları harcayacaksınız" dediğini ifade etti.
Tanrıkulu, şunları dile getirdi:
"Mehmet Şimşek, 'Siz bunlara kaynak gösterin, ben CHP'ye geçeceğim' dedi. Şimdi soruyorum. Gaziantep'ten adaysın. AKP'den seçil, gel CHP'ye çünkü bizim söylediğimizin tümünü seçim bildirgelerine aldılar. Asgari ücreti, taşeron işçilerini, gençlere, kadınlara, emeklilere yardımı, tümünü aldılar. Peki şimdi soruyorum, kaynak nerede? Haydi bakalım söylesinler. 13 yıldır bu bütçeyi halkın yararına değil, kendi yararlarına kullandılar ama ne zaman ki CHP pozitif siyaset yaptı, halktan yana siyaset yaptı, tekrar geri dönmek zorunda kaldılar.
Bu milletin karnı tok artık bu yalanlara. O nedenle 1 Kasım'da bunları yeniden iktidardan ebediyen indireceğiz."
"Başbakan işi aşı bıraktı, millete eş bulma derdine düştü. Ben de kendisine soruyorum buradan, peki kaynağı nerede?" diyen Tanrıkulu, şunları kaydetti:
"Saygı duyduğum AKP siyasetçilerden biri dün önemli açıklamada bulundu. İnanın açıklamaların 10'da biri CHP'nin içinden yapılsaydı, bugün bütün medya CHP'yi konuşurdu. Eski Başbakan Yardımcısı, TRT'den sorumluydu. TRT, kendisini sansür etti. Kendi bakanlığını yaptığı TRT kendisini sansür etti ama kendisi de TRT'den sorumluyken bizi sansür ediyordu. Şunu söyledi: 'Güvenim azaldı, sevgim azaldı' dedi. Peki soruyorum, kendisinin güveninin ve sevgisinin azaldığı bir siyasi partiye, bir anlayışa milletimiz neden oy versin? Bu kadrolara güvenmiyor. Ne diyor kendisi: 'Yola beraber çıktıklarıyla değil, yoldan aldıkları yeni yetmelerle yola devam ediyorlar.' Ben de size soruyorum: Türkiye'nin güvenilir kadrolarına mı, yoksa kendilerinin 'yeni yetme' diye tanımladığı insanlara mı oy vereceksiniz? Kimlere vereceksiniz oy? Böyle bir ortam var. Kendi içlerinde bile birbirlerine güvenmeyen, birbirlerini yarı yolda bırakan bir çatışma ortamına geldiler."
Tanrıkulu, "Türkiye'de gerçekten barış, refah ve huzur içinde bir arada yaşayacaksak, yeniden toplum olacaksak, aynı şeye üzülüp aynı şeye ağlayacaksak, aynı şeye sevineceksek, tasada ve kıvançta bir olacaksak onun adresi, 1 Kasım'da sol ve sosyal demokrat anlayışı ile Cumhuriyet Halk Partisidir" değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmasının ardından Tanrıkulu, CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay, CHP Derince İlçe Başkanı Nihat Değer ve milletvekili adaylarıyla partisinin Yenikent Mahallesi'ndeki seçim irtibat bürosunun açılışını gerçekleştirdi.
Kaynak: AA
Tanrıkulu, partisinin Derince ilçesindeki Yenikent Mahallesi'nde düzenlediği açık hava toplantısında, 1 Kasım seçimlerini Türkiye'nin geleceği açısından çok kritik gördüklerini söyledi.
Seçim öncesinde Türkiye'nin çok kritik yol kavşağında olduğunu belirten Tanrıkulu, "Ya birlik, bütünlük, barış ve refah içinde kardeşçe yaşayacağız veya 2 Kasım'dan sonra başka bir Türkiye olacak. Biz birliği, beraberliği, barışı ve bütünlüğü savunuyoruz. Refahın bütün topluma yayılmasını savunuyoruz" şeklinde konuştu.
