'Osmanlı'dan Türkiye Cumhuriyeti'ne Türk-ermeni İlişkilerine Tarihsel Bakış'
Louisville Üniversitesi Tarih Profesörü Justin McCarthy, "1. Dünya Savaşı'nda 1,5 milyon Ermeni'nin öldüğü söyleniyor, böyle olmuş olsaydı her Ermeni'nin iki kez ölmesi gerekir. Nüfusları bu kadar kalabalık değildi. Ölümlerin bir çoğu da enfeksiyonlar sonucu gerçekleşmiştir'' dedi.
McCarthy, Ekmekçizade Ahmet Paşa Kervansarayı'nda düzenlenen "3. Dünya Türk Forumu" kapsamında gerçekleştirilen ''Osmanlı'dan Türkiye Cumhuriyeti'ne Türk-Ermeni İlişkilerine Tarihsel Bakış'' konferansında, tarihin gelecek kuşaklara objektif bir şekilde anlatılması gerektiğini söyledi.
Dünyada Türklere karşı ön yargıların olduğunu ifade eden McCarthy, Ermenilerin çocuklarına küçük yaşta Türklerin kötü olduğunu aşılandığını ileri sürdü.
Türk-Ermeni sorununun bir tarih sorunu olduğunu belirten McCarthy, şöyle devam etti:
''Tarihçilerin doğruları bulması gerekiyor. Her tarihçi kendisine göre yorum yapabiliyor. Bu zordur ama gerçeği bulmak gerekiyor. Türkler ile Ermeniler arasındaki çatışma savaş ortamında başlamıştır. Bu dönemde Osmanlı, karşılaştığı zorlukları bertaraf etmeye çalıştı. 1. Dünya Savaşı'nda 1,5 milyon Ermeni'nin öldüğü söyleniyor, böyle olmuş olsaydı her Ermeni'nin iki kez ölmesi gerekir. Nüfusları bu kadar kalabalık değildi. Ölümlerin bir çoğu da enfeksiyonlar sonucu gerçekleşmiştir."
McCarthy, savaş nedeniyle sadece Ermenilerin değil Türklerin de öldüğünü vurguladı. Tarihin objektif olması ve tartışmalarla mukayese edilmesi gerektiğini dile getiren McCarthy, şöyle devam etti:
"Tarih siyaset tarafından güdülmüş durumda. Askerlerin açlıktan ve hastalıktan öldüğünü düşünüyorum. Ermeni milliyetçileri soykırımı yanlış aksettirmektedir. Aslında bu bir savaştı, soykırım değildi. Savaş döneminde zorunlu göç olmuştur. Sadece Ermeniler değil Türkler de topraklarından zorunlu şekilde göç etmiştir. Osmanlılar, Ruslar tarafından Erzurum ve Van'dan sürülmüşlerdir. Zorla göç kafa karıştırıyor olabilir.''
- "Ermenileri Fatih Sultan Mehmet bir millet haline getirmiştir"
İpek Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kemal Çiçek ise Ermeni patrikhanesini İstanbul'a Fatih Sultan Mehmet'in taşıdığını ve Ermenileri bir millet haline getirdiğini savundu.
Ermeni meselesinin politik bir araç haline getirildiğine dikkati çeken Çiçek, şunları kaydetti:
''Ermeni meselesi politik bir araç olarak kullanılmaya başladıktan sonra Ermeniler darma dağın oldular. 1820'lerde Amerikalılar Anadolu'ya geldiklerinde sayıları hızla arttı ve sonuçta Fatih Sultan Mehmet'in bir millet haline getirdiği Ermeni milleti 3 millet haline geldi. Bir grup Ermeni patrikhane yönetiminden çıkmış oldu. Bunların hepsinin politik amaçları vardı. 1. Dünya Savaşı'nda bizim Ermeni olaylarını anlamak için elimizde bazı kaynaklar var. Biz bu kaynaklara birinci derece kaynak muamelesi yaptığımız zaman sorun başlıyor. Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Amerikan elçisinin yazmış olduğu raporlar var. Ermeni araştırmacılar bu raporları kullanmıyor. Magento'nun yazdığı raporlar, bizim raporlarımıza aynı değil. Detaylar atlanıyor.''
