Tekrar
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, "Hükümet olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının (TİB) mutlaka yeniden yapılandırılması gerektiğine inanıyoruz. Bu çerçevede çalışmalarımızı da aslında tamamladık. Bu çalışmalarımızı inşallah kısa süre içerisinde Bakanlar Kurulunda konuşur, tartışırız. TİB'in yeniden yapılandırılmasına yönelik ciddi bir adım atmış oluruz" dedi.
Elvan, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk oldu. AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Şenol Kazancı tarafından karşılanan Elvan, gündemdeki son gelişmelere ilişkin soruları yanıtladı.
Kazancı'ya yeni görevinde başarılar dileyen Elvan, Anadolu Ajansı'nın özellikle son yıllarda büyük bir atılım gerçekleştirdiğini belirtti.
"Ben inanıyorum ki sizin önderliğinizde Anadolu Ajansı tüm dünyaya daha fazla sesini duyuracak" diyen Elvan, AA'nın dünyanın önde gelen ajanslarından biri olma yolunda önemli bir aşama kaydettiğini, bundan sonraki süreçte de çok daha iyi noktalara gelineceğine yürekten inandığını söyledi.
Bakan Elvan, "paralel yapı" ile mücadelede gelinen aşamaya ilişkin ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna bağlı olarak çalışan TİB bünyesinde de "paralel yapılanma olduğu, yasadışı telefon dinlemeleri ve işlemler yaşandığı" iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
TİB kurulmadan önce özellikle yasadışı dinlemelere yönelik çok yoğun şikayetlerin söz konusu olduğunu hatırlatan Elvan, hem jandarma hem emniyet hem Milli İstihbarat Teşkilatının dinlemelerinin bir anlamda üst yapısını oluşturan bir kurum oluşturulması konusunda hemfikir olunduğunu ve TİB'in kurulduğunu belirtti.
Bakan Elvan, bu başkanlığın çok iyi niyetlerle kurulduğunu belirterek, "Buna rağmen zaman içerisinde maalesef oradaki çalışan personelin de kendi yetkilerini aşarak birtakım uygulamalara girmeleri Telekomünikasyon İletişim Başkanlığını önemli ölçüde zayıflattı ve yıprattı" dedi.
-"Kamuoyunda yaratılmaya çalışılan algı ters tepti"
Özellikle Mayıs 2013'te Türkiye'nin hem ödemeler dengesi hem büyüme hem de faiz oranları açısından tarihinin en iyi noktasına ulaştığına dikkati çeken Elvan, faiz oranlarının 4-4,5 seviyesine kadar düştüğünü anımsattı.
Elvan, o dönemde sadece ekonomik anlamda değil, sosyal yönüyle de Türkiye'de canlanma ve gelişmenin yaşandığını dile getirerek, dünyada söz sahibi olabilme ve rekabet edebilme açısından güçlü bir konuma ulaşıldığını söyledi.
Bu durumun bazı çevreleri son derece rahatsız ettiğinin altını çizen Elvan, mayıs ayı içerisinde "Gezi olayları"nın başladığını hatırlattı. "Gezi olayları" öncesinde de o dönemde Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı itibarsızlaştırmaya yönelik ciddi kampanyalar başladığını dile getiren Elvan, Mayıs 2013'te bunun doruk noktasına ulaştığını belirtti.
Elvan, Gezi olaylarının sakinleşmesinden sonra Erdoğan'a yönelik itibarsızlaştırma kampanyalarının yoğun bir şekilde devam ettiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"O tarihlerde de darbe girişimine paralel bir şekilde yasa dışı dinlemelerle elde edilen ses kayıtları bir şekilde sosyal medyada montajlanarak, değişik şekillerde yapılan konuşmaları belki birleştirerek, farklı anlam vererek kamuoyuna sundular. Amaç bir anlamda o dönemde Sayın Başbakanımızı ve hükümetimizi ortadan kaldırmak ve Sayın Başbakanımızın cumhurbaşkanı olma yönündeki toplumun eğilimlerinin önüne geçmekti. Bu yapılan, bir anlamda kamuoyunda yaratılmaya çalışılan algı bir anda ters tepti. Bizim milletimiz kimin ne yaptığını çok iyi biliyor. Dolayısıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın da son 12-13 yıllık dönemde neler yaptığını biliyor, muhalefetin de neler yaptığını biliyor ve paralel yapının da neler yapmak istediğini çok iyi biliyor."
