Sağlık Bakanlığı ‘hasta Hakları Yönetmeliği’ Açıklaması
Sağlık Bakanlığı, Hasta Hakları Yönetmeliğine ilişkin, “Hastanın, tarafına uygulanacak tıbbi müdahale hakkında bilgi alması, acil haller hariç, sonuçlarını bilerek tedaviyi kabul ya da reddetmesi veya başlanmış tedaviyi kesmesi hayati önem arz etmektedir.
Bu kararı da yeterliyse hastanın kendisinin vermesi hakkıdır” dedi.
Bakanlıktan, medya da 'Hasta Hakları Yönetmeliği’nde' yapılan düzenlemelere ilişkin iddiaların yer aldığı haberlere yönelik yapılan açıklamada şöyle denildi: “Bakanlığımız tarafından 1998 yılında yayımlanarak yürürlüğe giren Hasta Hakları Yönetmeliği, günümüz şartlarına göre yeniden düzenlenerek, 8 Mayıs 2014 tarihli ve 28994 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Haberlerdeki iddialara konu olan 'yeterlilik' kavramı ise Medeni Kanunun ilgili maddesinde yer alan hükümlere uyumlu olarak tanımlanmıştır. 4721 sayılı Medeni Kanun’un 13.maddesinde ‘Ayırt etme gücü; yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes, bu kanuna göre ayırt etme gücüne sahiptir’ hükmü yer almaktadır.”
Hasta haklarının kısıtlanmadığı, aksine hastanın hakkını bilinçli olarak kullandığının vurgulandığı açıklamada şunlar kaydedildi:
“Hastanın, tarafına uygulanacak tıbbi müdahale hakkında bilgi alması, acil haller hariç, sonuçlarını bilerek tedaviyi kabul ya da reddetmesi veya başlanmış tedaviyi kesmesi hayati önem arz etmektedir. Bu kararı da yeterliyse hastanın kendisinin vermesi hakkıdır. Anayasamız ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler sağlık hakkının her vatandaşın hakkı olduğu bildirmektedir. Dolayısıyla hiçbir ayırım yapmadan sağlık hizmetine ihtiyaç duyan herkes sağlık hakkından faydalanmaktadır.”
Yönetmelikte yapılan değişiklikler ise açıklamada şöyle sıralandı:
“Yönetmelik askeri, özel ve üniversite dahil olmak üzere bütün sağlık kurum ve kuruluşlarını kapsayacak şekilde düzenlenmiştir. Yeterlilik, Tıbbi Müdahale, Bilgilendirme ve Rıza kavramları tanımlanmıştır. Bilgilendirme konusu ayrıntılı düzenlenmiştir. Hastaya bilgilendirilme isteğinden vazgeçmesi konusunda da düzenleme yapılmıştır. Hastanın rızasına ilişkin usul ve esaslar ile rızanın aranmayacağı haller ayrıntılı düzenlenmiştir. Engellilerin durumuna uygun bilgilendirilme yapılması ve rıza alınmasına yönelik düzenleme yapılmıştır. Hasta ve yakınlarının hakları yanında sağlık kurum ve kuruluşuna başvurmadan ve başvurduktan sonraki süreçte yerine getirmesi gereken hasta sorumlulukları tanımlanmıştır. Sağlık kuruluşlarındaki Hasta Hakları Birimleri, Hasta İletişim Birimlerine dönüştürülmüştür. Bütün sağlık kurum ve kuruluşlarında Hasta İletişim Birimleri kurulması düzenlenmiştir. Sağlık müdürlükleri bünyesinde Hasta Hakları Kurulları oluşturulmuştur.”
Kaynak: İHA
Bakanlıktan, medya da 'Hasta Hakları Yönetmeliği’nde' yapılan düzenlemelere ilişkin iddiaların yer aldığı haberlere yönelik yapılan açıklamada şöyle denildi: “Bakanlığımız tarafından 1998 yılında yayımlanarak yürürlüğe giren Hasta Hakları Yönetmeliği, günümüz şartlarına göre yeniden düzenlenerek, 8 Mayıs 2014 tarihli ve 28994 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Haberlerdeki iddialara konu olan 'yeterlilik' kavramı ise Medeni Kanunun ilgili maddesinde yer alan hükümlere uyumlu olarak tanımlanmıştır. 4721 sayılı Medeni Kanun’un 13.maddesinde ‘Ayırt etme gücü; yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes, bu kanuna göre ayırt etme gücüne sahiptir’ hükmü yer almaktadır.”
Hasta haklarının kısıtlanmadığı, aksine hastanın hakkını bilinçli olarak kullandığının vurgulandığı açıklamada şunlar kaydedildi:
“Hastanın, tarafına uygulanacak tıbbi müdahale hakkında bilgi alması, acil haller hariç, sonuçlarını bilerek tedaviyi kabul ya da reddetmesi veya başlanmış tedaviyi kesmesi hayati önem arz etmektedir. Bu kararı da yeterliyse hastanın kendisinin vermesi hakkıdır. Anayasamız ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler sağlık hakkının her vatandaşın hakkı olduğu bildirmektedir. Dolayısıyla hiçbir ayırım yapmadan sağlık hizmetine ihtiyaç duyan herkes sağlık hakkından faydalanmaktadır.”
Yönetmelikte yapılan değişiklikler ise açıklamada şöyle sıralandı:
“Yönetmelik askeri, özel ve üniversite dahil olmak üzere bütün sağlık kurum ve kuruluşlarını kapsayacak şekilde düzenlenmiştir. Yeterlilik, Tıbbi Müdahale, Bilgilendirme ve Rıza kavramları tanımlanmıştır. Bilgilendirme konusu ayrıntılı düzenlenmiştir. Hastaya bilgilendirilme isteğinden vazgeçmesi konusunda da düzenleme yapılmıştır. Hastanın rızasına ilişkin usul ve esaslar ile rızanın aranmayacağı haller ayrıntılı düzenlenmiştir. Engellilerin durumuna uygun bilgilendirilme yapılması ve rıza alınmasına yönelik düzenleme yapılmıştır. Hasta ve yakınlarının hakları yanında sağlık kurum ve kuruluşuna başvurmadan ve başvurduktan sonraki süreçte yerine getirmesi gereken hasta sorumlulukları tanımlanmıştır. Sağlık kuruluşlarındaki Hasta Hakları Birimleri, Hasta İletişim Birimlerine dönüştürülmüştür. Bütün sağlık kurum ve kuruluşlarında Hasta İletişim Birimleri kurulması düzenlenmiştir. Sağlık müdürlükleri bünyesinde Hasta Hakları Kurulları oluşturulmuştur.”