Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Soruları Yanıtladı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, merkezi Irak hükümetiyle Irak Kürt Bölgesel Yönetimi arasındaki petrol anlaşmasıyla ilgili, "Bu haberi sevindirici değerlendiriyorum. Bağdat ile Erbil'in anlaşıyor olması ve bunu açıklıyor olmaları tabii ki bu istikrarın en temel teminatlarından bir tanesi olacak" dedi.

Kocaeli Ticaret Odasını (KOTO) ziyaretinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldız, Irak'tan petrol ihracatına ilişkin soru üzerine, bu ülkedeki istikrarın bölgenin de istikrarı anlamına geldiğini söyledi.

Irak'taki istikrarın ancak petrol gelirinin arttırılmasıyla oluşacağına dikkati çeken Yıldız, oluşturmaya çalıştıkları sistemin oturduğunu dile getirdi.
"Bu haberi sevindirici değerlendiriyorum" diyen Yıldız, şöyle devam etti:
"Bağdat ile Erbil'in anlaşıyor olması ve bunu açıklıyor olmaları tabii ki bu istikrarın en temel teminatlarından bir tanesi olacak. Şu anda Türkiye'nin kurduğu bu sistemle mekanizma çalışıyor. 150 bin varillik ihracatın özellikle Kuzey Irak adına merkezi hükümetçe yapılacak olması da son derece önemli. 32 tankerle Ceyhan'dan ihraç etmiş olduğumuz, Irak petrolleri adına ihraç edilen rakamın 25 milyon variller civarında olduğunu görüyoruz. Bu, '2 milyar doların üzerinde gelir' demektir.
Bu, Irak halkına kaydedilen bir gelir. Buradan Irak'ın tamamı istifade edecektir. Türkiye'nin böyle bir öngörüyü doğru şekilde yapmış olması, hem Türkiye'deki izlenen enerji stratejileri adına sevindiricidir hem de bölge adına konan bir katkıdır. O açıdan bu haberi son derece olumlu buluyorum."
- Muhalefet parti milletvekillerinin istifa çağrıları
"Muhalefet partilerince istifasının istenmesi" hakkındaki soru üzerine Yıldız, "Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 5 yıl görev yaptım. CHP'li arkadaşlarımızın bir tavsiyesi oldu, o dediğiniz yönde. Ben de 'Bu tavsiyenizi Sayın Başbakanımıza ileteceğim' dedim, konunun tamamı bundan ibaret" değerlendirmesinde bulundu.
Yıldız, "Akdeniz'deki sismik araştırmalar devam edecek mi?" sorusuna ilişkin de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Güney Kıbrıs yerel yönetiminin buldukları ve bulacaklarının Kıbrıs'ın tamamına ait olduğunu vurguladı.
Yıldız, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"İster kuzeyde, ister güneyde, ister münhasır ekonomik sahada tespit edilmiş, isterse tespit edilmemiş olan... O açından Barbaros Hayrettin Paşa sismik gemimiz, alanları içinde bu çalışmalara devam ediyor. Yine Kıbrıs'ın tamamına yönelik bir çalışmadır bu. O yüzden 'siyasi istikrarı destekleyebilecek ve artı değer koyabilecek önemli bir çalışmadır' diye görüyoruz. Bunun krize dönüştürülmüş olmasını da doğru bulmayız. O yüzden ancak paylaşarak artırabileceğimiz yapıdan bahsediyoruz. Gerek doğalgazda gerekse petrolde ve ben Doğu Akdeniz'de siyasi fizibilite sağlanmış olması halinde aynı zamanda ekonomik fizibilitenin de sağlanacağına inanıyorum. Ümidim de bu yöndedir."
"AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar'ın 25 yaşındaki oğlunun size danışman olarak atandığı belirtilerek çeşitli eleştiriler yöneltiliyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki soruya Yıldız, "O yaşın milletvekili seçme ve seçilme yaşı bile olduğunu düşünürsek, daha farklı görevleri de yapabileceğini anlarız" yanıtını verdi.
- Maden ocaklarındaki denetimler
Yıldız, maden kazalarının önüne geçmek için yeni denetim mekanizmaları oluşturulup oluşturulmayacağı sorusu üzerine, Soma'daki maden kazasından önce kanun tasarısıyla alakalı bakanlığının sunum yaptığını hatırlattı.
Sonraki denetimlerde 94 ocağın faaliyetinin durdurulduğunu belirten Yıldız, şu bilgiyi paylaştı:
"Denetimler bir yandan devam ediyor. Ermenek'ten sonra olan kaza da bunlardan bir tanesidir. Faaliyetleri durdurulmuş, denetimden geçememiş, Teftiş Kurulunun orada verdiği raporla da 'orada üretim yapamazsınız' denmiş. Kaza olan ocak o ocaktır. O yüzden her kazanın gerekçesinin sebebinin denetim olmadığını bir kez daha görüyoruz. Denetim gereklidir, tek başına yeterli değildir. Bu, bir zincirdir, bu zincir nerede kopuyor olursa olsun, o kazanın olacağı anlamına geliyor bu. O yüzden işverenin, işçinin, kamunun ve özel sektörün bu zincirin özellikle bütün halkalarına bu manada dikkat etmesi lazım. Basınımızdan özellikle bu yorumu daha ön planda görmelerini isterdim. Niçin? Gerçek olan bu da ondan dolayı. Denetimden geçmemiş, denetimde üretim faaliyetleri durdurulmuş ve 'bu eksikler giderilinceye kadar burada üretim yapamazsınız' denmiş bir yerde o kaza oluyor.
Şırnak'ta mühürlenmiş bir yerde o kaza oldu. 3 insanımızı kaybettik ama onları ben madenci kabul edemem. Orası denetimlerden geçememiş, kapısı mühürlenmiş ve 'orada artık faaliyet yapamazsınız' denmiş. Eğer o kaçak faaliyet yapılıyorsa onun bedelini ne yazık ki yine vatandaşlarımızca ödendiğini burada görüyoruz. O kapı kapanmış ve kapısına mühür vurulmuştur. Çalışılmaması gereken yerde o kaza olmuştur. O yüzden kamu ve özel sektör olarak hep beraber dikkat edeceğiz ve bu sıkıntılarımızı inşallah azaltacağız."
"Soma'daki maden faciası öncesi lehinizde haberler çıkıyordu. Bu kaza sonrası şahsınıza yapılan eleştirileri haksız buluyor musunuz?" sorusuna Yıldız, yapıcı eleştirilere açık olduğu cevabını verdi.
Yıldız, bulundukları makamların kendileri için geçici olduğunu ancak görevlerini şerefle yürüttükleri yürüttüklerini ifade ederek, "Önemli olan doğru katkıyı koyabilmek. Biz madencilik adına katkısı olabilecek her kesime, illa bizim anlayışımızda olması gerekmez, madencilikle alakalı katkı koyabilecek bütün anlayışlara açığız" diye konuştu.


Kaynak: AA