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Elvan, 30 Mart seçimlerinden büyük bir başarıyla çıktıklarını ifade ederek, muhaliflerin, hükümeti devirme girişiminde bulunanların ummadığı bir sonucun ortaya çıktığını söyledi.
Milli iradenin "Biz bu ülkenin arkasındayız, biz bu ülkenin lideri olan Recep Tayyip Erdoğan"ın arkasındayız" dediğini dile getiren Elvan, bu süreçte çok sayıda hukuk dışı dinlemelerin ortaya çıkması nedeniyle Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının denetlenmesini istediklerini, bunun üzerine Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının hemen harekete geçtiğini söyledi.
- 3 konuda soruşturma
Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının TİB'de bazı işlem kayıtlarının ve logların silindiğini tespit ettiğini ifade eden Elvan, şöyle devam etti:
"Siz, iyi niyetle çalışıyorsanız neden geçmiş kayıtları silersiniz? Log kayıtları dediğimizde, vatandaşımızın anlaması için biraz daha açmamız gerekiyor. Bir tane dijital telefonumuz var. Telefonda son 1 yılda kiminle görüştüğünüz, hangi numaralara ulaştığınızın kaydı, başkalarında yoktur ama kendi sisteminizde kayıtlıdır. Buna log kaydı diyoruz. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında da her uzmanın, her yöneticinin yaptığı iş ve işlemler aslında normalde bilgisayarda sürekli olarak kaydediliyor. Bunların tamamı siliniyor. Bunun bir anlamı olmalı. Siz 17-25 Aralık operasyonunda bu kayıtları ortadan kaldırıyorsunuz, neden silinir bunlar? CD'ler, oradaki özellikle mahkeme kararı ile ortaya çıkmış olan dinlemelerin birer kopyası CD olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında bulunuyordu. Bunların tamamı parçalanmış, kırılmış. Bunu neden yaparsınız.
Bununla ilgili olarak neticede, birinci aşamada özellikle log kayıtlarının silinmesi, dinleme kayıtlarının silinmesine yönelik bir soruşturma başlatıldı ve bu tamamlandı. Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından bu kayıtların silindiğine dair tespitler ortaya kondu ve Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığına tarafımızdan aktarıldı. Bu arada gündeme özellikle yine Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında hangi amaçla konduğu bilinmeyen çanak antenlerin olduğu ve bu çanak antenlerin verici özellikleri olduğu ortaya çıktı. Normalde biz bu çanak antenleri alıcı olarak kullanırız ancak verici olarak kullanıldığı ortaya çıktı. Bu arada ortaya çıkan bazı bilgi ve belgeler doğrultusunda Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı yasa dışı dinleme ve casusluğa yönelik bir soruşturma başlattı. Bu soruşturma da Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından devam ediyor. Bununla ilgili Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı bilirkişi tayin etti. Bunlar gerekli çalışmaları yaptılar. Zannedersem tabii detayını bilemiyoruz, bunlar Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığına aktarıldı ve bu çerçevede savcılık tarafından gerekli işlemler yürütülüyor. Ama bu arada silinen kayıtların kazanılması yönünde yine çalışmalar yapıldı. Bu çalışmalar doğrultusunda geçmişte mahkeme kararı olmadan ülkemizin cumhurbaşkanı, başbakanı, siyasi liderler, önemli gazeteciler aşağı yukarı 700'ün üzerinde kişinin dinlenildiği tespit edildi. Bununla ilgili de Cumhuriyet Başsavcılığı çalışmalarını yürütüyor. Bunun dışında bazı mahkeme kararlarına bazı bakanların isimleri dahil edilerek de dinlendiği ortaya çıktı. Bu Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ikinci soruşturma."
Üçüncü soruşturmanın ise yasadışı olarak kriptolu telefonların dinlenmesi olduğuna dikkati çeken Elvan, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığındaki bazı kayıtlarda kriptolu bakanların telefon numaralarının dinlendiğini bildirdi.
