Mesud TEK, 35 Yıl Aradan Sonra Diyarbakır'da

35 yıl 6 ay aradan sonra Diyarbakır’a gelen Mesud Tek’i havaalanında çok sayıda partili karşıladı. Karşılamada iki çocuk Tek’e çiçek verdi. Vatandaşların yoğun sevgi gösterisinde bulunduğu Tek, daha sonra basın açıklaması yapacağı otele geçti. Tek, 35 yıl 6 ay aradan sonra Diyarbakır’a geldiğini belirterek, çözüm sürecinin Kürt sorununun çözümünü amaçlayan bir süreç olmadığını savundu. Tek, “Hükümetin bu süreçten beklentileri farklıydı, PKK’nın beklentileri farklıydı. Hükümetin amacı, PKK’yı silahsızlandırmak, silah bıraktırmak ve bazı adımlarla Kürt sorununu çözdük demekti. PKK açısından bakarsak, ben PKK’nın da bu süreci kendisi açısından okuduğunu, çatışmasızlık ortamından yararlanarak Kuzey Kürdistan’da kendi sistemini KCK sistemini oluşturmak istedi. Benim görebildiğim kadarı ile bu sitemi PKK’nın dışında kabul eden, bu sistem içinde yer alan Kürt yurtsever hareketi ben bilmiyorum. AK Parti’ye yönelik olarak söylemek gelirse, ben Kürt ulusal hareketinin gözü kapalı bir AK Parti düşmanlığı yapmasının, Kürtlerin çıkarına olduğuna inanmıyorum arkadaşlar, açık ve net söylüyorum bunu” dedi.

“TAMAM, ’AK PARTİ KÖTÜ’ PEKİ O GİTTİĞİ ZAMAN YERİNE KİM GELECEK”

AK Parti giderse yerine kimin geleceği sorusunun kulaklara küpe olması gerektiğini kaydeden Tek, şöyle konuştu:

"Bu soru biz Kürtlerin kulağına küpe olmalıdır. Biz herhangi bir siyasi iktidara karşı ülkemizi işgal altında tutan herhangi bir siyasi iktidara karşı mücadelemizi yürütürken ya da o iktidarın yöneticileri olan partilere karşı tavır alırken o soruyu sormak zorundayız. Tamam, bu gitsin ama yerine kim gelecek, Kürtler gelemeyeceğine göre herhalde biz de Diyarbakır’dan Ankara’yı yönetemeyiz. O zaman bizim şu soruyu her zaman sormamız lazım. Tamam, AK parti kötü, peki o gittiği zaman kim gelecek. AK Parti’den daha reformist ya da daha iyi bir parti yoktur. PKK tek başına Kürt halkı değildir. PKK’nın dışında da Kürt örgütleri vardır, PKK’nın dışında da yurtsever kesimler vardır. Onların da mutlaka bu konuda söyleyecek sözleri vardır. Onlar dikkate alınmadan da çözüm süreci diye bir şey olmaz diye düşünüyorum."