İkby Başbakanı Barzani Açıklaması

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani, Türkiye'ye petrol akışının devam ettiğini belirterek "Petrol sevkiyatı aralıksız devam ediyor. Günlük 100-150 bin varil olan petrol sevkiyatımızı yıl sonuna kadar 500 bin varile çıkarmayı hedefliyoruz" dedi.

Barzani, petrol sevkiyatı, Bağdat hükümetiyle yaşadıkları sorunlar ve Kürt bölgesinde yeni hükümet çalışmalarını AA'ya değerlendirdi.
Irak anayasasının kendilerine verdiği haklar çerçevesinde petrol satışını başlattıklarını anlatan Barzani, "Anayasal zemine dayanarak hareket ettiklerini" ifade etti.

Türkiye'ye petrol akışının sürdüğünü bildiren Barzani, "Petrol sevkiyatı aralıksız devam ediyor. Günlük 100-150 bin varil olan petrol sevkiyatımızı yıl sonuna kadar 500 bin varile çıkarmayı hedefliyoruz" diye konuştu.

Türkiye ile 50 yıllık petrol anlaşması imzaladıklarını tekrarlayan Barzani, bu anlaşmaya iki tarafın da ihtiyacı olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Türkiye hükümetinin ve özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tutumunu çok değerli buluyoruz. Yaptığımız anlaşma, hem Kürdistan bölgesi hem de Türkiye vatandaşlarının yararınadır. Her iki taraf da bundan kazançlıdır. Türkiye enerji konusunda birçok ihtiyacını karşılamış olacaktır."
"Bağdat'ın bütçelerini kesmesi üzerine petrol sevkiyatına başladıklarını" dile getiren Barzani, şöyle devam etti:
"Petrol göndermek için atmış olduğumuz adımlar, Bağdat'taki yanlış politikadan kaynaklanıyor. Normalde petrol satmayı düşünmüyorduk. Bu konuda Bağdat'la anlaşmaya varmak istiyorduk. Bütün gücümüzü bu anlaşmayı yapmak için harcadık. Ancak onlar, tek taraflı olarak Kürdistan'ın bütçesini kestiler. Yaklaşık 6 aydır Irak bütçesindeki payımız gönderilmiyor. Elimiz, kolumuz bağlı Bağdat'ın kararını mı beklemeliydik yoksa başka bir çözüm yolu mu bulmalıydık? İkincisini seçtik ve başka bir çözüm yolu bulduk. Yani petrol satmaya mecbur kaldık. Bunu da Kürdistan'ın bütçesini sağlamak için yaptık."
Petrol gönderimi ve satışının tamamen ticari bir mesele olduğunu, siyasi bir konu olmadığının altını çizen Barzani, Bağdat hükümetinin, Kürdistan bölgesinin bütçesini göndermemekte kararlı olduğunu, bu yolla Kürdistan'ın dağılmasını hedeflediğini savundu.
Barzani, şunları kaydetti:
"İnsanlar maaşlarını almasın ve durumları kötüye gitsin diye bütçeyi göndermiyorlardı. Ben buradan Kürdistan bölgesinde maaş alan bütün vatandaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Kaç aydır bizim kahrımızı çektiler ve hiç seslerini çıkarmadılar. Uzun süre sabrettiler ve bize destek oldular. Bağdat'ın, Kürdistan halkını aç bırakmaya yönelik politikasına direndikleri için çok teşekkür ediyorum. Bu, bir politikaydı. Bağdat, halkı aç bırakarak bizi terbiye etmek istiyordu. Biz de bunun için petrol satmak zorundaydık. Buradan Türkiye'ye de teşekkür etmek istiyorum. Çünkü petrol gemilerin üzerinde kalacak bir malzeme değildir."
Barzani, petrol gönderimi ve satışının tamamen şeffaf olduğunu, bu konuda her türlü denetime açık olduklarını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Petrol nasıl gönderiliyor ve ne şekilde satılıyor. Uluslararası bir kurum veya Iraklı taraflar isterse çok rahat bir şekilde gelip yerinde görebilir. Biz bu gelirden sadece Irak bütçesinden almamız gereken yüzde 17'lik payımızı alıyoruz. Geri kalanı Irak'ındır. Irak anayasasına göre petrol ve doğalgaz bütün Iraklılarındır. Biz bu maddeyi uyguluyoruz. Irak üzerinde uygulanan uluslararası kuralları da uyguluyoruz. Mesela petrol satışından elde ettiğimiz gelirin yüzde 5'i Kuveyt'e gidiyor. Şeffaf bir politika izliyoruz, buna bağlıyız. Bu bizim çerçevemizdir."
Bağdat hükümetiyle anlaşmaya hazır olduklarını dile getiren Barzani, Bağdat hükümetinin, satışı Irak Milli Petrol Şirketinin (SOMO), kontrolüne almak istemesine karşı olduklarını bildirdi. Buna kesin olarak karşı çıktıklarını ifade eden Barzani, "Zaten Irak anayasasında da böyle bir madde yok. Ayrıca bütçedeki payımızın, mevcut mekanizmayla gönderilmesini asla kabul edemeyiz. Yeni bir mekanizma kurulmalı ve bütçe o şekilde gönderilmeli. Biz, yeni mekanizmaya göre payımızı almak istiyoruz. Bağdat'ın tehditleriyle istediği zaman bizim bütçemizi kesemeyeceği bir mekanizma olmalı" değerlendirmesinde bulundu.
Barzani, Kürt petrolünün satışını durdurmak için merkezi Bağdat hükümetinin, Uluslararası Ticaret Mahkemesinde kendileri aleyhine açmış olduğu davadan hiçbir sonuç çıkmayacağını iddia etti.
Kürt bölgesindeki yabancı şirketlere istikrarın devam edeceği güvencesini veren Barzani, "Kürdistan'daki yabancı şirketlere şu güvenceyi vermek isterim ki bölgemizde şu an için herhangi bir sıkıntı yok. Kürdistan bölgesi çok sakindir. Bu huzur ortamı devam edecek. Faaliyetlerini rahat bir şekilde yürütebilirler" dedi.

