'Dünyanın Kokusunu' Çıkarıyorlar
Gönen ilçesinde Fransız ortaklı kurulan gül yağı işleme fabrikasında dünyanın çeşitli ülkelerinden getirilen ürünlerin yağı çıkartılarak, parfümeri sektöründe hammadde olarak Fransa'ya ihraç ediliyor
Fabrikanın müdürü Nihat Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fabrikanın 1963 yılında gül yağı ve gül konkreti üretmek için Fransızlarla kurulduğunu söyledi.
Bu tarihten itibaren 27 yıl boyunca gülün işlendiğini belirten Yılmaz, gül ile sadece 1,5 ay devam eden faaliyet süresini arttırmak için çalışmalara başladıklarını kaydetti.
Bu anlamda gülün yanında başka ürünlerin de yağının çıkarılarak, bu yağların parfümeri sektöründe kullanabilmesi fikrinin ortaya çıktığını anlatan Yılmaz, 1999 yılından bu yana da bunu gerçekleştirdiklerini vurguladı.
"15 yıldır zambak, lavanta, biberiye yağı, çay konkreti, ardıç yağı, güllük yağı gibi yaklaşık 40 ürünü işliyoruz" diyen Yılmaz, bu şekilde fabrikayı yılın 12 ayı çalışır hale getirdiklerini ifade etti.
Bu ürünlerin içinde işlediklerinin çoğunun yurt dışından geldiğini belirten Yılmaz, "Somali ve Eritre'den sakız, Paraguay'dan çay, Makedonya ve Sirbistan'dan ardıç tohumu ve ağaç yosunu, Fas ve Çin'den zambak, Peru'dan amber çiçeği, Tayland'tan elemi ağaç reçinesi geliyor. Biz bu ham maddeleri işleyip, yağ ve konkreti haline getirdikten sonra, yurt dışına ihraç ediyoruz. İşlenen ürünler, parfümeri sektöründe hammadde olarak kullanılıyor" diye konuştu.
Türkiye'de yetişen salatalık, balmumu, çemen gibi ürünlerin da yağını çıkardıklarını anlatan Yılmaz, üretimlerinin yaklaşık bin tonunun gül, 1,5 tonunun ise diğer ürünlerden oluştuğuna dikkati çekti.
Yılmaz, Isparta'da 15'e yakın gül yağı fabrikasının bulunduğunu, bunların sadece 1,5 ay gibi kısa bir süre için sadece gül kampanya döneminde çalıştıklarını belirterek, diğer fabrikaların da farklı ürünleri işleyerek yıllık çalışma sürelerinin arttırabileceğini kaydetti.
Kaynak: AA
Bu tarihten itibaren 27 yıl boyunca gülün işlendiğini belirten Yılmaz, gül ile sadece 1,5 ay devam eden faaliyet süresini arttırmak için çalışmalara başladıklarını kaydetti.
Bu anlamda gülün yanında başka ürünlerin de yağının çıkarılarak, bu yağların parfümeri sektöründe kullanabilmesi fikrinin ortaya çıktığını anlatan Yılmaz, 1999 yılından bu yana da bunu gerçekleştirdiklerini vurguladı.
"15 yıldır zambak, lavanta, biberiye yağı, çay konkreti, ardıç yağı, güllük yağı gibi yaklaşık 40 ürünü işliyoruz" diyen Yılmaz, bu şekilde fabrikayı yılın 12 ayı çalışır hale getirdiklerini ifade etti.
Bu ürünlerin içinde işlediklerinin çoğunun yurt dışından geldiğini belirten Yılmaz, "Somali ve Eritre'den sakız, Paraguay'dan çay, Makedonya ve Sirbistan'dan ardıç tohumu ve ağaç yosunu, Fas ve Çin'den zambak, Peru'dan amber çiçeği, Tayland'tan elemi ağaç reçinesi geliyor. Biz bu ham maddeleri işleyip, yağ ve konkreti haline getirdikten sonra, yurt dışına ihraç ediyoruz. İşlenen ürünler, parfümeri sektöründe hammadde olarak kullanılıyor" diye konuştu.
Türkiye'de yetişen salatalık, balmumu, çemen gibi ürünlerin da yağını çıkardıklarını anlatan Yılmaz, üretimlerinin yaklaşık bin tonunun gül, 1,5 tonunun ise diğer ürünlerden oluştuğuna dikkati çekti.
Yılmaz, Isparta'da 15'e yakın gül yağı fabrikasının bulunduğunu, bunların sadece 1,5 ay gibi kısa bir süre için sadece gül kampanya döneminde çalıştıklarını belirterek, diğer fabrikaların da farklı ürünleri işleyerek yıllık çalışma sürelerinin arttırabileceğini kaydetti.