Chp’de Gündem Çam Fıstığı

CHP İzmir İl Örgütü, Bergama İlçesi Yukarıbey Mahallesi’nde Kozak Bölgesi’ndeki çam fıstığında yaşanan rekolte düşüklüğü sorununu masaya yatırdı.

Chp’de Gündem Çam Fıstığı
CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, CHP Bergama İlçe Başkanı Fevzi Göken, Ziraat Odası İzmir Şube Başkanı Ferdan Çiftçi düzenlenen açık hava toplantısında üreticiyle buluştu. Milletvekili Yüksel, konunun gündeme gelmesi için soru önergesi vereceğini söyledi.


CHP heyeti Bergama’nın Kozak Bölgesi’nde çam fıstığı üreticinin yaklaşık beş yıldır yaşadığı rekolte sorununu yerinde dinledi. Yukarıbey Mahallesi’nde bir kahvede üreticinin karşısına geçen CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, CHP Bergama İlçe Başkanı Fevzi Göken, Ziraat Odası İzmir Şube Başkanı Ferdan Çiftçi, vatandaşların sorunlarını dinledi. Toplantıya Yukarıbey Mahallesi Muhtarı Yusuf Doğan da katıldı.

Toplantıda ilk söz alan Bergama Belediye Bakanı Mehmet Gönenç, çam fıstığı ile ilgili sorunun uzun zamandır devam ettiğine dikkat çekerek, “Ne yazık ki bu sorunla ilgili ortaya net bir çözüm çıkmadı. Daha önce konuşulanları konuşmak için buraya gelmedik. Bu bölgenin önemli sorunuyla ilgili TBMM’yi, devleti harekete geçirmek için geldik. Tespitlerinizi dinlemek için geldik. Milletvekillerimiz bunla ilgili etkin bir çalışma yapacak” dedi.

GÖNENÇ: ÇOCUKLARINIZ MADENLERDE ÇALIŞMAK ZORUNDA KALACAK!
“Tütün bittiği, diğerleri bitti vahşi düzende insanlar taşeron sistemde çalışmak zorunda kaldı. Çıkan sonuç ortada” diyen Başkan Gönenç, “Kozak için kaygılanıyoruz. Burası fıstık çamlarının geliri ile geçimini sürdüren bir bölgeydi. Ama bu iş böyle devam ederse 3-5 yıl sonra sizin çocuklarınız da madenlerde çalışmak zorunda kalacak. Ama sizin çocuklarınızın burada çalışabilmesi için önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Acılar üzerinden siyaset yapmıyoruz. Ama perşembenin gelişi çarşambadan belli oluyor. Kozak için ilgili kurumların harekete geçmesi gerekiyor. Sizler bu konuda iyi niyetli ve samimi olarak çalışanlara destek verirseniz sonuç alırsınız. Sorunları hep birlikte çözeceğiz” dedi.

ÇİFTÇİ, EKOLOJİK FAKTÖRLER ÇOK ÖNEMLİ
Ziraat Odası Başkanı Ferdan Çiftçi ise, “Buraya katkı koymak için geldik. Çiftçinin köylünün sorunu bizim sorunumuz. Büyükşehir Belediye Başkanımızla da buraya geldik. Zor bir konudan bahsediyoruz. Belirlemiş bir zararlısı olsa buna karşı mücadeleyi yapacağız. Ama bunu bulabilmiş değiliz. Ancak bir şey net gözüküyor. Ekolojik faktörler burada çok etkili. Fıstık çamı deniz rüzgarı ile ilişkili olduğunu biliyoruz. Havayı değiştirecek, suyu kirletecek faktörler buraya yaklaşmamalıdır. Kozak bölgesi dışarı göç vermiyordu. Kendi yağı ile kavruluyordu. Bunun devam ettirilmesi gerekiyor. Hayvancılık ve çam fıstığı burada önemlidir. Meralarımıza da sahip çıkmamız gerektiğini hatırlatmalıyım. Doğayı bozacak, madencilik faaliyetleri buradan uzak durmalıdır. Bu bölgeye asla ve asla gelmemelidir. Bu doğa katledilmemeli. Bir kez bunu yaptığınız zaman geri dönüşü olmaz. Birbirinize samimiyetle destek olmanız gerekiyor. Fıstık çamı ile ilgili sorun geniş çerçevede araştırılıyor. Burayla ilgili TBMM bünyesinde bir araştırma komisyonu kurulabilir. Bu çabalarla sorunu aşabileceğimizi düşünüyorum” dedi.

