Tekin Açıklaması

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP'nin fezlekelerden korkmadığını söyledi.


CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, gazetecilerle kahvaltıda bir araya geldi. Tekin, basın toplantısında, iki ay önce "olağanüstü hal dönemine giriyoruz" dediğinde bir kesimin kendisini eleştirdiğini anlatarak, "Şu an olağanüstü hal değil modern bir darbeyle karşı karşıya" olunduğunu ileri sürdü.

CHP'nin fezlekelerden korkmadığını, uzun süredir dokunulmazlıkların mutlaka kaldırılması gerektiğini savunduklarını hatırlatan Tekin, şunları söyledi: "76 milyon yurttaşın alın terini çalacaksınız, onların fezlekeleri TBMM'ye gelmeyecek. Sayın Çiçek, siz ne zaman konuşacaksınız? Sayın Gül, 'Ben görevimin başındayım' diyorsunuz, göreceğiz görevinizin başında olup olmadığınızı. Paralel yolsuzluğa göz yumuyorsanız, bütün bu işlerin ortağısınız demektir."
Türkiye'de geçmişte de siyasette yolsuzluklar yaşandığını kaydeden Tekin, şöyle konuştu: "Bu dönem yapılan yolsuzluğun bir başka boyutu var. Türkiye dış politikası konusunda da ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Bir ülkenin yöneticileri bir başka ülkenin istihbaratları tarafından rehin alınabilecek duruma gelmişse bunun ne kadar tehlike olduğunu herhalde siz de fark ediyorsunuzdur."
Demokratikleşme Paketi'yle ilgili ise Tekin, şunları söyledi: "Özel yetkili mahkemeler yıllardır insanların canını yakarken bugün nereden aklınıza özel yetkili mahkemeleri kaldırmak geldi? Sadece çocuklarınıza dokunacağı için. 2010'da 'Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nu böyle oluşturacağız' dediler. Şimdi ne oldu, ansızın bu HSYK paralel yapının bir parçası haline geldi? Çünkü çocuklarınızı ve sizleri suçüstü ettiği için geldi. Devletin kurumlarında farklı düşünceler olabilir ama bu kavga devletin vicdanını sızlatmıştır. Orada görev yapan insanlar, bütün bu olup bitenleri görmezlikten gelebilir miydi? Uzun süre ne yazık ki gelindi. Bütün bu süreci, bu kirliliği kapatmak için, iç siyaset malzemesi haline getirmek için Başbakan, olmaması gereken bütün argümanları kullandı. Özellikle Gezi Parkı'ndan sonra Beşiktaş Meydanı'nda 150 kişi bir kadına saldıracak? Böyle bir şey mümkün olabilir mi? Bizim geleneklerimizde böyle bir şey mümkün olabilir mi? Bu kirliliklerini kapatmak için olmaması gereken bütün argümanları kullandı. Başbakan sıkılmadan yalan söyledi.

'Ben, kameraları gördüm' dedi.

Defalarca 'Açıklayın' dememize rağmen maalesef açıklanmadı. Nihayet açıklandı, böyle bir şeyin olmadığı ortaya çıktı.”
Türkiye'nin çıkarlarının tamamının askıya alındığını belirten Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu düzenlemelerin karşısında Sayın Cumhurbaşkanı'nı göreve davet ediyorum. Hatırlarsanız, anayasa değişikliği yapmaksızın bir kanunla Sayın Cumhurbaşkanı'nın görev süresi kısaltılmıştı. Sayın Cumhurbaşkanı, ana muhalefete çağrıda bulunmuştu, 'Ana muhalefet bunun gereğini yapar' demişti. Ana muhalefet bunun gereğini yaptı, ana muhalefet Anayasa'ya, hukuka saygısı gereği bunun gereğini yaptı. Şimdi, ana muhalefetin genel başkan yardımcısı olarak Sayın Cumhurbaşkanı'na çağrıda bulunmak istiyorum. Bir, en doğal iletişim haklarımız kapatıldı, bunun mutlaka geri döndürülmesi lazım. İki, anayasaya aykırı olan HSYK düzenlemesinin derhal iade edilmesi lazım, aksi takdirde bütün bu olup bitenlerin suç ortağı Sayın Cumhurbaşkanı'nın kendisi olmuş olur. Ben bu duyarlılık içinde olabileceği inancı içerisindeyim. Hiç kimsenin geleceği Türkiye'nin geleceğinden daha önemli değildir. Türkiye'nin ve 76 milyonun geleceğini hepimizin düşünmesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu konudaki tavrını net bir şekilde bekliyoruz.”
Kaynak: İHA