TİB'e ve yasadışı dinlemelere yönelik soruşturmalar hakkında bilgi veren Bakan Elvan, "Özetleyecek olursak 3 ayrı soruşturma söz konusu. Bir tanesi TİB'in geçmişe yönelik işlemler ve log kayıtlarının silinmesiyle ilgili yürütülen soruşturma var. İkincisi yasadışı dinleme ve casuslukla ilgili bir soruşturma var. Üçüncüsü ise kriptolu telefonların dinlenmesine yönelik bir soruşturma var, devam ediyor" ifadelerini kullandı.
- "TİB'in mutlaka yeniden yapılandırılması gerekiyor"
Elvan, TİB'in yeniden yapılandırılması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Maalesef TİB hem bu süreçte o başkanlığa verilen yetkilerin kötüye kullanılması neticesinde ciddi bir kredibilite kaybına uğramıştır, yıpranmıştır. Biz Hükümet olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının mutlaka yeniden yapılandırılması gerektiğine inanıyoruz. Bu çerçevede çalışmalarımızı da aslında tamamladık. Bu çalışmalarımızı inşallah kısa süre içesinde Bakanlar Kurulunda konuşur, tartışırız. TİB'in yeniden yapılandırılmasına yönelik ciddi bir adım atmış oluruz. TİB'in mevcut binasından çıkarılıp farklı bir yere aktarılması gerektiğine de inanıyoruz. Çünkü orada ne yapıldığını (17-25 Aralık öncesi) açıkçası bilemiyoruz. O nedenle bizim yeni bir binaya ihtiyacımız var. Önümüzdeki dönemde de bu yönde bir girişimimiz olacak. Ancak şu anda TİB'de gerçekten yasalara, kurallara, hukuka uygun bir şekilde çalışmalar yürütülüyor. Mahkeme kararlarıyla dinleme kayıtları sürekli olarak kontrol ediliyor. Kaç mahkeme kararı var, kaç kişi kontrol ediliyor, bunların çapraz kontrolleri yapılıyor. Bir anlamda TİB o eski anlayışından kurtarılıp sağlıklı bir yapıya şu aşamada kavuşturuldu. Ama yine de TİB'in mutlaka yeniden yapılandırılması gerekiyor."
Bu konudaki başka bir soru üzerine de Elvan, TİB'in yeniden yapılandırılması sürecinde üzerinde durdukları 2-3 alternatifi Bakanlar Kurulunda ele alacaklarını, bir karara bağladıktan sonra açıklama yapmasının doğru olacağını söyledi.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Kazancı'ya yeni görevinde başarılar dileyen Elvan, Anadolu Ajansı'nın özellikle son yıllarda büyük bir atılım gerçekleştirdiğini belirtti.
"Ben inanıyorum ki sizin önderliğinizde Anadolu Ajansı tüm dünyaya daha fazla sesini duyuracak" diyen Elvan, AA'nın dünyanın önde gelen ajanslarından biri olma yolunda önemli bir aşama kaydettiğini, bundan sonraki süreçte de çok daha iyi noktalara gelineceğine yürekten inandığını söyledi.
Bakan Elvan, "paralel yapı" ile mücadelede gelinen aşamaya ilişkin ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna bağlı olarak çalışan TİB bünyesinde de "paralel yapılanma olduğu, yasadışı telefon dinlemeleri ve işlemler yaşandığı" iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
TİB kurulmadan önce özellikle yasadışı dinlemelere yönelik çok yoğun şikayetlerin söz konusu olduğunu hatırlatan Elvan, hem jandarma hem emniyet hem Milli İstihbarat Teşkilatının dinlemelerinin bir anlamda üst yapısını oluşturan bir kurum oluşturulması konusunda hemfikir olunduğunu ve TİB'in kurulduğunu belirtti.
Bakan Elvan, bu başkanlığın çok iyi niyetlerle kurulduğunu belirterek, "Buna rağmen zaman içerisinde maalesef oradaki çalışan personelin de kendi yetkilerini aşarak birtakım uygulamalara girmeleri Telekomünikasyon İletişim Başkanlığını önemli ölçüde zayıflattı ve yıprattı" dedi.
-"Kamuoyunda yaratılmaya çalışılan algı ters tepti"
Özellikle Mayıs 2013'te Türkiye'nin hem ödemeler dengesi hem büyüme hem de faiz oranları açısından tarihinin en iyi noktasına ulaştığına dikkati çeken Elvan, faiz oranlarının 4-4,5 seviyesine kadar düştüğünü anımsattı.
