Akciğer Kanserinde Aşı Tedavisi

Dr. Erdem yaptığı açıklamada, “Akciğer kanseri dünyada kanser-ilişkili ölümün en sık nedenidir. Hastaların çoğu evre III ve IV yani ileri evrede tanı almaktadır. Günümüzde en sık görülen tipi olan küçük hücreli dışı akciğer kanserinde belirli alt tiplere göre tedavi planlanır ve bu tedavi genellikle kemoterapi bazen de kemoterapi ve radyoterapinin beraber uygulandığı tedavileri içerir. İleri evre akciğer kanserinde özellikle ilk uygulanan tedavi ile hastalığın belli oranda kontrol altına alınması amaçlanır ve kontrol sonrası tekrar artmasını önlemek amacıyla’ idame tedavi’ denilen tedavilerle devam edilebilir” dedi.

Bağışıklık sistemindeki birtakım bozuklukların kanser gelişimine katkıda bulunduğunu söyleyen Dr. Dilek Erdem, “Bu hasara karşı geliştirilen birtakım aşılar günümüzde bazı cilt tümörleri başta olmak üzere prostat, kolon ve over gibi birçok solid tümörde çalışılmaktadır. Bu tümörler arasında günümüzde ‘melanom’ adı verilen agresif bir tümörde halihazırda tedavinin bir parçası olarak kullanılmaktadır. Ancak diğer tümörlerde çalışmalar devam etmektedir” diye konuştu.

Uzm. Dr. Dilek Erdem şu bilgileri verdi: “İleri evre akciğer kanserinde kemoterapinin devamı olarak verilebilecek olan ‘racotumomab’ adlı molekül; memeli hücrelerinin yüzeyinde bulunan ve gangliozid adı verilen, hücre büyüme ve farklılaşmasından sorumlu molekül gibi davranarak tümörün antijenine karşı aşı üretir. Bu yöntemle tümör hücresini direkt öldürebileceği gösterilmiştir. Yalnızca akciğer kanserinde değil; meme ve melanomda da tümör ölümüne yol açabilmiştir. Racotumomab günümüzde yalnızca iki ülkede; Küba ve Arjantin’de onay almış olup 5 ülkede çalışmaları devam etmektedir. Bir ilacın dünyada kabul görebilmesi için gerekli faz olan Faz III açısından hala çalışmaları devam ettiğinden henüz onkoloji tedavi pratiğinde yerini almamıştır. Sadece Faz III aşamasına gelene kadar olan faydaları açısından 2 ülkede onay verilmiştir.”
Uzm. Dr. Dilek Erdem sözlerini şöyle tamamladı: “Bu aşı eldeki mevcut tedavilerin yerini almak yerine devam tedavi olarak düşünülmüştür. Faz III çalışmaları olumlu sonuçlanırsa, özellikle ilk verilen kemoterapi rejiminin fayda gösterdiği ileri evre akciğer kanseri hastalarında devam tedavisi olarak kullanılabilecektir. Çalışma sonuçlarının Eylül 2015’te açıklanması beklenmektedir. Sonuç olarak ileri evre akciğer kanserinde elimizde var olan tedaviler hala en iyi sonuçları vermekte ve bunların üstünde bir tedavinin kanıtlanmış bir üstünlüğü yoktur.”