Ahıska Sürgünü Aydın’da Anıldı
Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma ve Dayanışma Vakfı (TÜRKAV) Aydın Şubesi ve İncirliova Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği Ahıska Türklerinin ana vatanlarından sürgün edilişinin 70. yıl dönümü anma programı gerçekleştirildi.
İncirliova’nın Sandıklı Mahallesi’nde düzenlenen yemekli anma programına 23. Dönem MHP Aydın Milletvekili Recep Taner, İncirliova Belediye Başkanı Gürşat Kale, TÜRKAV Aydın Şube Başkanı Bilge Ozan, Türk Ocakları Aydın Şube Başkanı Eyüp Doyuran ile İncirliova Belediyesi Meclis Üyeleri, TÜRKAV Aydın Şubesi üyeleri ve İncirliova’da yaşayan 400’e yakın Ahıska Türkü katıldı.
Türk Milliyetçileri ile Ahıska Türklerini kucaklaştıran program İncirliova Sandıklı Mahallesi Düğün Salonu’nda gerçekleşti. Yemeklerin yenmesinin ardından program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı.
Emekli Din Görevlisi Mustafa Mutlu’nun şehitler için Kuran-ı Kerim okumasının ardından dua edildi.
Duaların ardından bir konuşma yapan İncirliova Belediye Başkanı Gürşat Kale, Ahıska şehri ve çevresinde yaşayan Müslüman Türk nüfusun, 14 Kasım 1944 gecesi topyekûn vatanlarından çıkarıldığını ve Orta Asya ülkelerine gönderildiğini hatırlatarak; “Ben İncirliova’yı vatan tutan Ahıska Türk’ü kardeşlerimle 1992 yılında tanıştım. Bu kardeşlerimizle o gündür bu gündür aramızda duygusal bir bağ oluştu. Allah bana bu kardeşlerimizin huzuruna sürgünlerinin 70. yılında belediye başkanı olarak çıkmak nasip etti” dedi ve Kale gözyaşlarına engel olamayarak duygusal anlar yaşadı ve Kale’nin duygusal anları Ahıska Türklerinin de gözyaşlarının akmasını beraberinde getirdi. Duygu yüklü konuşması içerisinde zaman zaman konuşmakta zorlanan Kale; “Bizim ömrümüz Kızıl Elma’yı aramakla geçti. 1991 yılında Türk Cumhuriyetleri birer ikişer bağımsızlıklarını kazanmaya başlayınca O Kızıl Elma hasretiyle Türk Cumhuriyetlerine, Hocalı’ya ilk giden kafiledenim. Benim Ahıska Türk’ü kardeşlerimle ilk tanışmam Semerkant’ta oldu. O gündür bu gündür Ahıska Türk’ü kardeşlerimle bir aradayım. Sürgün yıllarında neler çektiklerini sadece dinliyorum. O dinlediğim hikâyelerinde acı, hasret, ayrılık, zulüme uğramışlık, sürülmüşlük var. Onun için buradan bu kürsüden diyorum ki; Bu kardeşlerimize ne yapsak azdır. Çünkü onlar bundan sonra güzel şeylere layıktır. Bu sebeple ben ve ekibim bundan sonra İncirliova’da yaşayan Ahıska Türklerine bir nebze hizmet edebilirsek kendimizi dünyanın en bahtiyar insanı sayacağız” dedi.
Programda bir konuşma yapan 23. Dönem MHP Aydın Milletvekili Recep Taner, Ahıska Türkleri ile şahsımı böyle anlamlı bir günde buluşturan İncirliova Belediyesi ve TÜRKAV Aydın Şubesi yöneticilerine teşekkür ederek sözlerine başlayarak “Ben İncirliova’da ki Ahıska Türk’ü kardeşlerimle 1990’lı yıllarda tanıştım. O yıllarda MHP Aydın il başkanıydım. Beraberde çalıştık. Şu anki MHP İl Başkanlığımızın kartonpiyerlerini bu kardeşlerimiz yaptı. Ahıskalı kardeşlerimiz komünist rejim mağduru olarak büyük sıkıntılar çekti. Vatanlarından sürgün yediler. Belki de o yıllarda o rejim altında Türk olmanın kaderiydi. Ama bu kardeşlerimiz Türkiye Cumhuriyeti Devletine geldikten sonrada büyük sıkıntılar çektiler. İşte bunu anlamakta zorlanıyorum” dedi.
Ahıska Türklerinin haklarının ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi için mecliste soru önergesi verdiğini de belirten Taner; “Türkiye’de Suriyelilere gösterilen ilgi alakanın Ahıskalılara da gösterilmesi en büyük temennimizdir. Ahıskalı kardeşlerimiz devletten ekmek su istememektedir. İstedikleri çalışma izni, vatandaşlık izni, kendi mesleklerini yapabilme iznidir. 2,5 milyon Suriyeli’ye tanınan haklar Ahıskalı kardeşlerimize tanınmamıştır. Bu da bizim içimizi acıtmaktadır. Ahıskalı kardeşlerimizin önünde ki tüm engellerin kaldırılması en büyük temennimizdir” dedi.
Ahıska Türkleri adına Melike Aziz kendi yazdığı “Nenemin Hikayesi” isimli şiirini okudu ve Ahıskalı 80 yaşındaki Fahrettin Eyüboğlu, 10 yaşındayken yaşadığı sürgün yıllarını sanki yeniden yaşarmışçasına anlatması herkesi ağlattı. Konuşmaların ardından sürgün yıllarına ait sinevizyon gösterimi yapıldı. İncirliovalı sanatçı Yıldırım Yıldızdoğan kendi yazıp bestelediği Ahıska Türküsü ve şiirini okudu.