Elvan, o dönemde sadece ekonomik anlamda değil, sosyal yönüyle de Türkiye'de canlanma ve gelişmenin yaşandığını dile getirerek, dünyada söz sahibi olabilme ve rekabet edebilme açısından güçlü bir konuma ulaşıldığını söyledi.
Bu durumun bazı çevreleri son derece rahatsız ettiğinin altını çizen Elvan, mayıs ayı içerisinde "Gezi olayları"nın başladığını hatırlattı. "Gezi olayları" öncesinde de o dönemde Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı itibarsızlaştırmaya yönelik ciddi kampanyalar başladığını dile getiren Elvan, Mayıs 2013'te bunun doruk noktasına ulaştığını belirtti.
Elvan, Gezi olaylarının sakinleşmesinden sonra Erdoğan'a yönelik itibarsızlaştırma kampanyalarının yoğun bir şekilde devam ettiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"O tarihlerde de darbe girişimine paralel bir şekilde yasa dışı dinlemelerle elde edilen ses kayıtları bir şekilde sosyal medyada montajlanarak, değişik şekillerde yapılan konuşmaları belki birleştirerek, farklı anlam vererek kamuoyuna sundular. Amaç bir anlamda o dönemde Sayın Başbakanımızı ve hükümetimizi ortadan kaldırmak ve Sayın Başbakanımızın cumhurbaşkanı olma yönündeki toplumun eğilimlerinin önüne geçmekti. Bu yapılan, bir anlamda kamuoyunda yaratılmaya çalışılan algı bir anda ters tepti. Bizim milletimiz kimin ne yaptığını çok iyi biliyor. Dolayısıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın da son 12-13 yıllık dönemde neler yaptığını biliyor, muhalefetin de neler yaptığını biliyor ve paralel yapının da neler yapmak istediğini çok iyi biliyor."
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Elvan, 30 Mart seçimlerinden büyük bir başarıyla çıktıklarını ifade ederek, muhaliflerin, hükümeti devirme girişiminde bulunanların ummadığı bir sonucun ortaya çıktığını söyledi.
Milli iradenin "Biz bu ülkenin arkasındayız, biz bu ülkenin lideri olan Recep Tayyip Erdoğan"ın arkasındayız" dediğini dile getiren Elvan, bu süreçte çok sayıda hukuk dışı dinlemelerin ortaya çıkması nedeniyle Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının denetlenmesini istediklerini, bunun üzerine Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının hemen harekete geçtiğini söyledi.
- 3 konuda soruşturma
Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığının TİB'de bazı işlem kayıtlarının ve logların silindiğini tespit ettiğini ifade eden Elvan, şöyle devam etti:
"Siz, iyi niyetle çalışıyorsanız neden geçmiş kayıtları silersiniz? Log kayıtları dediğimizde, vatandaşımızın anlaması için biraz daha açmamız gerekiyor. Bir tane dijital telefonumuz var. Telefonda son 1 yılda kiminle görüştüğünüz, hangi numaralara ulaştığınızın kaydı, başkalarında yoktur ama kendi sisteminizde kayıtlıdır. Buna log kaydı diyoruz. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında da her uzmanın, her yöneticinin yaptığı iş ve işlemler aslında normalde bilgisayarda sürekli olarak kaydediliyor. Bunların tamamı siliniyor. Bunun bir anlamı olmalı. Siz 17-25 Aralık operasyonunda bu kayıtları ortadan kaldırıyorsunuz, neden silinir bunlar? CD'ler, oradaki özellikle mahkeme kararı ile ortaya çıkmış olan dinlemelerin birer kopyası CD olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında bulunuyordu. Bunların tamamı parçalanmış, kırılmış. Bunu neden yaparsınız.
