Milletvekilleri İrmak, Sarıyıldız ve Aktaş'ın Tahliyesi
Anayasa Mahkemesinin kararının ardından Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinin tahliyelerine karar verdiği BDP Şırnak milletvekilleri Selma Irmak ve Faysal Sarıyıldız ile Bağımsız Van Milletvekili Kemal Aktaş, tutuklu bulundukları cezaevinden tahliye edildi.
Diyarbakır ve Şırnak'taki KCK davaları kapsamında "terör örgütü üyesi olmak" suçundan 14 Nisan 2009'dan bu yana Diyarbakır D Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan milletvekili Aktaş ile "terör örgütü üyesi ve yöneticisi olmak" suçundan 27 Nisan 2009'dan bu yana aynı cezaevinde tutuklu bulunan milletvekili Sarıyıldız'ı, cezaevi çıkışında BDP Van Milletvekili Nazmi Gür, BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, yakınları ve bir grup partili karşıladı.
Aktaş, burada yaptığı açıklamada, buruk bir sevinç yaşadıklarını belirterek, "Anayasa Mahkemesinin kararı, yerel mahkemelerinin ayak diretmesine rağmen çok hukuksuz temelde yaşanan bu sürece elbette bir neşter atmıştır. Bu kendisiyle beraber Türkiye'de yaşanan adaletsizliği ve hukuksuzluğu en iyi biçimde açığa çıkarmaktadır ve bu da bir umut olarak değerlendirilmektedir" dedi.
Demokratik siyaset yürütenler olarak özgürlüğün bedelini çok iyi bildiklerini ifade eden Aktaş, şöyle konuştu:
"Hiç kimse bu süreçte umudunu yitirmemelidir. Bu sürecin kendisi ve şuanda Türkiye'de yaşananlar aslında umutların daha büyümesi gerektiği bir süreçtir. Şu anda Türk, Kürt ve diğer halkların sorunlarının çözülmesi ve Türkiye'nin demokratikleşmesi için buna ne kadar ihtiyaç olduğunun da göstergesidir. Parlamentoya seçildiğimiz halde çok hukuk dışı bir biçimde bizim yasal faaliyetlerimizi yürütmemizde engel olan bu zincir, şuan kırılmıştır. Bizim sevincimiz buruk bir sevinçtir. Çünkü bizler yüreğimizin, beynimizin yarısını içeride bırakıp çıkıyoruz. Kürt demokratik siyasetinin üzerinde mutlak suretle bu kelepçelerin kırılması gerekiyor. Eğer demokratik çözüm sürecinin can ve ruh kazanmasını istiyorsak mutlak suretle içeride siyaset yapan arkadaşlarımızın hepsinin, sürecin omuzlanması ve Türkiye'yi daha aydınlık yarınlara taşıması için bir an önce esas siyasi faaliyetlerine geri dönmesi gerekiyor."
BDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız da Kürtçe yaptığı konuşmasında, kendilerini karşılamaya gelenlere teşekkür etti.
-Milletvekili Irmak
Mahkemenin kararının ardından 18 Nisan 2009 tarihinden buyana tutuklu bulunduğu Diyarbakır E Tipi Cezaevinden tahliye edilen BDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak'ı da cezaevi önünde BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, BDP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, annesi Emine Irmak, yakınları ve partililer çiçeklerle karşıladı.
Irmak, burada yaptığı konuşmada, ülkenin demokrasisine katkı sunmak isteyen binlerce arkadaşlarını geride bırakarak cezaevinden çıktıklarını vurgulayarak, "Bizim çıkışımız yarım bir sevinçtir. Bu cezaevlerin kapıları açılmadığı sürece bizim sevinçlerimiz hep yarım kalacak" diye konuştu.
