Başbakan Yardımcısı Arınç, Bursa'da (2)

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Geçmişte çok büyük hatalar yapıldı. Yanlış yapıldı. İrtica yanlış gösterildi, laiklik yanlış anlaşıldı. İnsanların din ve vicdan özgürlüğüne yanlış müdahale edildi ama bugün çok şükür iyi bir noktadayız" dedi.

Arınç, restorasyonu tamamlanan Muradiye Camisi'nin resmi açılış töreninde, Türkiye'de yıllar sonra normalleşme süreci yaşandığını, artık Kur'an ve duaların rahatça okunabildiğini, insanların Allah'ın ismini zikrederek konuşma yapabildiğini söyledi.

Gelinen noktanın güzel olduğunu belirten Arınç, "Geçmişte çok büyük hatalar yapıldı. Yanlış yapıldı. İrtica yanlış gösterildi, laiklik yanlış anlaşıldı. İnsanların din ve vicdan özgürlüğüne yanlış müdahale edildi ama bugün çok şükür iyi bir noktadayız" ifadesini kullandı.
TBMM Başkanlığı görevini yürütürken 2007 yılında yapılan cumhurbaşkanı seçimini hatırlattı. Cumhurbaşkanının nasıl seçileceğini, anayasadaki ilkelerden bildiklerini dile getiren Arınç, şöyle devam etti:
"O günlerde bana rahmetli Turgut Özal'ın demokrasi ödülünü verdiler. Ben de ödül töreninde, meclis başkanı olarak yaptığım konuşmada şunu söyledim. Rahmetli Özal da bir siyasetçiydi. Sonra cumhurbaşkanı oldu. 4 yıl kadar sürdü. Allah rahmet eylesin ama cenazesine iki milyon kişi katılmış. Bu iki milyon insanın bu sevgisi nereden geliyor diye araştırdım. Kaldı ki ben de o tarihe kadar rahmetliye karşı siyaset yapmış, onu eleştirmiş bir insandım. Bu sevgi nereden geliyor? Çok fotoğraflar taradım. Fotoğrafların bir tanesinde birisi pankart taşıyordu cenaze boyunca. Pankartta da yazan şuydu; 'sivil, dindar, demokrat cumhurbaşkanım.' Halka Özal'ı sevdiren bu üç özelliğiymiş; sivil, dindar ve demokrat oluşu. Ben de o zaman 'Bu kadar gürültü niye kopuyor, anlıyor musunuz?' dedim; sivil, dindar, demokratik cumhurbaşkanını seçtirmemek için. Bu sözlerimden dolayı topa tutuldum, alay edildim, hakaretler yedim, laiklik düşmanı olarak gösterildim. 'İran'da bir Ahmedinejad var, bizde de Bülentinejad' diyen Baykal'ın kulakları çınlasın. Sadece bu sözüm için ama hamdolsun ki onların dediği değil, belki 4-5 aylık bir gecikmeyle Türkiye'de yine halkın istediği oldu; sivil, dindar, demokrat cumhurbaşkanı. Şimdi nereden bu noktaya geliyorum. Allah'a ne kadar hamdetsek azdır."
- "Allah'a binlerce şükür olsun, Türkiye bugünleri gördü"
Arınç, cumhurbaşkanı seçiminde üç adayın yarışacağını anımsattı.
Adayların bazı özelliklerine değinen Arınç, şunları kaydetti:
"Biri İmam Hatip mezunu. Bununla da övünüyor. Onun Fatiha okuması, Kur'an-ı Kerim'i kıraat etmesi birilerine çok yabancı gelmeyebilir ama bir başkası var ki o da en önemli toplantısına, 'esirgeyen, bağışlayan Allah'ın adıyla' diye başlıyor ve Fatiha suresinin mealini okuyor. 7 senede nereden nereye geldik. 7 sene önce beni topa tutanları, gazete, televizyon koleksiyonlarına, Meclis tutanaklarına bakarak görebilirsiniz. İşte aynı onlar, bugün ortaya sürdükleri adayın arkasından Fatiha suresinin mealini vererek konuşmaya başlıyor, elhamdülillah. Allah'a binlerce şükür olsun, Türkiye bugünleri gördü.
Çoğunuz gençsiniz. Ben de sizin yaşınızdayken görmedim ama anlatılanları, yazılanları biliyordum. Türkiye'de türbeler kapatılmıştı. Türbe, tekke, zaviye ne varsa yasaklanmıştı. Hala bununla ilgili bir kanun da var ama daha sonra türbeler kaçak olarak açıldı fakat türbe ziyaretleri yasaktı. Bu büyük zatlar o kadar büyüktü ki kendileri bir yere gitmezler, ayağına çağırırlar. Ayaklarına gidersiniz onların. İşte yine aynı kişiler tarafından desteklenen cumhurbaşkanları veya adayları, bugün türbe ziyaretlerinde bulunuyor. Allah'a hamdolsun ki İslam'ın Kur'an'ın, tarihimizin üzerini ne kadar örtmeye çalışırsanız çalışın, Müslümanları ne kadar küçük görmeye çalışırsanız çalışın, üzerini kara bir şalla örtmeye ne kadar çalışırsanız çalışın o, günün birinde güneş gibi parlıyor."
- "Ne mutlu hepimize"
Bülent Arınç, Türkiye'de farklı görüş mensuplarının da bulunduğunu, onlara saygıları olduğunu ifade etti.

Onların görüşlerine herhangi bir ipotek konulmasına karşı olduklarına dikkati çeken Arınç, şöyle konuştu:
"Geçtiğimiz günlerde Latin Katolik kilisesine tecavüz oldu. İlk önce biz gittik. Geçtiğimiz günlerde farklı bir mezhebin camisine yine birtakım kötü insanlar tecavüzde bulundu. Hemen Diyanet İşleri Başkanımız koştu, hemen biz koştuk. 'Bunu yapanları ortaya çıkaracağız, her şeyi yeniden tamir edeceğiz' dedik. Çok şükür inancımızın bugün Türkiye'de ayakta olduğunu görmekten, dimdik olduğunu görmekten ve Müslümanlığın bir güneş gibi bütün dünyaya doğduğunu görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. İşte çok şükür bazılarının cenazesini padişahlar kaldırıyor, bazısının ayaklarına da cumhurbaşkanları gidiyor. Müslümanlık böyle bir şey. Ne mutlu hepimize."
Bursa Müftüsü Mehmet Emin Ay'ın dua ettirmesinin ardından Arınç ve beraberindekiler, camiyi yeniden ibadete açtı.
Törene, Bursa Valisi Münir Karaloğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, bazı milletvekilleri ve vatandaşlar katıldı.

(Bitti)
Kaynak: AA