Hamzaçebi Açıklaması

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Birleşik Kamu-İş Sendikası yöneticilerini kabul etti. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı İsmail Tutoğlu, 7 Ağustos 2013 tarihinde Memur-Sen ile hükümet arasında imzalanmış olan toplu sözleşme nedeniyle memurların hangi durumda olduklarına ilişkin değerlendirmede bulundu.

“ENFLASYON FARKINI ÖDEYELİM VE ÜSTÜNE REFAHTAN PAY VERELİM”
Hükümetin toplu sözleşme adı altında 2010 referandumu ile Türkiye’nin gündemine getirdiği düzenlemenin aslında 1995 yılından beri Türkiye’de var olan toplu görüşmenin bir devamı olduğunu söyleyen Hamzaçebi, “Hükümetin dediği eskiden nasıl oluyorsa şimdide hükümetin dediği olmaktadır. 3.2 milyonluk memur ve sözleşmeli personel ile 2.5 milyonluk memur emeklisi kitlesi hükümetin Memur-Sen ile yapmış olduğu işbirliği sonucu aldatılmıştır. Söz konusu sendika 5.7 milyonluk kitleye ihanet etmiştir” diye konuştu.

Hükümete çağrıda bulunan Hamzaçebi, “Torba Yasa görüşmelerinde memurlara enflasyon farkı ödenmesi konusunda bir önerge vereceğiz, memurlarımıza büyümeden de bir pay verilmesi gerekir. Hükümeti göreve çağırıyoruz, TBMM tatile girmeden 5.7 milyonluk kitleye hak ettiklerini verelim, enflasyon farkını ödeyelim ve üstüne refahtan pay verelim” şeklinde konuştu.

KOPYA ADAY TARTIŞMALARI
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Recep Tayyip Erdoğan’a benzediği ve kopya aday olduğu yönündeki eleştirilere cevap veren Akif Hamzaçebi, “Ekmeleddin İhsanoğlu ile onların muhtemel adayı Sayın Recep Tayyip Erdoğan arasında bir benzerlik göremiyorum. Onlar ‘kopya aday’ demek suretiyle Sayın İhsanoğlu’nda kendileri açısından eleştirilecek bir yön bulmadıklarını söylüyorlar. ‘Biz onda eleştirecek bir şey bulamıyoruz, onun özellikleri Recep Tayyip Erdoğan’da var’ diyorlar. Aralarında çok temel farklar var. Sayın İhsanoğlu, Anayasanın çizdiği çerçevede görev yapacağını ifade eden bir adaydır, Sayın Erdoğan ise Cumhurbaşkanı seçilirse Türkiye’yi yarı başkanlık sistemine, hatta başkanlık sistemine taşıyacağını söyleyen, hükümetin işlerine karışacağını, hükümeti yöneteceğini söyleyen bir cumhurbaşkanıdır. Bu cumhurbaşkanlığı seçimi aynı zamanda bir cumhurbaşkanlığı modeli seçimi olacaktır. Ben Sayın İhsanoğlu ile ayın Erdoğan arasında bir benzerlik kuramadım. Sayın İhsanoğlu’nun aday olarak açıklanmasından sonra bir panik psikolojisi onları sardı. Bizi taklit ediyorlar, galiba onlar bizi kopya ediyorlar. CHP grubu olarak İhsanoğlu’nun adaylığı için önümüzdeki hafta imzalarımızı toplayacağız” diye konuştu.

AYM’NİN BALYOZ KARARI
Anayasa Mahkemesi’nin Balyoz kararını değerlendiren Hamzaçebi, kararı olumlu bulduğunu ifade ederek, “Gecikmiş karar olmakla birlikte AYM verdiği kararlar, mahkemenin Balyoz kararını mahkum etmiştir. AYM hukukun önünü açmıştır, kararın oy birliği ile alınmış olması önemlidir. Ne kadar hukuksuz bir karar olduğu AYM kararı ile ortaya çıkmıştır. Hukuksuz karaları alanların yargı önünde hesap vereceği günler gelecektir. Bu hukuksuzlukları ne tarih affedecektir ne de yargı bunları görmezden gelecektir. Sayın Engin Alan’ı da önümüzdeki hafta TBMM’de yemin etmeye bekliyoruz. AYM’nin bu kararından sonra yerel mahkemenin yapması gereken, aynen Sayın Haberal, Sayın Balbay ve tutuklu milletvekillerinde olduğu gibi süratle toplanıp onların tahliyelerine karar vermesidir” açıklamasında bulundu.

Yargıtay’ın yerel mahkemenin kararını onadığının hatırlatılması üzerine Hamzaçebi, “AYM kanunu açık, hak ihlaline ilişkin olarak eğer AYM bir karar verirse, karar gereği yapılmak üzere yerel mahkemeye gönderilir, yerel mahkemenin yeniden karar alması gerekir. AK Parti Sözcüsü AYM kararına eleştiri yöneltti, oysa Sayın Başbakan 17 Aralık operasyonundan sonra Balyoz mağdurlarını yanına alabilmek için ‘içeride çok sayıda günahsız adam var, yeniden yargılamaya olumlu bakıyoruz, Adalet Bakanıma talimat verdim bu çalışmayı en kısa sürede tamamlayacağız’ demişti. O günden bu güne yeniden yargılama konusunda hükümet bir adım atmadı. CHP olarak bizim verdiğimiz teklifleri kabul etmediler, kendileri de bir tasarı getirmediler, teklifte vermediler. Sayın Engin Alan’ın TBMM tatile girmeden Meclise gelip görevine başlaması için bizim verdiğimiz önergeye AK Parti grubu destek vermedi. Dolayısıyla ben Sayın Başbakan’ın ‘yeniden yargılamanın önünü açtık’ cümlesine katılmıyorum. Yeniden yargılamanın önünü hükümet değil, AYM açmıştır. Buradan kendisine pay çıkartmaya çalışmasın” şeklinde konuştu.