Tanrıkulu, 7 Haziran seçimlerinde kimseyle kavga etmediklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kavga edenler vardı. 'Ya 400 vekil vereceksiniz ya da kaos olacak' dedi. Peki ne oldu? 500 yurttaşımız yaşamını yitirdi. Askerler, eşlerinin, çocuklarının yanında şehit edildi. Polisler uykularında şehit edildi, böyle kirli bir biçimde. Bunlar yoktu. Suruç'ta 30 sosyalist gencimiz katledildi. Ankara'da 102 yurttaşımız, barış isteyenler, katledildi. Tweet atıp tutuklananların sayısı, IŞİD'den tutuklananlardan daha fazla. Hala bu hükümet, IŞİD gibi bir örgüte, küresel vahşet örgütüne 'terör örgütü' diyemiyor. Ben bu meydandan Davutoğlu'na, Erdoğan'a, İçişleri Bakanı'na soruyorum. Ben avukatım, çıkın karşıma. Siz IŞİD'i terör örgütü listesine aldınız mı, almadınız mı? 'IŞİD' diye bir örgüt var mı, yok mu?"
Partisinin 7 Haziran seçimlerinde çok güzel bir seçim bildirgesi hazırladığını anlatan Tanrıkulu, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in kendilerine, "Kaynağınız nerede, göreceksiniz ülkeyi bir yılda batıracaksınız, bütün kaynakları harcayacaksınız" dediğini ifade etti.
Tanrıkulu, şunları dile getirdi:
"Mehmet Şimşek, 'Siz bunlara kaynak gösterin, ben CHP'ye geçeceğim' dedi. Şimdi soruyorum. Gaziantep'ten adaysın. AKP'den seçil, gel CHP'ye çünkü bizim söylediğimizin tümünü seçim bildirgelerine aldılar. Asgari ücreti, taşeron işçilerini, gençlere, kadınlara, emeklilere yardımı, tümünü aldılar. Peki şimdi soruyorum, kaynak nerede? Haydi bakalım söylesinler. 13 yıldır bu bütçeyi halkın yararına değil, kendi yararlarına kullandılar ama ne zaman ki CHP pozitif siyaset yaptı, halktan yana siyaset yaptı, tekrar geri dönmek zorunda kaldılar.
Bu milletin karnı tok artık bu yalanlara. O nedenle 1 Kasım'da bunları yeniden iktidardan ebediyen indireceğiz."
"Başbakan işi aşı bıraktı, millete eş bulma derdine düştü. Ben de kendisine soruyorum buradan, peki kaynağı nerede?" diyen Tanrıkulu, şunları kaydetti:
"Saygı duyduğum AKP siyasetçilerden biri dün önemli açıklamada bulundu. İnanın açıklamaların 10'da biri CHP'nin içinden yapılsaydı, bugün bütün medya CHP'yi konuşurdu. Eski Başbakan Yardımcısı, TRT'den sorumluydu. TRT, kendisini sansür etti. Kendi bakanlığını yaptığı TRT kendisini sansür etti ama kendisi de TRT'den sorumluyken bizi sansür ediyordu. Şunu söyledi: 'Güvenim azaldı, sevgim azaldı' dedi. Peki soruyorum, kendisinin güveninin ve sevgisinin azaldığı bir siyasi partiye, bir anlayışa milletimiz neden oy versin? Bu kadrolara güvenmiyor. Ne diyor kendisi: 'Yola beraber çıktıklarıyla değil, yoldan aldıkları yeni yetmelerle yola devam ediyorlar.' Ben de size soruyorum: Türkiye'nin güvenilir kadrolarına mı, yoksa kendilerinin 'yeni yetme' diye tanımladığı insanlara mı oy vereceksiniz? Kimlere vereceksiniz oy? Böyle bir ortam var. Kendi içlerinde bile birbirlerine güvenmeyen, birbirlerini yarı yolda bırakan bir çatışma ortamına geldiler."
Tanrıkulu, "Türkiye'de gerçekten barış, refah ve huzur içinde bir arada yaşayacaksak, yeniden toplum olacaksak, aynı şeye üzülüp aynı şeye ağlayacaksak, aynı şeye sevineceksek, tasada ve kıvançta bir olacaksak onun adresi, 1 Kasım'da sol ve sosyal demokrat anlayışı ile Cumhuriyet Halk Partisidir" değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmasının ardından Tanrıkulu, CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay, CHP Derince İlçe Başkanı Nihat Değer ve milletvekili adaylarıyla partisinin Yenikent Mahallesi'ndeki seçim irtibat bürosunun açılışını gerçekleştirdi.