(özel Haber) Beyin Kanamasından Ölen Kızın Babası Aileleri Uyardı
Kocaeli’nin İzmit ilçesinde mide bulantısı ve baş ağrısı şikayetiyle hastaneye götürülen ve beynindeki baloncuğun patlaması sonrası hayatını kaybeden 20 yaşındaki Seda Meşe’nin babası Hüseyin Meşe, genç kızları ve ailelerini uyardı.
Meşe, “Başınız sürekli ağrıyorsa tüm kontrollerinizi yaptırın” dedi.
İzmit Tavşantepe Mahallesi Turan Güneş Caddesi'ndeki evinde mide bulantısı ve baş ağrısı şikayetiyle kaldırıldığı hastanede, beynindeki baloncuğun patlaması sonrası beyin kanamasından hayatını kaybeden Seda Meşe’nin babası tüm aileleri uyardı. Kızının sık sık baş ağrısı şikayeti olduğunu ve benzer durumlarda ağrı kesici kullandıklarını dile getiren baba Hüseyin Meşe, “Aileler ve genç kızlar dikkatli olsun. Başı ağrıyanlar ilaç kullanmak yerine tüm kontrollerini yaptırsınlar” dedi.
Hayatını kaybeden kızı Seda Meşe’nin sıklıkla baş ağrısı şikayeti olduğunu söyleyen baba Hüseyin Meşe, “Bir sene kadar önce kızımın baş ağrısı ve baş dönmesi vardı. Biz kızımı MR ve tomografiye götürdük. Bize oradan hiçbir şey yok dediler. Yine ara ara baş ağrıları sürüyordu kızımın. Hatta bu olayın yaşandığı gün öğlen 3 gibi evden çıkıyor, çarşıda gezerken saat 5 civarlarında başı ağrıyor. Arkadaşlarını bırakıp eve geliyor. Evde annesine ‘Benim başım ağrıyor. Bana bir okuyuver’ diyor. Annesi evde okuyor. Sonra dinlenmek için odasında yatıyor” dedi.
Kızının uyuması sonrasında eşiyle birlikte kahvaltı masasını hazırladıkları sırada kızının rahatsızlandığını belirten Meşe, “Biz hanımla kahvaltıyı hazırlarken kız da gidip geceliklerini giydi üzerine. Odasından çıkıp tuvalete gitti. Aradan yarım dakika geçmeden bir bağırma sesi geldi. Annesi hemen kapıyı açtı. O anda bilinci yerindeydi. Oraya kusmuş. Tuvaletten dışarı hole çıkardık. Bende ‘Kızım sen ne yedin?’ diye sordum. Biz ilk etapta hiç böyle bir şey düşünmedik. Genç kızdır bilmediği bir şey yiyip zehirlenmiştir diye düşündük. Hemen apar topar zehirlendi diye hastaneye götürdük. Hastanede serum taktılar kızıma. Zaten serumdan sonra 3 defa ‘Buram yanıyor’ dedi.
Ondan sonra alakayı kesiyor. Kızımı yoğun bakıma aldılar” diye konuştu.
Baba Hüseyin Meşe yoğun bakıma alınan kızlarının durumunun kritik olduğunu bir gün sonra öğrendiklerini dile getirerek, “Salı günü de beyin ölümünün gerçekleştiğini söylediler. Ama onu doktorlar yalanladı. Pazartesi günü konuştuğumuzda ‘İyiye gidiyor. İyileşme ihtimali var’ dediler bize. Çarşamba günü akşamında ise bizi çağırdılar. Beyin ölümünün kesin olarak gerçekleştiğini ama kalbinin çalıştığını söylediler. Cuma günü saat 3 civarlarında da tamamen ölümü gerçekleşti. Doktorlar biz ilk götürdüğümüzde fark etmişler beyin kanaması geçirdiğini ama genç bir kız olduğu için bizde de yıkım yaratmamak adına bize durumu kesinleşene kadar bir şey söylememişler. Çok da iyi oldu bu durum. Pazar gecesi bize söylemiş olsalar biz kim bilir ne hale düşerdik. Ama aradan geçen 3-5 günde bende kendimi biraz daha alıştırdım” şeklinde konuştu.
Kızlarının sürekli baş ağrısı çektiğini ancak böyle bir ihtimali düşünmediklerini söyleyerek tüm genç kızları ve ailelerini uyaran baba Hüseyin Mşe şöyle konuştu: “Biz daha önce MR çektirip temiz sonucu aldığımız için başka bir şeyden dolayı başının ağrıdığını düşündük hep. Ama bu durum MR’da da çıkmıyormuş. Daha önce zaten 3-5 günde bir baş ağrıları devam ediyordu. İşte okuttuk, üniversiteyi bitirdi, muhasebeci oldu. Tam hayatını yoluna koyacakken gitti yani. İşe gireli 4 ay olmuştu. Gerçekten acımız çok büyük. Yani bu acı altından kalkılabilecek bir acı değil. Çok zor. Bundan böyle gençlerin başına böyle bir şey geldiği zaman ‘Başımı ıslattım’ falan demeyip ne gerekiyorsa yapsınlar. Temennim budur.”
Seda Meşe, geçtiğimiz pazar günü evinde otururken şiddetli baş ağrısı nedeniyle fenalaşmış ve özel bir hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştı. Kaldırıldığı hastanede yapılan kontrollerde Seda Meşe’nin beyinde baloncuk olduğu ve beyin kanaması geçirdiği tespit edilmişti. Yaklaşık 6 gündür hastanenin yoğun bakım ünitesinde tedavi görmekte olan Seda Meşe, yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Seda Meşe’nin cenazesi ise Kandıra ilçesi Akçaova Köyü Camii'nde ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından, Akçaova Köyü Mezarlığı’nda gözyaşları arasında toprağa verilmişti.
