Yedi Sanık İçin Ceza Talebi
Isparta'da 30 Kasım 2007 tarihinde, Atlesjet’in World Focus’tan kiraladığı ve İstanbul-Isparta seferini yapan yolcu uçağının Süleyman Demirel Havalimanı’na inişe geçtiği sırada Keçiborlu Türbetepe mevkiinde düşmesiyle ilgili davaya devam edildi.
57 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasının 6 yıldır süren davasında savcı, uçağın teknik eksiklikleri ve arızaları giderilmeden uçuşuna müsaade edildiğine kanaat getirerek, sanıkların taksirle birden fazla kişininölümüne sebebiyet vermekten ötürü cezalandırılmasını istedi
TANIK BEYANLARINI KABUL ETMEDİLER
Son duruşmaya sanıklardan hiçbiri katılmazken, sanık ve müşteki avukatları hazır bulundu. Duruşma, talimatla ifadesi alınan tanıkların beyanlarının okunmasıyla başladı.
Müşteki avukatı Şehnaz Doğan Yüzer, tanık Muammer Yamak dışında sanıkların lehine beyanda bulunan tanıkların ifadelerine katılmadıklarını söyledi.
Yüzer, tanık beyanlarının kazayı aydınlatıcı nitelik taşımadığını belirterek, somut delillere göre bir an önce karar verilmesini istedi. Diğer müşteki avukatları da tanık beyanlarını kabul etmediklerini söyledi.
Sanık avukatlarından Namık Sofuoğlu da, talimatla ifadesi alınan tanıkların dosya ile ilgisi olmadıklarını bildikleri halde dinlenmelerine itiraz etmediklerini ve bir sene boşa zaman kaybettiklerini belirterek dosyanın mütalaasını istedi. Bir kısım sanık avukatları da mütalaa talebinde bulunurken, bir kısmı da üçüncü bir bilirkişi raporu düzenlenmesini ayrıca kazanın oluş şekline dair fikir edinmek için simülasyon ortamında mahkeme heyetine uçakla ilgili bilgi verilmesi talebini yineledi.
SAVCI MÜTALAASINI VERDİ
Avukatların dinlenmesinin ardından savcı Murat Kılıç, dosyanın tekamül ettiğini aydınlatacak başka husus kalmadığını belirterek esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu. Savcılığın mütalaasında uçaktaki teknik eksiklik ve arıza giderilmeden uçağın uçmasına izin verildiği, uçakta kokpit ses, kayıt cihazı, yere yakınlık uyarı cihazı ve flapların arızalı olduğu, ayrıca seyrüsefer cihazının uçuş öncesi güncellemesinin yapılmadığı belirtildi.
7 SANIK İÇİN CEZALANDIRMA TALEBİ
Savcı Kılıç, kazanın olduğu tarihte Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru’nun tüm arıza ve eksikleri bilmesine rağmen gerekli önlemleri almadığı, ayrıca teknik kusurları bildiği halde uçağın uçmasına izin verdiği, yine aynı tarihte SHGM Yardımcısı Oktay Erdağı’nın arıza ve eksiklikleri bilmesine rağmen gerekli önlemleri almadığını bildirdi. Savcı Kılıç, o tarihte World Focus Şirketinin ortağı olan Yavuz Çizmeci’nin şirketteki etkisi gereği uçağın arıza ve eksikliklerini bilmesine rağmen uçağın kiraya verilmesinde belirleyici rolü olması, o tarihte World Focus şirketinin Genel Müdürü olan Aydın Kızıltan’ın Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından tespit edilen arıza ve eksiklikleri bilmesine rağmen gerekli önlemleri almadığı, Teknik Müdür olarak görev yapan İsmail Taşdelen’in görevini yerine getirmediği, Mühendis Zafer Dinçer’in görevini yerine getirmediği, Eğitim Müdürü Faruk Çağımnı’nın pilotların eğitimlerinin gereği gibi yapılıp yapılmadığı konusunda denetleme görevini yerine getirmediği gerekçesiyle TCK’nın taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme suçlamasıyla ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep etti.
ERSOY’A BERAAT İSTEDİ
Savcı, mütalaasında Süleyman Demirel Havalimanı’nda trafik kontrolörü olan Hilmi Tülemen, Atlasjet Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy ve diğer sanıklar Şahin Tufan, Yavuz Yaşar, Sinan Sevinç, Necati Küçük, Zeynel Gündoğ, Tuncay Mustafa Doğaner, Reşat Atalay, Fevzi Yavuz ve Şerif Erbilgin hakkında kazada kusurları bulunmadığı gerekçesiyle beraatlarına karar verilmesini istedi.
