Genç Mucitlere Buluş ve Patent İçin Yol Haritası

Dokuz Eylül Üniversitesi'nde yaptığı araştırmalarla 15 patent alan Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Havıtçıoğlu, Türkiye'deki bilimsel çalışmaların sanayiye dönüşüp katma değer oluşturması ve patent sayısının artması için genç araştırmacılara yol haritası hazırladı.


Havıtçıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1993 yılından bu yana yaptıkları çalışmalarla 15 patent aldıklarını, bir buluşun ticarileşmesi için çalışırken çok sorun yaşadığını, patent lisansını vermedeki ayrıntıları ve önemini bu süreçte öğrendiğini anlattı.

Birçok araştırmanın nasıl patente dönüşebileceğini gördüğünü, asıl önemli olanın ise "buluşun topluma dönüşmesi" olduğunu anladığını vurgulayan Havıtçıoğlu, Türkiye'de birçok araştırmanın yapıldığını ancak bu çalışmaların toplumun yararlanacağı formasyonu girmesinde birçok problemle karşılaşıldığını dile getirdi.

Havıtçıoğlu, "Türk bilim insanlarının fikirleri maalesef kağıt üzerinde kalıyor. Patent üretiminde başarılı değiliz. Ülkemizde yapılan araştırmaların yüzde 15'i buluşa dönüşebiliyor. Buluşa dönüşebilenlerin topluma ulaşması da yüzde 3 civarında. Bu kitapla 33 yıllık akademik yaşamımda edindiğim tecrübelerimi paylaşmayı amaç edindim. Kendimce önemli olduğunu düşündüğüm araştırma sürecinde buluş yapabilme ile ilgili birikimlerimin paylaşılması ile genç araştırmacılara yeni bir yol göstermeyi istedim" diye konuştu.

-"Başımıza icat çıkarma"

Türkiye'nin patent üretiminde başarılı olmadığını, 2008 verilerine göre Güney Kore'nin 29 bin 500 bilimsel makaleye karşılık 23 bin 584 patent başvurusu yaparken Türkiye'nin 18 bin makaleye karşılık 85 patent başvurusu yaptığına dikkati çeken Havıtçıoğlu, "Türkiye bilimde ileri, fakat teknolojide ileri olmayan bir ülke olma riskiyle karşı karşıya" dedi.

Etkili bir patent sisteminin ülke içinde ekonomik büyümeyi beraberinde getireceğine vurgu yapan Prof. Dr. Hasan Havıtçıoğlu, Türk toplumunda bir yenilik ya da yaratıcılıktan bahsedildiğinde "Başka işin gücün yok mu? Başımıza icat çıkarma, eski köye yeni adet getirme" gibi negatif yaklaşımlarla karşılaşıldığına işaret etti.

-Araştırmacılara altın kurallar

Havıtçıoğlu, bilimsel araştırma yapanlara şu tavsiyelerde bulundu:

"Başarısızlık korkusu, "insanlar ne düşünür", "ben yapamam, yapabileceğim bir şey yok" gibi şeyler en büyük engellerdir. Yol boyunca başarısızlıklar beklenmeli ve kabul edilmelidir. Yaratıcı olmak zor bir iş olsa da bazen ilham hiçbir uyarı olmadan gelebilir. Yaratıcılığı geliştirmek ve teşvik etmek için insanlarla bağ kurulmalı. Sosyal medya ağlarını kullanmak, yaratıcılığa ilham sağlayabilmektedir. Yaratıcı düşünmek için örneğin elverişli bir ortam oluşturun. Bir sahil beldesinde basit bir tatil yeri bile zihninizi özgür kılar ve yaratıcı düşünmek için harika bir yoldur. Okuyarak zihninizi genişletin. Eğlence ve mizah ile meşgul olun. Beyin oyunları, bulmaca, yaratıcı yeteneklerinize ilham verecek bir yoldur. Bisiklet sürme ve yürüyüş gibi açık hava etkinliklerinin de olumlu etkisi vardır. Spor olayları, komedi gösterileri ya da diğer canlı performanslara da katılabilirsiniz. Resim, müzik veya tiyatro gibi sanatsal yeteneklerinizi uyarın. İlham verici yerleri ziyaret edin. Müzeler ve sanat galerileri yaratıcılık ve öğrenmeyi teşvik etmek için mükemmel bir ortam sağlar."

Kaynak: AA