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Perincek ise 1. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Ermenilerine, batılı emperyalist devletler tarafından Türk ordularının cephelerinde ayaklanma çıkartmak gibi önemli görevler verildiğini kaydetti.
Florida Üniversitesinden Dr. Christpher Gunn, Azerbaycan Milletvekili Prof. Dr. Musa Gasımlı ile Kafkas Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Gevorg Kallosyan da konferansta birer konuşma yaptı.
Kaynak: AA
Dünyada Türklere karşı ön yargıların olduğunu ifade eden McCarthy, Ermenilerin çocuklarına küçük yaşta Türklerin kötü olduğunu aşılandığını ileri sürdü.
Türk-Ermeni sorununun bir tarih sorunu olduğunu belirten McCarthy, şöyle devam etti:
''Tarihçilerin doğruları bulması gerekiyor. Her tarihçi kendisine göre yorum yapabiliyor. Bu zordur ama gerçeği bulmak gerekiyor. Türkler ile Ermeniler arasındaki çatışma savaş ortamında başlamıştır. Bu dönemde Osmanlı, karşılaştığı zorlukları bertaraf etmeye çalıştı. 1. Dünya Savaşı'nda 1,5 milyon Ermeni'nin öldüğü söyleniyor, böyle olmuş olsaydı her Ermeni'nin iki kez ölmesi gerekir. Nüfusları bu kadar kalabalık değildi. Ölümlerin bir çoğu da enfeksiyonlar sonucu gerçekleşmiştir."
McCarthy, savaş nedeniyle sadece Ermenilerin değil Türklerin de öldüğünü vurguladı. Tarihin objektif olması ve tartışmalarla mukayese edilmesi gerektiğini dile getiren McCarthy, şöyle devam etti:
"Tarih siyaset tarafından güdülmüş durumda. Askerlerin açlıktan ve hastalıktan öldüğünü düşünüyorum. Ermeni milliyetçileri soykırımı yanlış aksettirmektedir. Aslında bu bir savaştı, soykırım değildi. Savaş döneminde zorunlu göç olmuştur. Sadece Ermeniler değil Türkler de topraklarından zorunlu şekilde göç etmiştir. Osmanlılar, Ruslar tarafından Erzurum ve Van'dan sürülmüşlerdir. Zorla göç kafa karıştırıyor olabilir.''
- "Ermenileri Fatih Sultan Mehmet bir millet haline getirmiştir"
İpek Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kemal Çiçek ise Ermeni patrikhanesini İstanbul'a Fatih Sultan Mehmet'in taşıdığını ve Ermenileri bir millet haline getirdiğini savundu.
Ermeni meselesinin politik bir araç haline getirildiğine dikkati çeken Çiçek, şunları kaydetti:
''Ermeni meselesi politik bir araç olarak kullanılmaya başladıktan sonra Ermeniler darma dağın oldular. 1820'lerde Amerikalılar Anadolu'ya geldiklerinde sayıları hızla arttı ve sonuçta Fatih Sultan Mehmet'in bir millet haline getirdiği Ermeni milleti 3 millet haline geldi. Bir grup Ermeni patrikhane yönetiminden çıkmış oldu. Bunların hepsinin politik amaçları vardı. 1. Dünya Savaşı'nda bizim Ermeni olaylarını anlamak için elimizde bazı kaynaklar var. Biz bu kaynaklara birinci derece kaynak muamelesi yaptığımız zaman sorun başlıyor. Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Amerikan elçisinin yazmış olduğu raporlar var. Ermeni araştırmacılar bu raporları kullanmıyor. Magento'nun yazdığı raporlar, bizim raporlarımıza aynı değil. Detaylar atlanıyor.''
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Perincek ise 1. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Ermenilerine, batılı emperyalist devletler tarafından Türk ordularının cephelerinde ayaklanma çıkartmak gibi önemli görevler verildiğini kaydetti.
Florida Üniversitesinden Dr. Christpher Gunn, Azerbaycan Milletvekili Prof. Dr. Musa Gasımlı ile Kafkas Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Gevorg Kallosyan da konferansta birer konuşma yaptı.