Bununla ilgili olarak neticede, birinci aşamada özellikle log kayıtlarının silinmesi, dinleme kayıtlarının silinmesine yönelik bir soruşturma başlatıldı ve bu tamamlandı. Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından bu kayıtların silindiğine dair tespitler ortaya kondu ve Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığına tarafımızdan aktarıldı. Bu arada gündeme özellikle yine Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında hangi amaçla konduğu bilinmeyen çanak antenlerin olduğu ve bu çanak antenlerin verici özellikleri olduğu ortaya çıktı. Normalde biz bu çanak antenleri alıcı olarak kullanırız ancak verici olarak kullanıldığı ortaya çıktı. Bu arada ortaya çıkan bazı bilgi ve belgeler doğrultusunda Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı yasa dışı dinleme ve casusluğa yönelik bir soruşturma başlattı. Bu soruşturma da Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından devam ediyor. Bununla ilgili Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı bilirkişi tayin etti. Bunlar gerekli çalışmaları yaptılar. Zannedersem tabii detayını bilemiyoruz, bunlar Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığına aktarıldı ve bu çerçevede savcılık tarafından gerekli işlemler yürütülüyor. Ama bu arada silinen kayıtların kazanılması yönünde yine çalışmalar yapıldı. Bu çalışmalar doğrultusunda geçmişte mahkeme kararı olmadan ülkemizin cumhurbaşkanı, başbakanı, siyasi liderler, önemli gazeteciler aşağı yukarı 700'ün üzerinde kişinin dinlenildiği tespit edildi. Bununla ilgili de Cumhuriyet Başsavcılığı çalışmalarını yürütüyor. Bunun dışında bazı mahkeme kararlarına bazı bakanların isimleri dahil edilerek de dinlendiği ortaya çıktı. Bu Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ikinci soruşturma."
Üçüncü soruşturmanın ise yasadışı olarak kriptolu telefonların dinlenmesi olduğuna dikkati çeken Elvan, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığındaki bazı kayıtlarda kriptolu bakanların telefon numaralarının dinlendiğini bildirdi.
TİB'e ve yasadışı dinlemelere yönelik soruşturmalar hakkında bilgi veren Bakan Elvan, "Özetleyecek olursak 3 ayrı soruşturma söz konusu. Bir tanesi TİB'in geçmişe yönelik işlemler ve log kayıtlarının silinmesiyle ilgili yürütülen soruşturma var. İkincisi yasadışı dinleme ve casuslukla ilgili bir soruşturma var. Üçüncüsü ise kriptolu telefonların dinlenmesine yönelik bir soruşturma var, devam ediyor" ifadelerini kullandı.
- "TİB'in mutlaka yeniden yapılandırılması gerekiyor"
Elvan, TİB'in yeniden yapılandırılması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Maalesef TİB hem bu süreçte o başkanlığa verilen yetkilerin kötüye kullanılması neticesinde ciddi bir kredibilite kaybına uğramıştır, yıpranmıştır. Biz Hükümet olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının mutlaka yeniden yapılandırılması gerektiğine inanıyoruz. Bu çerçevede çalışmalarımızı da aslında tamamladık. Bu çalışmalarımızı inşallah kısa süre içesinde Bakanlar Kurulunda konuşur, tartışırız. TİB'in yeniden yapılandırılmasına yönelik ciddi bir adım atmış oluruz. TİB'in mevcut binasından çıkarılıp farklı bir yere aktarılması gerektiğine de inanıyoruz. Çünkü orada ne yapıldığını (17-25 Aralık öncesi) açıkçası bilemiyoruz. O nedenle bizim yeni bir binaya ihtiyacımız var. Önümüzdeki dönemde de bu yönde bir girişimimiz olacak. Ancak şu anda TİB'de gerçekten yasalara, kurallara, hukuka uygun bir şekilde çalışmalar yürütülüyor. Mahkeme kararlarıyla dinleme kayıtları sürekli olarak kontrol ediliyor. Kaç mahkeme kararı var, kaç kişi kontrol ediliyor, bunların çapraz kontrolleri yapılıyor. Bir anlamda TİB o eski anlayışından kurtarılıp sağlıklı bir yapıya şu aşamada kavuşturuldu. Ama yine de TİB'in mutlaka yeniden yapılandırılması gerekiyor."
Bu konudaki başka bir soru üzerine de Elvan, TİB'in yeniden yapılandırılması sürecinde üzerinde durdukları 2-3 alternatifi Bakanlar Kurulunda ele alacaklarını, bir karara bağladıktan sonra açıklama yapmasının doğru olacağını söyledi.
(Sürecek)