Kaynak: İHA
İzmit Tavşantepe Mahallesi Turan Güneş Caddesi'ndeki evinde mide bulantısı ve baş ağrısı şikayetiyle kaldırıldığı hastanede, beynindeki baloncuğun patlaması sonrası beyin kanamasından hayatını kaybeden Seda Meşe’nin babası tüm aileleri uyardı. Kızının sık sık baş ağrısı şikayeti olduğunu ve benzer durumlarda ağrı kesici kullandıklarını dile getiren baba Hüseyin Meşe, “Aileler ve genç kızlar dikkatli olsun. Başı ağrıyanlar ilaç kullanmak yerine tüm kontrollerini yaptırsınlar” dedi.
Hayatını kaybeden kızı Seda Meşe’nin sıklıkla baş ağrısı şikayeti olduğunu söyleyen baba Hüseyin Meşe, “Bir sene kadar önce kızımın baş ağrısı ve baş dönmesi vardı. Biz kızımı MR ve tomografiye götürdük. Bize oradan hiçbir şey yok dediler. Yine ara ara baş ağrıları sürüyordu kızımın. Hatta bu olayın yaşandığı gün öğlen 3 gibi evden çıkıyor, çarşıda gezerken saat 5 civarlarında başı ağrıyor. Arkadaşlarını bırakıp eve geliyor. Evde annesine ‘Benim başım ağrıyor. Bana bir okuyuver’ diyor. Annesi evde okuyor. Sonra dinlenmek için odasında yatıyor” dedi.
Kızının uyuması sonrasında eşiyle birlikte kahvaltı masasını hazırladıkları sırada kızının rahatsızlandığını belirten Meşe, “Biz hanımla kahvaltıyı hazırlarken kız da gidip geceliklerini giydi üzerine. Odasından çıkıp tuvalete gitti. Aradan yarım dakika geçmeden bir bağırma sesi geldi. Annesi hemen kapıyı açtı. O anda bilinci yerindeydi. Oraya kusmuş. Tuvaletten dışarı hole çıkardık. Bende ‘Kızım sen ne yedin?’ diye sordum. Biz ilk etapta hiç böyle bir şey düşünmedik. Genç kızdır bilmediği bir şey yiyip zehirlenmiştir diye düşündük. Hemen apar topar zehirlendi diye hastaneye götürdük. Hastanede serum taktılar kızıma. Zaten serumdan sonra 3 defa ‘Buram yanıyor’ dedi.
Ondan sonra alakayı kesiyor. Kızımı yoğun bakıma aldılar” diye konuştu.
Baba Hüseyin Meşe yoğun bakıma alınan kızlarının durumunun kritik olduğunu bir gün sonra öğrendiklerini dile getirerek, “Salı günü de beyin ölümünün gerçekleştiğini söylediler. Ama onu doktorlar yalanladı. Pazartesi günü konuştuğumuzda ‘İyiye gidiyor. İyileşme ihtimali var’ dediler bize. Çarşamba günü akşamında ise bizi çağırdılar. Beyin ölümünün kesin olarak gerçekleştiğini ama kalbinin çalıştığını söylediler. Cuma günü saat 3 civarlarında da tamamen ölümü gerçekleşti. Doktorlar biz ilk götürdüğümüzde fark etmişler beyin kanaması geçirdiğini ama genç bir kız olduğu için bizde de yıkım yaratmamak adına bize durumu kesinleşene kadar bir şey söylememişler. Çok da iyi oldu bu durum. Pazar gecesi bize söylemiş olsalar biz kim bilir ne hale düşerdik. Ama aradan geçen 3-5 günde bende kendimi biraz daha alıştırdım” şeklinde konuştu.
Kızlarının sürekli baş ağrısı çektiğini ancak böyle bir ihtimali düşünmediklerini söyleyerek tüm genç kızları ve ailelerini uyaran baba Hüseyin Mşe şöyle konuştu: “Biz daha önce MR çektirip temiz sonucu aldığımız için başka bir şeyden dolayı başının ağrıdığını düşündük hep. Ama bu durum MR’da da çıkmıyormuş. Daha önce zaten 3-5 günde bir baş ağrıları devam ediyordu. İşte okuttuk, üniversiteyi bitirdi, muhasebeci oldu. Tam hayatını yoluna koyacakken gitti yani. İşe gireli 4 ay olmuştu. Gerçekten acımız çok büyük. Yani bu acı altından kalkılabilecek bir acı değil. Çok zor. Bundan böyle gençlerin başına böyle bir şey geldiği zaman ‘Başımı ıslattım’ falan demeyip ne gerekiyorsa yapsınlar. Temennim budur.”
Seda Meşe, geçtiğimiz pazar günü evinde otururken şiddetli baş ağrısı nedeniyle fenalaşmış ve özel bir hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınmıştı. Kaldırıldığı hastanede yapılan kontrollerde Seda Meşe’nin beyinde baloncuk olduğu ve beyin kanaması geçirdiği tespit edilmişti. Yaklaşık 6 gündür hastanenin yoğun bakım ünitesinde tedavi görmekte olan Seda Meşe, yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Seda Meşe’nin cenazesi ise Kandıra ilçesi Akçaova Köyü Camii'nde ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından, Akçaova Köyü Mezarlığı’nda gözyaşları arasında toprağa verilmişti.