Barzani, Kürt bölgesinin ekonomisinde herhangi bir sıkıntı olmadığını ancak Irak'ta Musul temelinde yaşanan son gelişmelerin bütün Irak'ın ticari akışını etkileyeceğini belirtti.

Barzani, Kürt bölgesinin, Irak'ın geneline göre daha huzurlu ve sakin olmasıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
"Halkımızın desteğiyle bölgemizdeki güvenliği sağlıyoruz. Zerevani (özel güvenlik gücü) ve peşmerge, gece gündüz çalışıyor. Çok zor bir süreç oldu. Bunu hep birlikte başardık. Bu süreçte birlik ruhuyla hareket ettik ve ittifakı sağladık."
Irak'ta hep "2003'ten öncesi ve sonrası" ifadesinin kullanıldığını anlatan Barzani, "Irak için artık Musul'dan öncesi ve sonrası diyoruz. Musul'dan önceki Irak ile Musul'dan sonraki Irak aynı olmayacaktır" ifadesini kullandı.
Barzani, Bağdat'ta yeni hükümetin kurulmasının Musul'daki IŞİD saldırısından sonra çok zor olacağını, yeni kabineyi oluşturmanın aylar sürebileceğine dikkati çekti.
-"Yeni hükumeti çarşamba günü ilan edeceğiz"-
Neçirvan Barzani, Kürdistan bölgesindeki yeni hükümetin ilanıyla ilgili, "Kabinemizi oluşturduk. Bir aksilik olmazsa gelecek çarşamba hükümet ilan edilecek. O tarihte hazır olmayan bakanlar da daha sonraki bir tarihte meclise gelip yemin edebilirler. Ama hükümet o gün ilan edilecek" diye konuştu.

Barzani, İçişleri Bakanı Kerim Sincari ve Doğal Kaynaklar Bakanı Aşti Hawrami'nin yeni kabinede görevlerine devam edeceklerini, yeni Peşmerge Bakanının ise Mustafa Seyid Kadir olacağını açıkladı.

Türkmenlere bu sefer Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yerine Adalet Bakanlığının verildiğini aktaran Barzani, "Kimin bakan olacağını Türkmenlere bıraktık. Kendi aralarında bir karar alıp bize bildirecekler. Anlaşıldığı kadarıyla Sinan Çelebi üzerinde bir mutabakat sağlanmış. Çelebi, yeni dönemde adalet bakanı olacak" bilgisini paylaştı.
Barzani, Kürt bölgesinde yeni hükümetin gecikmesine ilişkin, "Çıkarlar böyle gerektirdi. Amaç bir olmaktı ve bu da sağlandı. Şu an herkes bulunduğu yerden razı" ifadesini kullandı.
Kürt siyasi partilerinin IŞİD saldırıları üzerine birlikte hareket ettikleri şeklindeki iddiaların gerçekçi olmadığına değinen Barzani, Irak seçimlerinden önce de Kürtlerin ortak bir tavra sahip olduğunu hatırlattı. Barzani, birlikte hareket etmek için bir süre önce siyasi parti temsilcilerinden oluşan ortak bir müzakere heyeti kurduklarını, bu heyetin Irak'taki siyasi taraflarla görüşeceğini kaydetti.

Muhalefetsiz hükümet meselesi üzerinde duran Barzani, "Mecliste sandalyesi bulunan bütün partiler, hükümete dahil oldu. Muhalefet yok. Zaten önümüzdeki 4 sene için muhalefete ihtiyacımız yok, birliğe ihtiyacımız var. Şimdi Kürdistan'daki siyasi tarafların tutumu da aynı. Biz kendi içimizde bir birimize muhalefet edecek ve bir birimizi eleştireceğiz" görüşünü dile getirdi.
(Bitti)
Kaynak: AA