Düzce Şehir Kimliğine Kavuşacak

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Düzce Belediyesi'nin ortaklaşa düzenlediği "Düzce'ye sizin gözünüzden ve gönlünüzden bakıyoruz" sloganıyla yola çıkılan Düzce Şehir Kimliği Çalıştayı düzenlendi.

Düzce Şehir Kimliğine Kavuşacak
Çalıştay’da katılımcılardan 9 ayrı konuda görüşler alındı.
Çalıştayda, katılımcılardan sözlü ve yazılı olarak “Şehrinizi hangi kelime veya simgeyle tanımlarsınız, şehrinize ait başlıca simgeler nelerdir, en temel çevre sorunları nelerdir ve nasıl çözümlenir, kentsel dönüşüm ve gelişim politikaları hakkındaki teklifleriniz, şehrinizin güçlü, zayıf yönler ile fırsat ve tehdit analizini yapar mısınız? Şehrinizin geleceği ile ilgili hayalleriniz nelerdir” sorularına yanıtlar alındı.

Şehir Kimliği çalıştayında Düzce’yi tarih ve tarım kenti olarak tanımlayan Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş “Bana göre Düzce bölgenin parlayan yıldızı ve aslında bir açıdan da bakarsanız keşfedilmeyi bekleyen bir yıldız bu” dedi.

Düzce’nin simgesinin ise Konuralp Antik Kenti olması gerektiğine dikkat çekti.

Düzce’yi anlatmak için kelimelerin yetmeyeceğini belirten Keleş, “Bana göre Düzce bölgenin parlayan yıldızı ve aslında bir açıdan da bakarsanız keşfedilmeyi bekleyen bir yıldız bu” dedi.

Başkan Keleş, Düzce’nin bir çok güzelliği barışık bir şekilde bünyesinde barındırdığını söyleyerek “Düzce’ye bir taraftan bakarsanız tarih kenti olduğunu görürsünüz. Hem Düzce’nin güzel bir turizm kenti olduğunu görürsünüz, hem de çok ciddi bir tarım kenti. Ve son yıllarda ciddi oranda şehirleşmeye sahne olan ve hızla nüfusu artan, ama çarpık kentleşmeye de sahne olmayan bir kent Düzce” dedi.

Bu yönleri ile değerlendirildiğinde Düzce’nin aslında çevresi ile birlikte büyüyen bir kent olarak tanımlanabileceğini ifade eden Keleş “Çevresi ile büyümek zorunda olduğunu özellikle ifade etmek istiyorum. Düzce aslında İstanbul’dur. İstanbul’da aslında Düzce’dir. Yani Düzce bulunduğu ortamda etrafındaki yaklaşık 25 milyon nüfusla birebir ilişki içerisinde olan ve çevresi için çok ciddi değer ifade eden çevresine de çok ciddi değer katan bir kent” diye konuştu.

Düzce’nin Türkiye’nin orta ölçekli illerinden biri olduğunu söyleyen Keleş “Ben Düzce’yi tanımlamak için birkaç söylemeye kalkışsam Düzce’yi nasıl anılmasını isterseniz diye sorarsanız Sanatla anılmasını isterim, kültürle anılmasını isterim, tarihi ile anılmasını isterim ki Düzce’nin yaklaşık 5 bin yıllık bir tarihi var. Bitinya Krallığı, Roma İmparatorluğunun çok önemli kentlerinden birisi olması dolayısıyla, yine Osmanlı döneminde Konuralp Gazi’nin fetih ettiği Akçakoca Gazinin fetih ettiği yer olarak, son yıllarda da aslında Türkiye Cumhuriyeti devleti kurulduktan sonra gelişen kentleri incelerseniz nüfus oranıyla ölçeklere vurursanız Düzce belki de Türkiye’nin en hızla ilerleyen şehridir. Yani Düzce 100 yıl önce bir kasaba ölçeğindeyken bugün Türkiye’nin en büyük olmasa da orta ölçekli illerin birisidir. Ve bölgesi ile çok iyi entegre olabilmiş bir kenttir” dedi.

“Düzce’nin bir simgesi gerekecekse bu mutlaka Konuralp Antik Kenti olmalıdır” diyen Başkan Keleş, Konuralp bölgesinin Düzce’ye katmamızın Düzce şehri ile entegre etmezinde en önemli nedenleri arasında olduğuna dikkat çekti. Keleş, şöyle devam etti: “Konuralp merkezinde bir antik tiyatro vardır. Roma döneminden kalma. Yine şehri çevreleyen tarihi surlar var. Ve Türkiye’de çok az örneğine rastladığımız bir Roma Köprüsü var. İstanbul Bozdoğan Kemerine belki eş olabilecek bir tarihi su kemeri var. Bu değerler ortaya çıkartıldığında geçmişteki görüntüsüne kavuşturulduğunda Düzce için en güzel simgelerden birisi olacaktır diye düşünüyorum.”
Konuşmaların ve değerlendirmelerin ardından hazırlanacak olan sonuç raporları ile toplumda çevre ve şehircilik bilincinin oluşmasına gelişmesine katkıda bulunulması amaçlanıyor.
Kaynak: İHA