ENGİN: "EĞER BU SIKINTI ÇÖZÜLMEZSE…!
CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin ise, Kozak Bölgesi’ndeki çam fıstığı üreticisinin uzun zamandır çaresizlik yaşadığına dikkat çekerek, “Biz bugün bu sorunu konuşmak için buraya geldik. Çevre konularına, iş güvenliğine, köylünün gelirine dikkat etmeyen bir iktidar var. Ve bunun sonucu var. Bütün olanların sorumlusu köylüler, muhalefet partileri, odalar değil iktidardır. Fıstık çamındaki verimsizlik 5 yıldan beri var. Bununla ilgili bir tedbir alınmıyor. Tarım ve Orman Bakanının ne güzel işler yaptığını anlatıyorlar ama fıstık çamının sorunuyla ilgili harekete geçen yok. Milletvekillerimiz bu sorunu bir kez daha gündeme getirecek. Bunun için buradayız. İZSU önümüzdeki 5 yılda buranın orman yollarını, arıtma, dere ıslahı gibi sorunları çözecek. Çok amaçlı spor salonları yapılacak. Büyükşehir Belediyesi bazı ilçelerde toprak analiz laboratuvarları kurdu. Burada da bu yapılabilir. Belediyemizin yetkin kadroları var. Buraları korumamız lazım. Fıstık çamının büyük bir bölümü bu bölgede üretiliyor. Ama üzüntümüz bunun kesintiye uğraması. Biran önce tedbir bulup bunu sürdürebilmek, dünyaya satabilmek gerekiyor. Buradaki sorunu kendimizin sorunu olarak görüyoruz. Bu fıstık burada üretilmezse gençlerimiz gemi sökümünde, madenlerde çalışmak zorunda kalacak” dedi.

YÜKSEL: BU SORUN DEVLET MESELESİ HALİNE GETİRİLMELİ!
CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel de, Kozak Bölgesi’nin devletin özel olarak ele alması gerektiğini söyledi.

Yüksel, “Devlet, hükümet harekete geçmeli. Devlet üreticiye, ‘sen ne kadar çam fıstığı üretiyorsun?’ demeli. Örneğin 3 ton. ‘Sen bunun parasını. Bu sorun çözülünceye kadar ben varım’ demeli. CHP milletvekilleri ne yapıyor? Soru soruyorsun cevap vermiyor. Bu kadar önemli meseleyi devlet meselesi haline getirmeleri lazım. TBMM gündeme getirdik ama kulak asmadılar. Biz bunu dile getirmeye devam edeceğiz. Önümüzdeki hafta soru önergesi verelim. Beraber bekleyelim bakalım cevabı ne zaman gelecek. İktidar partisi milletvekili gelir, onları harekete geçirmemiz gerekiyor. İktidarlar desteği kaybetmekten korkar. Biz buraya geldikten hemen sonra iktidar partisi milletvekili buraya gelip sorununuzu dinler. Ama ses çıkarmanız gerekiyor” dedi.

Yüksel, sözlerine şöyle devam etti:
“Kemalpaşa’da bir afet oldu. Toplanan ürünün büyük bölümü ihracat ediliyordu. Zerrab, kaçakçılık yaparak bakanlara rüşvet vererek cari açığı düşürmüş. Köylünün ürettiği mala sahip çıkmak gerekiyor. Onun ürettiği malı sanayi alanında işleyerek daha pahalıya yurtdışına satmak gerekiyor. Cari açık böyle kapatılır. Orman alanlarını korunması gerekiyor. Orman köylüsünü o ormandan istifade ettirirsen köylü orayı zaten korur. Ülkemizde ve dünyada gittikçe büyük afetler oluyor. Neden? Buraları korumazsan başına bunlar gelir. Senin bağındaki, bahçendeki doludan, dondan yüzde 100’ü gitse de bir şey alamıyorsun. Sigortalatma şartın var. Afet bölgesi olsa bile çiftçi, ‘üretici sahip olduğu tüm tarımsal varlıklarının yüzde 40’indan fazlasını kaybederse yardım yapılır’ deniyor. Yaraları sarmak için verdiğimiz öneriler hep reddediliyor. Sorduğumuz sorulara cevap vermiyorlar. Çam fıstığı sorunu da taşındı. Ama sonuç yok. Yaptıkları tek şey borçları ertelemektir. Eğer üretici kredisini Ziraat Bankası dışından bir yerden aldıysa bunu nasıl geri ödeyecek? Eğer köylü üretemezse, bunu dışarı satamazsa sen cari açığı nasıl kapatacaksın? Fıstık çamı gibi ürünler dünyada kıymetli. İhraç ürünlerimiz. Pamuk neden yok olup gitti? Çiftçi beceriksiz, vergi ödemez gibi laflar ediyorlar. Çiftçiyi bitirdiler ama bu gariban insanlardan verginin en yükseğini alıyorlar. Verginin yüzde 70’i dolaylı… Bu hükümet o kadar cesur ki, seçim öncesi elektrik borcu olmayan çiftçiye destek verilmesin diye bakanlar kurulundan karar çıkardılar. Bunu başka kesime yapamıyorlar. Kendilerine bu kadar güveniyorlar. 12 yıllık dönemin 10 yılında 3 milyon çiftçi işi bırakmış büyükşehirlerin kenar mahallerinde iş bekliyor. Fıstık çamı ile ilgili sorun çözülemiyor. Burayı özel bölge ilan edecek. Ormanda yaşayan o ormanı koruyan çiftçiyi korumalıyım diyecek. Seçim öncesi bildirgemizde aile sigortası vardı. İnsanlar o zaman bize inanmadı. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde var. Biz bunu CHP olarak getirelim, vatandaşımıza iş bulamıyorsak köylü ürününe bir şey geldiyse aç açık kalmak zorunda kalırsa ev kadınına asgari ücret verelim dedik. Bu hükümet özellikle yoksulluğu bitirmiyor. İnsanların yoksulluğunu yöneteyim diyor. Bu hükümet döneminde kredi borçları 72 kat artmış. ‘aman he ben gidersem borcunu ödeyemezsin’ diyor. Oy satın alabilmek için yoksulluğu bilerek çözmüyor.”
Kaynak: İHA