Kayseri'nin Yöresel Tatları 'Coğrafi İşaretler' İle Koruma Altında
Kayseri Ticaret Odası (KTO) ve Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) tarafından düzenlenen ve Kayseri Valiliği, Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından desteklenen ‘Coğrafi İşaretler’ sempozyumu düzenlendi.
Sempozyuma, Kayseri Valisi Orhan Düzgün, KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz, YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, Kocasinan Kaymakamı Ali Candan, Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk, ilçe kaymakamları ve davetliler katıldı.
İlk olarak coğrafi işaret almış ürünlerin bulunduğu stantları gezen Kayseri Valisi Orhan Düzgün, KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz’dan bilgiler aldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından sempozyumun açılış konuşmasını yapan YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekeliooğlu, “YÜCİTA yılda 2 kez toplantı yapıyor. Toplantımızın 6. Kayseri’de yapıyoruz çünkü Kayseri bizim için çok özel bir şehirdir. Coğrafi işaretler artık günümüzde küresel bir olgu oldu. Çok hızlı gelişiyorlar. Dünya Ticaret Örgütü, Uluslararası Ticaret Merkezi’ne göre halen dünyada 10 bin coğrafi işaret olduğunu söyledi.
Bu işaretlerin yüzde 10’u gelişmekte olan ülkelere aittir. Daha birçok coğrafi işaret var ama bunlar hukuken yeterince korunamıyorlar. Bu miktarın 3’te 1’i Avrupa Birliği’ne aittir. Ülkemize gelince bizde de şuana kadar coğrafi işaret almış 183 ürünümüz bulunuyor” dedi.
KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz da, “1995 yılında 555 sayılı coğrafi işaretlerin korunması hakkında çıkarılan kanun hükmünde kararname ile coğrafi işaretler koruma altına alındı. Coğrafi işaretler, belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle kökeninin bulunduğu bir yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretler olarak tanımlanıyor. Coğrafi işaret uygulaması, yerel bir ürünün veya değerin belirli yasalar çerçevesinde koruma altına alınması şeklinde değerlendiriyor. Bir ürün bir ilde, bir bölgede ünlenmiştir ve onun korunması bakımından da coğrafi işaret alınmasının uygunluğu söz konusudur. Bu ürünlerin üzerinde o yörenin adının kullanılması ve o ürünün kullanılması bakımından tüketicilere de bir güven vermektedir. Kayseri mantısı, Kayseri pastırması dendiğinde bu ürünün Kayseri ile özdeşleşmiş olduğu ve Kayseri’de üretiliyor olmasından dolayı da tüketiciler tarafından da güven içerisinde tüketilebileceği imajını veriyor. Coğrafi işaret kapsamında şehrimizde bu şekilde ürünlerin tespiti ve tanıtımı yönünde yürütülen çalışmalara Kayseri Ticaret Odası olarak öncülük eden bir kuruluşuz” ifadelerini kullandı.
Kayseri Valisi Orhan Düzgün ise, “Coğrafi ürünlerin tescili Kayseri gibi marka olmuş bir şehir için oldukça önemlidir. Kayseri’nin bu konuda da diğer illerden önde olarak en fazla coğrafi ürünü tescil eden illerin arasında yer alması da benim açımdan büyük bir memnuniyet vericidir. Sanayide AR-GE çalışmaları ne kadar önemliyse ürünlerimizin değerini artırmak ne kadar önemliyse geleneksel olarak üretmiş olduğumuz ürünlerinde tescil edilmesi son derece önemlidir. Tescili yapılan ürünlerin değerinin arttığını, bu kültürün yaşatılması için önemli bir farkındalığın oluştuğunu söyleyebiliriz. Bir üreticinin elinde ki ürün bir köyümüzde, kasabamızda ve şehrimizde üretilen bir ürünün tescil edilmesi öncelikle o ürüne olan talebin artırılmasını sağlıyor” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
İlk olarak coğrafi işaret almış ürünlerin bulunduğu stantları gezen Kayseri Valisi Orhan Düzgün, KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz’dan bilgiler aldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından sempozyumun açılış konuşmasını yapan YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekeliooğlu, “YÜCİTA yılda 2 kez toplantı yapıyor. Toplantımızın 6. Kayseri’de yapıyoruz çünkü Kayseri bizim için çok özel bir şehirdir. Coğrafi işaretler artık günümüzde küresel bir olgu oldu. Çok hızlı gelişiyorlar. Dünya Ticaret Örgütü, Uluslararası Ticaret Merkezi’ne göre halen dünyada 10 bin coğrafi işaret olduğunu söyledi.
Bu işaretlerin yüzde 10’u gelişmekte olan ülkelere aittir. Daha birçok coğrafi işaret var ama bunlar hukuken yeterince korunamıyorlar. Bu miktarın 3’te 1’i Avrupa Birliği’ne aittir. Ülkemize gelince bizde de şuana kadar coğrafi işaret almış 183 ürünümüz bulunuyor” dedi.
KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz da, “1995 yılında 555 sayılı coğrafi işaretlerin korunması hakkında çıkarılan kanun hükmünde kararname ile coğrafi işaretler koruma altına alındı. Coğrafi işaretler, belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle kökeninin bulunduğu bir yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretler olarak tanımlanıyor. Coğrafi işaret uygulaması, yerel bir ürünün veya değerin belirli yasalar çerçevesinde koruma altına alınması şeklinde değerlendiriyor. Bir ürün bir ilde, bir bölgede ünlenmiştir ve onun korunması bakımından da coğrafi işaret alınmasının uygunluğu söz konusudur. Bu ürünlerin üzerinde o yörenin adının kullanılması ve o ürünün kullanılması bakımından tüketicilere de bir güven vermektedir. Kayseri mantısı, Kayseri pastırması dendiğinde bu ürünün Kayseri ile özdeşleşmiş olduğu ve Kayseri’de üretiliyor olmasından dolayı da tüketiciler tarafından da güven içerisinde tüketilebileceği imajını veriyor. Coğrafi işaret kapsamında şehrimizde bu şekilde ürünlerin tespiti ve tanıtımı yönünde yürütülen çalışmalara Kayseri Ticaret Odası olarak öncülük eden bir kuruluşuz” ifadelerini kullandı.
Kayseri Valisi Orhan Düzgün ise, “Coğrafi ürünlerin tescili Kayseri gibi marka olmuş bir şehir için oldukça önemlidir. Kayseri’nin bu konuda da diğer illerden önde olarak en fazla coğrafi ürünü tescil eden illerin arasında yer alması da benim açımdan büyük bir memnuniyet vericidir. Sanayide AR-GE çalışmaları ne kadar önemliyse ürünlerimizin değerini artırmak ne kadar önemliyse geleneksel olarak üretmiş olduğumuz ürünlerinde tescil edilmesi son derece önemlidir. Tescili yapılan ürünlerin değerinin arttığını, bu kültürün yaşatılması için önemli bir farkındalığın oluştuğunu söyleyebiliriz. Bir üreticinin elinde ki ürün bir köyümüzde, kasabamızda ve şehrimizde üretilen bir ürünün tescil edilmesi öncelikle o ürüne olan talebin artırılmasını sağlıyor” şeklinde konuştu.