"Seçilmişler olarak bu biçimde bir çıkışı hukuk adına bir garabet olarak değerlendiriyoruz" diyen Irmak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Keşke seçildiğimiz zaman mahkemeler bu kararı vermiş olsaydı ve biz bu kadar yıldır yasama faaliyetini bu ülkenin demokrasisine yapabileceğimiz katkıyı yapmış olsaydık. Ne yazık ki bugün Anayasa Mahkemesinin verdiği karar üzerine gerçekleşebildi. Bu karar da Anayasa Mahkemesinin oluşturmaya çalıştığı içtihat kararlarını neredeyse boşa çıkaracak bir biçimde gerçekleşti. Bizi bireysel başvuru yapmak zorunda bıraktı mahkemeler. Diyarbakır 5 ve 6. Ağır Ceza mahkemeleri bu konuda hukuk tarihine geçmiş olacak. Birkaç vekil arkadaşımızın tahliyesi ne yazık ki bu soruna ancak pansuman olabilir, çözüm olamaz. Bu kapıyı kapatıp çıkmak o kadar ağır bir duygudur ki bunu ancak yaşayanlar bilir."
Cezaevlerinin bir ülkenin demokrasi göstergesi olduğunu anlatan Irmak, "Türkiye'deki cezaevleri artık işkence koşullarında yaşamın sürdüğü alanlardır. Burada demokrasiden insan haklarından vicdani bir tutumdan söz etmek mümkün değildir. 162 ölümcül hasta arkadaşımız var içeride. 544 arkadaşımız hasta ve tahliyeyi bekliyor. Biz onlarca tabut çıkardık cezaevlerinden. Bunun ne kadar ağır bir duygu olduğunu ancak yaşayanlar bilir. Bugün de Bingöl Cezaevinden 21 yıldır tek hücrede yaşamakta olan Seyithan Taşkıran arkadaşımızın kalp krizinden dolayı yaşamını yitirdiği haberini aldık. Yani bir tabut daha çıkardık" ifadelerini kullandı.
-Milletvekillerinin tahliye kararı
Bu arada, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen KCK davalarında tutuklu yargılanan milletvekilleri Irmak, Sarıyıldız ve Aktaş ile ilgili tahliye talebini hafta sonu olmasına rağmen değerlendiren cumhuriyet savcısının evde hazırladığı mütalaa, Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Nahit Eren tarafından adliye lojmanlarından bir görevli eşliğinde alınarak adliyeye getirildi.
Mahkeme başkanı tarafından dosyada yapılan incelemenin ardından hazırlanan karar metni, heyetin diğer üyelerine UYAP sistemi üzerinden iletildi. Heyet üyelerinin sistemden onaylamasının ardından tahliye kararı, tutuklu milletvekillerinin avukatlarına iletildi.
Kaynak: AA
Aktaş, burada yaptığı açıklamada, buruk bir sevinç yaşadıklarını belirterek, "Anayasa Mahkemesinin kararı, yerel mahkemelerinin ayak diretmesine rağmen çok hukuksuz temelde yaşanan bu sürece elbette bir neşter atmıştır. Bu kendisiyle beraber Türkiye'de yaşanan adaletsizliği ve hukuksuzluğu en iyi biçimde açığa çıkarmaktadır ve bu da bir umut olarak değerlendirilmektedir" dedi.
Demokratik siyaset yürütenler olarak özgürlüğün bedelini çok iyi bildiklerini ifade eden Aktaş, şöyle konuştu:
"Hiç kimse bu süreçte umudunu yitirmemelidir. Bu sürecin kendisi ve şuanda Türkiye'de yaşananlar aslında umutların daha büyümesi gerektiği bir süreçtir. Şu anda Türk, Kürt ve diğer halkların sorunlarının çözülmesi ve Türkiye'nin demokratikleşmesi için buna ne kadar ihtiyaç olduğunun da göstergesidir. Parlamentoya seçildiğimiz halde çok hukuk dışı bir biçimde bizim yasal faaliyetlerimizi yürütmemizde engel olan bu zincir, şuan kırılmıştır. Bizim sevincimiz buruk bir sevinçtir. Çünkü bizler yüreğimizin, beynimizin yarısını içeride bırakıp çıkıyoruz. Kürt demokratik siyasetinin üzerinde mutlak suretle bu kelepçelerin kırılması gerekiyor. Eğer demokratik çözüm sürecinin can ve ruh kazanmasını istiyorsak mutlak suretle içeride siyaset yapan arkadaşlarımızın hepsinin, sürecin omuzlanması ve Türkiye'yi daha aydınlık yarınlara taşıması için bir an önce esas siyasi faaliyetlerine geri dönmesi gerekiyor."
BDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız da Kürtçe yaptığı konuşmasında, kendilerini karşılamaya gelenlere teşekkür etti.
-Milletvekili Irmak
Mahkemenin kararının ardından 18 Nisan 2009 tarihinden buyana tutuklu bulunduğu Diyarbakır E Tipi Cezaevinden tahliye edilen BDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak'ı da cezaevi önünde BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, BDP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, annesi Emine Irmak, yakınları ve partililer çiçeklerle karşıladı.
Irmak, burada yaptığı konuşmada, ülkenin demokrasisine katkı sunmak isteyen binlerce arkadaşlarını geride bırakarak cezaevinden çıktıklarını vurgulayarak, "Bizim çıkışımız yarım bir sevinçtir. Bu cezaevlerin kapıları açılmadığı sürece bizim sevinçlerimiz hep yarım kalacak" diye konuştu.
"Seçilmişler olarak bu biçimde bir çıkışı hukuk adına bir garabet olarak değerlendiriyoruz" diyen Irmak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Keşke seçildiğimiz zaman mahkemeler bu kararı vermiş olsaydı ve biz bu kadar yıldır yasama faaliyetini bu ülkenin demokrasisine yapabileceğimiz katkıyı yapmış olsaydık. Ne yazık ki bugün Anayasa Mahkemesinin verdiği karar üzerine gerçekleşebildi. Bu karar da Anayasa Mahkemesinin oluşturmaya çalıştığı içtihat kararlarını neredeyse boşa çıkaracak bir biçimde gerçekleşti. Bizi bireysel başvuru yapmak zorunda bıraktı mahkemeler. Diyarbakır 5 ve 6. Ağır Ceza mahkemeleri bu konuda hukuk tarihine geçmiş olacak. Birkaç vekil arkadaşımızın tahliyesi ne yazık ki bu soruna ancak pansuman olabilir, çözüm olamaz. Bu kapıyı kapatıp çıkmak o kadar ağır bir duygudur ki bunu ancak yaşayanlar bilir."
Cezaevlerinin bir ülkenin demokrasi göstergesi olduğunu anlatan Irmak, "Türkiye'deki cezaevleri artık işkence koşullarında yaşamın sürdüğü alanlardır. Burada demokrasiden insan haklarından vicdani bir tutumdan söz etmek mümkün değildir. 162 ölümcül hasta arkadaşımız var içeride. 544 arkadaşımız hasta ve tahliyeyi bekliyor. Biz onlarca tabut çıkardık cezaevlerinden. Bunun ne kadar ağır bir duygu olduğunu ancak yaşayanlar bilir. Bugün de Bingöl Cezaevinden 21 yıldır tek hücrede yaşamakta olan Seyithan Taşkıran arkadaşımızın kalp krizinden dolayı yaşamını yitirdiği haberini aldık. Yani bir tabut daha çıkardık" ifadelerini kullandı.
-Milletvekillerinin tahliye kararı
Bu arada, Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen KCK davalarında tutuklu yargılanan milletvekilleri Irmak, Sarıyıldız ve Aktaş ile ilgili tahliye talebini hafta sonu olmasına rağmen değerlendiren cumhuriyet savcısının evde hazırladığı mütalaa, Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Nahit Eren tarafından adliye lojmanlarından bir görevli eşliğinde alınarak adliyeye getirildi.
Mahkeme başkanı tarafından dosyada yapılan incelemenin ardından hazırlanan karar metni, heyetin diğer üyelerine UYAP sistemi üzerinden iletildi. Heyet üyelerinin sistemden onaylamasının ardından tahliye kararı, tutuklu milletvekillerinin avukatlarına iletildi.