YENİ BİLİRKİŞİ RAPORUNA RET
Mütalaanın okunmasının ardından sanık avukatları inceleme ve beyanda bulunmak için süre istedi. Mahkeme heyeti birinci bilirkişi raporunda sanık Yavuz Çizmeci hakkında fikir beyan edilmemiş olmasından ötürü bilirkişiden ek rapor tayin edilmesi, sanık avukatlarına mütalaaya ilişkin süre tanınmasına karar verirken, yeni bilirkişi raporu ve simülasyon talebini reddetti. Bir sonraki duruşma 25 Mart 2014 tarihinde görülecek.
"VİCDANIMIZ RAHAT DEĞİL"
Mahkeme çıkışı gazetecilere açıklamada bulunan Avukat Şehnaz Doğan Yüzer, savcının mütalaasında Atlasjet yetkililerini sorumsuz kılarak bazı sanıkların cezalandırılmalarını talep ettiğini belirterek şöyle konuştu: “Mahkemenin buna uyup uymayacağı kesin değil. Gerek kaza kırım gerek Devlet Deneme Kurulu raporunda Atlasjet firmasının kayırıldığını daha önce de söyledik. Bu akıl almaz bir kaza, sorumsuz davranışlar sonucu meydana geldi. Dinlenen sanıklar havacılık tarihinde bir uçakta gevşemiş bir vidanın sıkıştırılması gerektiğini bilecek düzeyde kimseler. Ama maddi çıkar uğruna uçağın bakımını yapmadılar. Biz bilinçli taksir ve olası kast konusunda ek savunma alınmasını talep ettiğimiz halde bu değerlendirilmedi. Türkiye uçak kazalarında ön sıralarda geliyor. Bu uçak kazası konusunda açılan tek dava. Uyarıcı olması açısından ciddi yaptırımlarının olması gerekir. Bunun için daha ciddi yaptırımlar bekliyorduk. Bunların değerlendirilmemesi bizleri hayal kırıklığına uğrattı. Vicdanımız rahat değil. Umarız mahkeme ciddi bir karar verir ve Türk insanının hayatının değerli olduğu anlaşılır.”
"İKİ TANIK HAKKINDA DAVA AÇILDI"
Öte yandan uçağı kullanan iki pilottan Vedat Öz ve Recep Değirmencioğlu’nun mahkemede tanıklık yaptıklarını belirten Yüzer, sözlerini şöyle tamamladı: “Uçakta arıza olmadığını söylediler ama bilirkişi raporları uçakta arıza olduğunu tespit ettiği için 1,5 yıl önce yalan tanıklıktan bulunmaktan haklarında suç duyurusunda bulundum. Aralık ayında dava açıldı. Umarım mahkum olurlar ve bu da caydırıcı olur. Çünkü işimizden olduğu endişesiyle doğruyu söylemediler.”
Kaynak: İHA
TANIK BEYANLARINI KABUL ETMEDİLER
Son duruşmaya sanıklardan hiçbiri katılmazken, sanık ve müşteki avukatları hazır bulundu. Duruşma, talimatla ifadesi alınan tanıkların beyanlarının okunmasıyla başladı.
Müşteki avukatı Şehnaz Doğan Yüzer, tanık Muammer Yamak dışında sanıkların lehine beyanda bulunan tanıkların ifadelerine katılmadıklarını söyledi.
Yüzer, tanık beyanlarının kazayı aydınlatıcı nitelik taşımadığını belirterek, somut delillere göre bir an önce karar verilmesini istedi. Diğer müşteki avukatları da tanık beyanlarını kabul etmediklerini söyledi.
Sanık avukatlarından Namık Sofuoğlu da, talimatla ifadesi alınan tanıkların dosya ile ilgisi olmadıklarını bildikleri halde dinlenmelerine itiraz etmediklerini ve bir sene boşa zaman kaybettiklerini belirterek dosyanın mütalaasını istedi. Bir kısım sanık avukatları da mütalaa talebinde bulunurken, bir kısmı da üçüncü bir bilirkişi raporu düzenlenmesini ayrıca kazanın oluş şekline dair fikir edinmek için simülasyon ortamında mahkeme heyetine uçakla ilgili bilgi verilmesi talebini yineledi.
SAVCI MÜTALAASINI VERDİ
Avukatların dinlenmesinin ardından savcı Murat Kılıç, dosyanın tekamül ettiğini aydınlatacak başka husus kalmadığını belirterek esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu. Savcılığın mütalaasında uçaktaki teknik eksiklik ve arıza giderilmeden uçağın uçmasına izin verildiği, uçakta kokpit ses, kayıt cihazı, yere yakınlık uyarı cihazı ve flapların arızalı olduğu, ayrıca seyrüsefer cihazının uçuş öncesi güncellemesinin yapılmadığı belirtildi.
