Üzüm Bağlarına Yapay Kalbiyle Bağlı
Manisa'da geçirdiği kalp krizinden sonra 8 aydır yapay kalple yaşamını sürdüren 40 yaşındaki çiftçi Ruhi Süren, hala çok sevdiği bağ ve bahçe işlerinden uzak duramıyor.
Süren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluğundan bu yana üzüm bağlarında yaşamını sürdürdüğünü ancak yaklaşık 1,5 yıl önce kalp krizi geçirdiğini ve 8 aydır yapay kalple yaşadığını söyledi.
Ameliyatın ardından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yaklaşık 4 aylık tedavinin ardından yapay kalbin takılmasına karar verildiğini anlatan Süren, "Şu an kalbim yok, içimde bir cihaz var, onun yardımıyla yaşıyorum. Ama çok iyiyim, kendi kalbim varmış gibi yaşıyorum" dedi.
Yapay kalbin çıkardığı sese ilk zamanlar alışamadığını dile getiren Süren, "Bununla nasıl uyuyorsun?" sorusunun kendisine çok sık yöneltildiğine işaret ederek, zaman geçtikçe bu sese de alıştığını ifade etti.
Süren, yapay kalbin sesinin yaşam demek olduğunu ve buna alıştığına işaret ederek, "Bu ses artık bana mutluluk veriyor" dedi.
Evli ve 2 çocuk babası Süren, çalışma gücü olmadığı için malülen emekli olsa da üzüm bağlarından fazla ayrı kalamadığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Üzüm bağına gitmediğimde evde rahat edemiyorum, duramıyorum. Kalkıp köye geliyorum, üzüm bağında dolaşıyorum. Buranın havası bana iyi geliyor. Ben bu işlere alışık olduğum için toprak işlerinden ayrı kalamıyorum, bağa gelip üzümleri görsem, etrafa bakınsam bile yetiyor. Birkaç saat kalıp eve dönüyorum. Bağcılıktan vazgeçemiyorum, bağcılık ve üzüm benim aşkım gibi bir şey. Bu işleri seviyorum, ayrı kalamam. Şehirde yaşıyor olsam da en azından gelip dolaşırım. Üzümü dalından koparıp elime almadan duramam, gelip bir salkım da olsa dalından keserek sepetin içine atacağım."
Kalp nakli bekleyenler arasında olduğunu ancak naklin sıraya değil hücre uyumuna bağlı olduğunu anlatan Süren, herkesin organ bağışında bulunmasını istedi.
Bu durumda olmasa organ bağışının kıymetini anlayamayacağını da vurgulayan Süren, "Organ bağışı sayesinde bizim gibi yaşanlar kurtulur" dedi.
Kaynak: AA
Ameliyatın ardından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yaklaşık 4 aylık tedavinin ardından yapay kalbin takılmasına karar verildiğini anlatan Süren, "Şu an kalbim yok, içimde bir cihaz var, onun yardımıyla yaşıyorum. Ama çok iyiyim, kendi kalbim varmış gibi yaşıyorum" dedi.
Yapay kalbin çıkardığı sese ilk zamanlar alışamadığını dile getiren Süren, "Bununla nasıl uyuyorsun?" sorusunun kendisine çok sık yöneltildiğine işaret ederek, zaman geçtikçe bu sese de alıştığını ifade etti.
Süren, yapay kalbin sesinin yaşam demek olduğunu ve buna alıştığına işaret ederek, "Bu ses artık bana mutluluk veriyor" dedi.
Evli ve 2 çocuk babası Süren, çalışma gücü olmadığı için malülen emekli olsa da üzüm bağlarından fazla ayrı kalamadığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Üzüm bağına gitmediğimde evde rahat edemiyorum, duramıyorum. Kalkıp köye geliyorum, üzüm bağında dolaşıyorum. Buranın havası bana iyi geliyor. Ben bu işlere alışık olduğum için toprak işlerinden ayrı kalamıyorum, bağa gelip üzümleri görsem, etrafa bakınsam bile yetiyor. Birkaç saat kalıp eve dönüyorum. Bağcılıktan vazgeçemiyorum, bağcılık ve üzüm benim aşkım gibi bir şey. Bu işleri seviyorum, ayrı kalamam. Şehirde yaşıyor olsam da en azından gelip dolaşırım. Üzümü dalından koparıp elime almadan duramam, gelip bir salkım da olsa dalından keserek sepetin içine atacağım."
Kalp nakli bekleyenler arasında olduğunu ancak naklin sıraya değil hücre uyumuna bağlı olduğunu anlatan Süren, herkesin organ bağışında bulunmasını istedi.
Bu durumda olmasa organ bağışının kıymetini anlayamayacağını da vurgulayan Süren, "Organ bağışı sayesinde bizim gibi yaşanlar kurtulur" dedi.