Mustafa Sarıgül'den TMSF'ye gönderme
CHP İstanbul Adayı Mustafa Sarıgül, "Zannettiler ki Sarıgül’ü korkutabilirim, durdurabilirim, döndürebilirim. Korkutamazsın beni, durduramazsın beni döndüremezsin beni." dedi.
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Sarıgül ve CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Sinan Erdem Spor Salonu’nda düzenlenen “İktidar Yolunda İstanbul Buluşması” programına katıldı. Programda İstanbul’un 21 ilçesinin CHP belediye başkan adayları tanıtıldı. Programda konuşan Mustafa Sarıgül, bugünün bir dönüm noktası olduğunu belirterek, “Yıllarca el ele omuz omuza olduk ama şunu içtenlikle yurttaşlarımın duymasını arzu ediyoruz. Ötekisi olmayan bir anlayışla yola çıkıyoruz. Barış için yola çıkıyoruz. Özgürlük için yola çıkıyoruz. Burada bulunan yurttaşlarımızın haklarını koruyacağız ama bize oy vermeyen ak partiye oy verenlerin de haklarını hukuklarını koruyacağız” dedi.
“CHP ADAYI OLMAK HİZMET ADAMI OLMAK DEMEKTİR”
CHP adayı olmanın büyük bir gurur olduğunu söyleyen Sarıgül, “CHP adayı olmak hizmet adamı olmak demektir. CHP adayı olmak İstanbul’umuzu demokratik dünya ile buluşturmaktır, ülkemize şehrimize toprağımıza sahip çıkmaktır, arınmaktır, sakınmaktır, ahlaklı olmaktır. CHP adayı olmak Mustafa Kemal Atatürk’ün adayı olmaktır. İstanbul ülkenin birliğinin beraberliğinin başkentidir. Her rengi içinde barındıran önemli bir dünya kentidir. İstanbul’da huzur varsa dünyada huzur vardır. Birliği beraberliği sağlayacak kadro, huzuru sağlayacak kadro burada. 30 Mart’tan sonra da başkan olacağız” diye konuştu.
Konuşmasında Belediye Başkan adaylarına seslenen Sarıgül, “Her gün trafikte ömür tüketen memurlarımız, işçilerimiz belediye başkanlarını bekliyor. Evlerinden çıkamayan, toplum içinde yerini alamayan engellilerimiz belediye başkanlarını bekliyor. Kültür merkezlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve bağımsız yargı, objektif düşünen şahısların emniyet mensubu değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin dürüst emniyet mensupları da bizi bekliyor” şeklinde konuştu.
İstanbulluların bir değişim istediğini anlatan Sarıgül, “İstanbul’da vakit tamamdır, değişimin zamanı gelmiştir. İktidarın gitme vakti ama gitmeyecekler. Bu saatten sonra evinize iş yerlerinize gece saat 2'de emniyet mensuplarını gönderebilirler. Sakin olun çünkü onlar batan güneş doğan güneş sizsiniz. Sakin olacağız. Bu mücadele yeni başlıyor. Zannettiler ki 'Sarıgül’ü korkutabilirim, durdurabilir, döndürebilirim' Durduramazsın beni, döndüremezsin beni, korkutamazsın beni” ifadelerini kullandı.
“KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK”
İstanbul’da ulaşım sisteminin kilitlendiğini savunan Sarıgül, “İstanbul’da trafik çilesini kademeli olarak sona erdireceğiz. Bütün projelerimizi kampanyamızın son 20 gününde açıklayacağız. Projeleri gördükçe daha çok savcı, daha çok emniyet mensubu gönderecekler ama korkunun ecele faydası yok” diye konuştu.
Mustafa Sarıgül Türkiye’nin dünyadaki 50 İslam ülkesi arasında inançlara sağlıklı laiklikle yönetilen tek ülke olduğunu hatırlatarak, “Bunu Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarına borçluyuz. Atatürk demokrasi demeyebilirdi, cumhuriyet demeyebilirdi, inançlara saygılı laiklik demeyebilirdi. O zaman Türkiye yine var olabilirdi ama biz Afganistan’dan, Pakistan’dan, Libya’dan Suriye’den farksız olurduk. Bugün bunu yaşıyorsa İsmet İnönü ve Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz” dedi.
TMSF’nin mal varlıklarına el koymasına da değinen Sarıgül, şunları söyledi:
“Rakip faullü oynamaya başladı. Taksim’de 3 ağaca tahammül edemeyenler Sarıgül’e hiç tahammül edemiyorlar. TMSF’deki adamlar bina iskanlarını almak için bana defalarca geldiler. Onlarla defalarca sohbetlerimiz oldu. Sarıgül 15 yıldır belediye başkanı 16 sene önce bir olay olmuş da falan. Sonra ne olmuş bir devletin kurumu kendisin adeta bir siyasi parti il başkanlığı yerine koymuş, 16 sene sonra seçimlere 73 gün kala tam saat Cuma günü 16.10’da yazı gönderiyor. ‘Efendim Mustafa Sarıgül’ün mal varlığına el koyduk’ Biz neymişiz meğer yahu. Sen kardeşim halkın verdiği yetkiyi devlet gücü olarak kullanarak onları yapabilirsin ama sandığa nasıl ipotek koyacaksın.”
