Diyarbakır'daki Kck Davası
Terör örgütü PKK'nın üst yapılanması KCK'ya ilişkin 94'ü tutuklu 175 sanığın yargılandığı davanın duruşmasında "mahkemenin kararını tanımıyoruz" diyen sanıklar, "duruşmanın düzenini bozdukları" gerekçesiyle duruşma salonundan çıkarıldı.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, 70'i tutuklu ve 2'si tutuksuz 72 sanık hazır bulundu. Diğer sanıklar ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. Tutuklu sanıklardan Hasan Hüseyin Ebem, söz alarak, daha önce sanıklar adına ortak taleplerinin olduğunu belirterek, taleplerine ilişkin mahkemenin verdiği ret kararını tanımadıklarını bu nedenle duruşmanın yapılmasını istemediklerini söyledi.
Bu arada salonda bulunan sanıklarla yakınları Ebem'in beyanlarını alkışlarla destekledi. Mahkeme başkanı, duruşmanın düzenini bozdukları gerekçesiyle tüm sanıkların salondan çıkarılmasını istedi.
Sanıkların çıkarılmasının ardından Mahkeme başkanı tutuklu sanık Senanik Öner ile ilgili dosyadaki delillerin okunmasını istedi. Sanık avukatları, bu karara itiraz etti. Mahkeme başkanı ile sanık avukatları arasında tartışma yaşandı.
Sanık avukatı Mehmet Emin Aktar söz alarak, mahkeme başkanına salonun boş olduğunu ve delillerin bu şekilde nasıl isnat edileceğini sorarak, davanın ertelenmesini istedi.
Mahkeme başkanı ise buna ancak heyetin karar verebileceğini belirterek, duruşmanın yapılacağını bildirdi.
Sanık avukatı Nahit Eren de mahkeme başkanının haksız çıkacağı bir tartışmanın önünü açtığını ileri sürerek, şunları söyledi:
"Yargıç olarak tarafsız olduğunuzu düşünüyor musunuz? Anayasa Mahkemesinin Mustafa Balbay kararından sonra mahkemeye tutuklu BDP milletvekilleri ile ilgili olarak tahliye talebinde bulunduk. Ancak tahliye talebimizin reddi yönündeki 13 sayfadan oluşan kararınızda tarafsızlık göremedim. Verdiğiniz kararda, dosyada bulunan ortam dinlemeleri, tape kayıtları ve tüm delilleri gerekçe olarak gösterdiniz. Bundan sonra tutukluluk halinin devamına yönelik tüm kararlarınızı gerekçe göstererek, bize sunmanızı talep ediyorum. Bu dosya ile ilgili olarak vicdani bir yargılama yapamayacağınızı düşünüyorum. Vicdanınız rahatsa buyurun mahkemeyi yapın."
Mahkeme başkanı ise sanık avukatlarına "Ben bu geminin kaptanıysam, bu gemi yürüyecektir" diyerek duruşmayı yapacağını tekrarladı.
Sanık avukatı Cihan Aydın da mahkeme başkanına "Siz bu geminin kaptanıysanız, biz de tayfası değiliz" diye karşılık verdi.
Cumhuriyet savcısı, Besime Gonca, Leyla Deniz, Esma Güler ile Dirayet Taşdemir'in tahliyesini isteyerek, diğer sanıkların "mevcut delil durumu", "kuvvetli suç şüphesi", "delilleri karartma" ve "kaçma şüphesi" gerekçeleriyle tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi yönünde görüşünü bildirdi.
Mahkeme heyeti verdiği 3 saatlik aranın ardından tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
- İddianameden
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca KCK ana davasına ilişkin hazırlanan 7 bin 578 sayfalık iddianamede, 94'ü tutuklu 175 sanık hakkında, "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak", "Terör örgütü üyesi ve yöneticisi olmak" ve "Terör örgütüne yardım ve yataklık etmek" suçlarından, 15 yıldan ağırlaştırılmış müebbete kadar değişen hapis cezaları isteniyor.
Kaynak: AA
Bu arada salonda bulunan sanıklarla yakınları Ebem'in beyanlarını alkışlarla destekledi. Mahkeme başkanı, duruşmanın düzenini bozdukları gerekçesiyle tüm sanıkların salondan çıkarılmasını istedi.
Sanıkların çıkarılmasının ardından Mahkeme başkanı tutuklu sanık Senanik Öner ile ilgili dosyadaki delillerin okunmasını istedi. Sanık avukatları, bu karara itiraz etti. Mahkeme başkanı ile sanık avukatları arasında tartışma yaşandı.
Sanık avukatı Mehmet Emin Aktar söz alarak, mahkeme başkanına salonun boş olduğunu ve delillerin bu şekilde nasıl isnat edileceğini sorarak, davanın ertelenmesini istedi.
Mahkeme başkanı ise buna ancak heyetin karar verebileceğini belirterek, duruşmanın yapılacağını bildirdi.
Sanık avukatı Nahit Eren de mahkeme başkanının haksız çıkacağı bir tartışmanın önünü açtığını ileri sürerek, şunları söyledi:
"Yargıç olarak tarafsız olduğunuzu düşünüyor musunuz? Anayasa Mahkemesinin Mustafa Balbay kararından sonra mahkemeye tutuklu BDP milletvekilleri ile ilgili olarak tahliye talebinde bulunduk. Ancak tahliye talebimizin reddi yönündeki 13 sayfadan oluşan kararınızda tarafsızlık göremedim. Verdiğiniz kararda, dosyada bulunan ortam dinlemeleri, tape kayıtları ve tüm delilleri gerekçe olarak gösterdiniz. Bundan sonra tutukluluk halinin devamına yönelik tüm kararlarınızı gerekçe göstererek, bize sunmanızı talep ediyorum. Bu dosya ile ilgili olarak vicdani bir yargılama yapamayacağınızı düşünüyorum. Vicdanınız rahatsa buyurun mahkemeyi yapın."
Mahkeme başkanı ise sanık avukatlarına "Ben bu geminin kaptanıysam, bu gemi yürüyecektir" diyerek duruşmayı yapacağını tekrarladı.
Sanık avukatı Cihan Aydın da mahkeme başkanına "Siz bu geminin kaptanıysanız, biz de tayfası değiliz" diye karşılık verdi.
Cumhuriyet savcısı, Besime Gonca, Leyla Deniz, Esma Güler ile Dirayet Taşdemir'in tahliyesini isteyerek, diğer sanıkların "mevcut delil durumu", "kuvvetli suç şüphesi", "delilleri karartma" ve "kaçma şüphesi" gerekçeleriyle tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi yönünde görüşünü bildirdi.
Mahkeme heyeti verdiği 3 saatlik aranın ardından tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
- İddianameden
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca KCK ana davasına ilişkin hazırlanan 7 bin 578 sayfalık iddianamede, 94'ü tutuklu 175 sanık hakkında, "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak", "Terör örgütü üyesi ve yöneticisi olmak" ve "Terör örgütüne yardım ve yataklık etmek" suçlarından, 15 yıldan ağırlaştırılmış müebbete kadar değişen hapis cezaları isteniyor.