7 SANIK İÇİN CEZALANDIRMA TALEBİ
Savcı Kılıç, kazanın olduğu tarihte Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru’nun tüm arıza ve eksikleri bilmesine rağmen gerekli önlemleri almadığı, ayrıca teknik kusurları bildiği halde uçağın uçmasına izin verdiği, yine aynı tarihte SHGM Yardımcısı Oktay Erdağı’nın arıza ve eksiklikleri bilmesine rağmen gerekli önlemleri almadığını bildirdi. Savcı Kılıç, o tarihte World Focus Şirketinin ortağı olan Yavuz Çizmeci’nin şirketteki etkisi gereği uçağın arıza ve eksikliklerini bilmesine rağmen uçağın kiraya verilmesinde belirleyici rolü olması, o tarihte World Focus şirketinin Genel Müdürü olan Aydın Kızıltan’ın Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından tespit edilen arıza ve eksiklikleri bilmesine rağmen gerekli önlemleri almadığı, Teknik Müdür olarak görev yapan İsmail Taşdelen’in görevini yerine getirmediği, Mühendis Zafer Dinçer’in görevini yerine getirmediği, Eğitim Müdürü Faruk Çağımnı’nın pilotların eğitimlerinin gereği gibi yapılıp yapılmadığı konusunda denetleme görevini yerine getirmediği gerekçesiyle TCK’nın taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme suçlamasıyla ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep etti.
ERSOY’A BERAAT İSTEDİ
Savcı, mütalaasında Süleyman Demirel Havalimanı’nda trafik kontrolörü olan Hilmi Tülemen, Atlasjet Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy ve diğer sanıklar Şahin Tufan, Yavuz Yaşar, Sinan Sevinç, Necati Küçük, Zeynel Gündoğ, Tuncay Mustafa Doğaner, Reşat Atalay, Fevzi Yavuz ve Şerif Erbilgin hakkında kazada kusurları bulunmadığı gerekçesiyle beraatlarına karar verilmesini istedi.
YENİ BİLİRKİŞİ RAPORUNA RET
Mütalaanın okunmasının ardından sanık avukatları inceleme ve beyanda bulunmak için süre istedi. Mahkeme heyeti birinci bilirkişi raporunda sanık Yavuz Çizmeci hakkında fikir beyan edilmemiş olmasından ötürü bilirkişiden ek rapor tayin edilmesi, sanık avukatlarına mütalaaya ilişkin süre tanınmasına karar verirken, yeni bilirkişi raporu ve simülasyon talebini reddetti. Bir sonraki duruşma 25 Mart 2014 tarihinde görülecek.
"VİCDANIMIZ RAHAT DEĞİL"
Mahkeme çıkışı gazetecilere açıklamada bulunan Avukat Şehnaz Doğan Yüzer, savcının mütalaasında Atlasjet yetkililerini sorumsuz kılarak bazı sanıkların cezalandırılmalarını talep ettiğini belirterek şöyle konuştu: “Mahkemenin buna uyup uymayacağı kesin değil. Gerek kaza kırım gerek Devlet Deneme Kurulu raporunda Atlasjet firmasının kayırıldığını daha önce de söyledik. Bu akıl almaz bir kaza, sorumsuz davranışlar sonucu meydana geldi. Dinlenen sanıklar havacılık tarihinde bir uçakta gevşemiş bir vidanın sıkıştırılması gerektiğini bilecek düzeyde kimseler. Ama maddi çıkar uğruna uçağın bakımını yapmadılar. Biz bilinçli taksir ve olası kast konusunda ek savunma alınmasını talep ettiğimiz halde bu değerlendirilmedi. Türkiye uçak kazalarında ön sıralarda geliyor. Bu uçak kazası konusunda açılan tek dava. Uyarıcı olması açısından ciddi yaptırımlarının olması gerekir. Bunun için daha ciddi yaptırımlar bekliyorduk. Bunların değerlendirilmemesi bizleri hayal kırıklığına uğrattı. Vicdanımız rahat değil. Umarız mahkeme ciddi bir karar verir ve Türk insanının hayatının değerli olduğu anlaşılır.”
"İKİ TANIK HAKKINDA DAVA AÇILDI"
Öte yandan uçağı kullanan iki pilottan Vedat Öz ve Recep Değirmencioğlu’nun mahkemede tanıklık yaptıklarını belirten Yüzer, sözlerini şöyle tamamladı: “Uçakta arıza olmadığını söylediler ama bilirkişi raporları uçakta arıza olduğunu tespit ettiği için 1,5 yıl önce yalan tanıklıktan bulunmaktan haklarında suç duyurusunda bulundum. Aralık ayında dava açıldı. Umarım mahkum olurlar ve bu da caydırıcı olur. Çünkü işimizden olduğu endişesiyle doğruyu söylemediler.”