Sahneye çağırdığı oğluna sarılan Sarıgül, duygusal anlar yaşadı. Evlatlarına her şeyin hesabını vereceğini söyleyen Sarıgül, “Ama onlar gezide kaybettiğimiz bu canların hesabını nasıl verecekler” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
“CHP ADAYI OLMAK HİZMET ADAMI OLMAK DEMEKTİR”
CHP adayı olmanın büyük bir gurur olduğunu söyleyen Sarıgül, “CHP adayı olmak hizmet adamı olmak demektir. CHP adayı olmak İstanbul’umuzu demokratik dünya ile buluşturmaktır, ülkemize şehrimize toprağımıza sahip çıkmaktır, arınmaktır, sakınmaktır, ahlaklı olmaktır. CHP adayı olmak Mustafa Kemal Atatürk’ün adayı olmaktır. İstanbul ülkenin birliğinin beraberliğinin başkentidir. Her rengi içinde barındıran önemli bir dünya kentidir. İstanbul’da huzur varsa dünyada huzur vardır. Birliği beraberliği sağlayacak kadro, huzuru sağlayacak kadro burada. 30 Mart’tan sonra da başkan olacağız” diye konuştu.
Konuşmasında Belediye Başkan adaylarına seslenen Sarıgül, “Her gün trafikte ömür tüketen memurlarımız, işçilerimiz belediye başkanlarını bekliyor. Evlerinden çıkamayan, toplum içinde yerini alamayan engellilerimiz belediye başkanlarını bekliyor. Kültür merkezlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve bağımsız yargı, objektif düşünen şahısların emniyet mensubu değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin dürüst emniyet mensupları da bizi bekliyor” şeklinde konuştu.
İstanbulluların bir değişim istediğini anlatan Sarıgül, “İstanbul’da vakit tamamdır, değişimin zamanı gelmiştir. İktidarın gitme vakti ama gitmeyecekler. Bu saatten sonra evinize iş yerlerinize gece saat 2'de emniyet mensuplarını gönderebilirler. Sakin olun çünkü onlar batan güneş doğan güneş sizsiniz. Sakin olacağız. Bu mücadele yeni başlıyor. Zannettiler ki 'Sarıgül’ü korkutabilirim, durdurabilir, döndürebilirim' Durduramazsın beni, döndüremezsin beni, korkutamazsın beni” ifadelerini kullandı.
“KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK”
İstanbul’da ulaşım sisteminin kilitlendiğini savunan Sarıgül, “İstanbul’da trafik çilesini kademeli olarak sona erdireceğiz. Bütün projelerimizi kampanyamızın son 20 gününde açıklayacağız. Projeleri gördükçe daha çok savcı, daha çok emniyet mensubu gönderecekler ama korkunun ecele faydası yok” diye konuştu.
Mustafa Sarıgül Türkiye’nin dünyadaki 50 İslam ülkesi arasında inançlara sağlıklı laiklikle yönetilen tek ülke olduğunu hatırlatarak, “Bunu Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarına borçluyuz. Atatürk demokrasi demeyebilirdi, cumhuriyet demeyebilirdi, inançlara saygılı laiklik demeyebilirdi. O zaman Türkiye yine var olabilirdi ama biz Afganistan’dan, Pakistan’dan, Libya’dan Suriye’den farksız olurduk. Bugün bunu yaşıyorsa İsmet İnönü ve Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz” dedi.
TMSF’nin mal varlıklarına el koymasına da değinen Sarıgül, şunları söyledi:
“Rakip faullü oynamaya başladı. Taksim’de 3 ağaca tahammül edemeyenler Sarıgül’e hiç tahammül edemiyorlar. TMSF’deki adamlar bina iskanlarını almak için bana defalarca geldiler. Onlarla defalarca sohbetlerimiz oldu. Sarıgül 15 yıldır belediye başkanı 16 sene önce bir olay olmuş da falan. Sonra ne olmuş bir devletin kurumu kendisin adeta bir siyasi parti il başkanlığı yerine koymuş, 16 sene sonra seçimlere 73 gün kala tam saat Cuma günü 16.10’da yazı gönderiyor. ‘Efendim Mustafa Sarıgül’ün mal varlığına el koyduk’ Biz neymişiz meğer yahu. Sen kardeşim halkın verdiği yetkiyi devlet gücü olarak kullanarak onları yapabilirsin ama sandığa nasıl ipotek koyacaksın.”
Sahneye çağırdığı oğluna sarılan Sarıgül, duygusal anlar yaşadı. Evlatlarına her şeyin hesabını vereceğini söyleyen Sarıgül, “Ama onlar gezide kaybettiğimiz bu canların hesabını nasıl verecekler” ifadelerini kullandı.